11.BÖLÜM

785 75 107
                                    

Selam canlarımmmmm, nasılsınız bakalım?

Bölüm araları biraz uzayabilir,bunun bilgisini vereyim dedim. Çünkü biraz yoğunum ama yaz tatiline girdiğimiz de daha sık gelecek ve hatta yeni bir kurguya başlayacağız. Evet...

Tanıtım bölümü en kısa sürede gelecek. Taslak defterini düzenledim o kurguyla ilgili. Ufak değişiklikler yaptım.

Her neyse ben yine sizi çok tuttum.

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınnn,mental çöküş yaşadığım bu dönemde yorumlarınız benim en büyük destekçim.🌸

Bölüm şarkımız: Pera-Uyu bebeğim

İyi okumalar🖤

SİYAH BEYAZ HAYATLAR

11.BÖLÜM

"Kimse benden kızımı alamaz." Ağlarken aynı zamanda sinirle konuşuyordum. Deniz'i kucaklayan kişiyle durdum ve arkamı dönüp Kerem'in yüzüne sert bir tokat indirdim. Yüzü sağ tarafına düşerken dudaklarını ısıyordu bana bir şey yapmamak için. O benim kadar kontrolsüz değildi. Benim gibi kendini her ortamda belli etmiyordu.

"Seni adi köpek! Benim hakkımda neler söyledin,o ilaçları bana nasıl içirdin?!" Kerem gülerek konuştu benim aksime.

"Eğer sana zorla içirdiysem kanıtla güzelim." Yüzümü buruşturdum.

"Güzelin falan değilim şerefsiz! Kızımı sana vermem,gerekirse seni öldürürüm ama onu sana vermem." Kafasını salladı.

"Öldür,çekinme." Elimi yumruk yaptım ve sertçe göğsüne indirdim. Deniz'i hemen yanındaki adamın kucağına verdi. Deniz'in ise hiç sesi çıkmıyordu. Ağlamıyordu bile. O da kabullenmişti bir şeyleri belki de.

"Beni ondan ayırdın! Bunu bedelini sana ödeteceğim." Amenna der gibi kafasını salladı ve yanındaki adama eliyle bir işaret yaptı.

"Gidelim." Adam Deniz kucağına giderken yapabildiğim tek şey arkalarından bakarak ağlamak olmuştu. Kızımı alamıyordum,kanıtta bulamazdım zaten. Kim benden yana çalardı ki?

Gözümden yaşlar akarken dizlerim tutmuyordu. Yere oturduğumda elimi sertçe yere vurdum ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.

Ölmüştüm,yenilmiştim. Hiç galibiyetimin eksik olmadığı hayatımda, zafer nidalarını duymayı unutmuştum.

Etraftaki herkes bize bakarken onları umursamadam dakikalarca arkalarından ağladım. Yapmadığım şeylerle deli gösterilmiştim. İçmediğim ilaçlar,gelmediğim doktorlar...

Güçsüz değildim,güçsüz olsaydım bu zamana kadar Deniz için dayanamazdım. Ama ben Deniz varken güçlüydüm,onun için güçlüydüm. Ama şimdi Deniz yoktu. Güçlü değildim. Dayanamıyordum.

Bunca senedir sırf onun için dayaklara,aşağılayıcı sözlere katlanmıştım ama Kerem onu bir hamleyle elimden almıştı. Ve ben o ilaçları içmediğimi nasıl kanıtlayacağımı bilmiyordum.

Yüzümün iki tarafına düşen saçlarımı bir el çektiğinde ağlamam daha da şiddetlendi. Alparslan beni böyle gördüğü için bir daha ağlayasım geliyordu. Daha önce de görmüştü yaralı halimi ama hiçbirinde karşısında bu kadar ağlamamıştım. Başım dik olmuştu ama şu anda başımı yerden kaldırmaya mecalim yoktu.

Elleri saçlarımı omzumdan geriye atarken ben hareketsizce kendimi ona teslim etmiş oturuyordum. Elleri yanaklarımı bulduğunda sakinleştiriyle aynı etkide olan sesiyle yine tane tane konuştu. Ses tonu ve kelimeleri bu kadar anlaşılabilir söylemesi bende hayranlık yaratıyordu. Her ne kadar sinirli olsa da kendini kontrol edebiliyordu.

SİYAH BEYAZ HAYATLARМесто, где живут истории. Откройте их для себя