12

4 5 4
                                    


Bu akşam bir görevimi vardı. Miles'la beraber yerel polis merkezi arşivine gizlice girecektik ve bundan dolayı içim hiç rahat değildi. Son tartışmamızdan sonra aramızdaki gerilimi nasıl halledeceğimiz konusunda en ufak bir fikrim yoktu. Tüm bunların annemle katıldığım Pazar ayininde aklıma gelmesi de ayrı bir komikti.

"Tanrım, bugün yapacaklarımız için bizi affet."

Rahibin arkasında duran İsa ve Meryem heykeline bakınca içimdeki dindar Evelyn, aniden uyanışa geçmişti. Kiliseye en son Betty'in cenazesi için gelmiştim. O güne dair anılar benim için silikti. Sanki birisi gelmiş ve özenle tüm anılarımı silmişti. Birileri konuşma yaparken, çok ağladığımı hatırlıyordum. O gün ben de konuşma yapacaktım ama kendimde o gücü bir türlü bulamamıştım. En yakın arkadaşıma doğru düzgün veda edemediğimi düşünüyordum. Bundan dolayı kendimden nefret ediyordum.

Bugün ise annemin ısrarları sonucunda buradaydım. Son zamanlardaki davranışlarımdan dolayı rahatsızlık duyduğu için beni buraya getirme kararı almıştı. Belki rahibin dedikleri benim akıllanmama vesile olur diye düşünüyordu.

"Sevgili Kardeşlerim, bugün bir konuyu ele almak istiyorum ki, hepimizin dikkatini çekmesi gereken bir mesele: Bilmeden haksızlık yapmak. Yaşamımız boyunca, çoğumuzun bu tür durumlarla karşılaştığını görmüşüzdür. Kimi zaman, yanlış anlamalar ya da eksik bilgilerle, birine karşı haksızlık yapabiliriz. Ancak, bu haksızlık farkında olmadığımız bir biçimde gerçekleşirse, işte o zaman gerçekten derin bir üzüntü duyarız." Rahibin bu dediklerinin ardından dün evime gelen Miles ve Whitney aklıma geldi. Acaba ani kararlar mı vermiştim? Gözlerimi, kilisede oturan insanların arasında Miles'ı arama umuduyla gezdirmeye başladım.

Ön sıralarda babasıyla beraber oturuyordu. İkisi de takım elbise giyinip gelmişti.

"...İncil'de, bize komşularımıza karşı nasıl davranmamız gerektiği konusunda çok açık öğütler verilmiştir. Matta 7:12'de şöyle yazmaktadır: "Öyleyse herkes, insanlardan kendisine yapılmak istediği gibi, onlara da öylesine davransın. Çünkü bu, peygamberlerin yasasının özüdür." Bu ayet, bize başkalarına karşı adil ve merhametli olmamızı öğütler. Ancak, bazen haksızlık yapma tehlikesiyle karşı karşıya kalabiliriz."

Rahibin kafamın içindekileri okuyup okumadığından emin olmak için farklı şeyler düşünmeye başladım. Fakat dün olanları kafamdan atamadım. Miles yine de bana sormadan bunu Whitney'e anlatmaması gerekiyordu. Madem biz ortaktık, o zaman ona göre davranması gerekiyordu.

"Birisinin hakkında yanlış anlamalarla veya eksik bilgiyle hüküm vermek, ona haksızlık etmek anlamına gelir. Levililer 19:15 bize şunu hatırlatır: "Haksızlık etmeyeceksiniz, haklı davranacaksınız. Yoksula da, yabancıya da, ihtiyara da haksızlık etmeyeceksiniz. Hiç kimseye zulmetmeyeceksiniz. Ben Yehova'yım, Tanrınız." Bu, bize adil olmanın, haklı davranmanın ve kimseye zulmetmemenin önemini hatırlatır."

İyi de Miles'ı ne gibi yanlış anlamış olabilirdim ki? Karşımda pişkin pişkin durmuş, bana yaptıklarını açıklıyordu. Bunca şeyi yaptıktan sonra aklına gelmem ise çok komikti. Yine de belki bana doğru düzgün bir açıklama borçluydu. O zamana kadar onu asla affetmeyecektim.

"Eğer yanlış bir bilgi ya da yanlış bir algı nedeniyle birine haksızlık yaptığımızı fark edersek, hemen bu durumu düzeltmeli ve özür dilemeliyiz. Mezmur 37:28 bize şöyle seslenir: "Çünkü RAB adilse, her zaman doğru olanı yapar. Her zaman dürüst insanlara yol gösterir." Bu, Tanrı'nın adaletinin ve doğruluğunun her zaman üstün geldiğini hatırlatır. Ve biz de Tanrı'nın izinden gitmeli ve doğru olanı yapmalıyız."

Bal Kabağı KatiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin