bölüm 15

11.6K 546 8
                                    

Derste mahalesef Dirim in yanına tekrar oturmuştum.

- Benim yüzümden ağlama.

- Ne?

- Bir daha benim yüzümden ağlama işte.Benim yüzümden üzülme.

Benim az önceki ağlama sebebimin kendisi olduğunu sanıyordu.Doğru ona fazla kırılmıştım.Ama az önce annem için ağlamıştım.Nefret ettiğim annem.

- Senin için ağladığımı nereden çıkardın?

- Tahmin.

- Yanlış tahmin o zaman.Senin için falan ağlamadım.

- Ne? Kim ağlattı seni o zaman?

Dengesiz.Bağırmıştı.

- Sen nasıl birisisin yaa? Dengesiz.Sanane kimin beni ağlattığı!

- Benimle düzgün konuş!

- Gerek yok.Zaten bir daha seninle konuşacağımı sanmıyorum.

-Konuşacaksın!

Bir de konuşacaksın diye emir veriyordu.Serseri,dengesiz...

-Kim demiş?

- Ben diyorum! Ayrıca ben sana ders veriyorum.Son dersini verene kadar benimle konuşacaksın.Bugünde gel. Saat dörtte.

İtiraz etmeme kalmadan sınıfa nöbetçi öğrenci girmişti.
Duyuru yapacakmış.

- Arkadaşlar.Biliyorsunuz 12. Sınıflar bu sene YGS ye girecekler.Müdür bey ve 12. Sınıflardan bazı öğrencilerde eğlenmek adına cumartesi günü bir parti verelim diye kararlaştırmışlar.
Cumartesi günü saat 20:00 de başlayacak.Okul bahçesinde olacakmış.Herkes davetli.

Nöbetçi öğrenci sınıftan çıkar çıkmaz herkes çığlık atmaya başlamıştı.Kardelende bana bakıp eliyle saçma ama mutluluk sembolü olan işaretler yapıyordu.Ta ki arkasındaki Arda saçlarını karıştırana kadar.

Evet.Parti vardı ve benim gidip gitmeyeceğim belli değildi.Babama sormalıydım öncelikle.8. Sınıf mezuniyetime bile babamla gitmiştik.Gerçi o zaman ben gitmek istememiştim,babamsa beni zorla götürmüştü.

******

Bütün gün teneffüslerde Kardelen giyeceği kıyafetler hakkında konuşup durmuştu.Giyeceği kıyafetindeki kot detayını düşünmüştü tüm gün.

Bugün okul çıkışı alışverişe gidelim diye tutturdu ve bende mahalesef kabul ettim.Fazla şekerdi.

Önce eve gidecektik.Ben babamla konuşacaktım,tabi telefonla, üzerimi değiştirecektim ve para alıp deniz kenarına gidecektik.Sonra da birlikte alış veriş merkezine gidecektik.
*******
Eve giderken babamı aramıştım.Her zamanki gibi yüzüme kapatıp o beni aramıştı.İzin vermişti.Ama yinede ben pek emin değildim.Eve gidip üzerimi değiştirdim.Kardelen e de kendi kıyafetlerimden vermiştim.Hazırdık.

Evden çıkıp deniz kenarına doğru yürüken Arda da bizi aramıştı ve bize katılacağını söylemişti.Onu da bekledik ve hep beraber Dirim bey in yanına gittik.Banklardan birisinde oturmuş sigara içiyordu.

- Sigara içtiğini bilmiyordum.

- Bende arkadaşkarını toplayıp geleceğini bilmiyordum.

Siniiiir.Sakin ol Aleda.Sakin.

- Alışverişe gideceğiz.Senden ders almaya geldim.

- Tamam ama sadece sana ders veriyordum diye hatırlıyorum.

Arkadaşlarımı kovma şekli fazla kabaydı.

- Tamam.Bizde şu bankta biraz dinlenelim.

Diyerek Kardelen Arda nın koluna girdi ve onu yanımızdaki banka sürükledi.

- Fazla kısa giymişşin.

Şaşkınca ona baktım.Sanırım yine alnımı kırıştırmıştım.

- Seni ilgilendirmez.

- Öğrencim dikkatimi dağıtırsa beni ilgilendirir.

- Sapık mısın sen ya? Çabuk söyle şu dersi de gideyim bende.

- Tamam.Söylüyorum o zaman.

Diyerek bankta daha da dikleşti ve elindeki sigarayı yere attı.

- 9. Ders: Yağmurla dans etmeyi öğren.

Ne?  Bu da ne demekti şimdi?

- Ne demek bu? Anlamadım.

- Zamanı gelince anlarsın.

Diyerek ayağa kalktı.Elini kot pantolonunun cebine soktuktan sonra

- Hadi.Daha alışverişe gideceğiz.Arkadaşlarımız üşüdü.

Dedi

- Ne? Seni kim davet etti?

- Davet etmene gerek yok.Ben gelmek istersem gelirim.

Diyerek Kardelenle Arda nın yanına gitti.Onlara söylediği şeyleri duymak için yanlarına gittiğimde ikiside normal görünüyordu.

- Hadi.Arabam şurada.

Diyen Dirim i takip etmekten başka çarem kalmamıştı.

*****

- Çok kısa.

- Buna elbise mi deniliyor?

- Amcam izin vermez.

- Buna para verende akıl yok.

- Rengi bile çirkin.

- Bu sana yakışmadı.

.....

Ve daha niceleri.Bir Dirim, bir Arda sürekli denediğimiz kıyafetlere bahaneler bulmuşlardı.Biz de Kardelenle kararlaştırmıştık ve onların görmediği birer kıyafet almıştık.Çok güzeldi.

Elbiselerimizi aldıktan sonra hep beraber alış veriş merkezindeki kafeye oturarak birer pasta ve meyve suyu almıştık.Kardelen yerken Dirim dahil hepimiz gülmüştük.Kendinden geçiyordu yerken.

İşte o an anlamıştım.9. Ders: yağmurla dans etmeyi öğren.
Yapmur Dirim di.Bazen şiddetli,bazen yavaş,bazen dolu şeklinde bazen çisilti şeklinde.Ve demek istediği ona ayak uydurmayı öğrenmem gerektiğiydi.

Gülüşü. Gülüşüyle anlamıştım ki,ne olursa olsun yağmurumla dans etmeyi öğrenmeliydim.


Bölüm sonuuu...

Medyada Aleda ve Kardelen in alış verişe giderken giydikleri kıyafetler var.

Yorum yazmayı unutmayın.
Öpüldünüüzz....

SON DERS(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin