Grup çalışması

982 38 3
                                    


Multimedyada Burak

Burak cemreden dudaklarını ayırdıktan sonra beni farketmiş olacak ki bakışlarını bana çevirdi

Hemen bakışlarımı ondan kaçırdıktan sonra cemrenin saçını başını yolma isteğimi bastırıp sırama geçtim

Burak ve cemre nasıl öpüşür ya hala aklım almıyordu baktı ben pas vermiyorum hemen cemrede teselli buldu tabi

Belki kafam dağılır diye kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım

Hoca sınıfa girdiğinde hemen kulaklığımı çıkardım ve hocayı dinledim

"Evet arkadaşlar proje ödevleri için dört kişilik gruplar halinde çalışcaksınız bu ödevler notlarınız yüzde ellisini etkileyecek "

Hoca elindeki fanustan kağıtları çekmeye başladığında lütfen burak ile aynı grupta olmayalım diye dua ediyordum

"Can damla elif kaan"

"Demir yağmur burak cemre"

Şuan gerçekten ne yapacağımı bilmiyordum burak ve cemre ile aynı gruptaydık ve birlikte çalışcaktır

Hemen sıramdan kalkıp hocanın yanına gittim

"Hocam ben grubumu değiştirmek istiyorum"

"Malesef yağmurcum grupları seçtik"

Ah şimdi ne yapıcam ben hayatımda birseyde pozitif olsun

Sırama ilerlerken gözlerim burak ve cemreye kaydı ıyh hiçte yakışmamışlar bana noluyosa

Burak yine o yoğun bakışları ile bana bakıyordu ve çekim alanına girmemek imkansızdı ama burak artık benim için yasak bölgeydi

Hemen bakışlarımı kaçırıp sırama geçtim damlaya baktığımda ise cok mutlu görünüyordu

"Bu mutluluğun kaynağını öğrenebilir miyim acaba"

"Kızım canla aynı gruptayız inanabiliyor musun"

"Damla sakın Can'dan hoşlanıyorum deme bana"

"Yaa napayım çok tatlı çocuk"

Can burağın çetesindeki esmer çocuktu ve en yakın arkadaşım ondan hoşlanıyordu

Tenefüs zili çaldığında Demir yanıma geldi

"Biz beraber çalışıp ödevi yapalım onlarında ismini yazarız ne diyorsun ufaklık"

Tam cevap verecekken Burak atladı

"Hayır olmaz beraber çalışıcaz"

Bu çocuğun derdi ne dersi filan önemsediği yok ama niye beraber çalışmak istiyordu dengesizin teki işte

"Ben ve demir hallederiz size gerek yok yani "diye atladım hemen

"Olmaz dedim sözümü ikiletme "dedi sinirlendiği kasılan çenesinden belli oluyordu

Uzatmadım sınıftan çıkıp lavaboya gittim ve yüzümü yıkadım bir kabine girip kendimi kitledim ve sakinleşmeyi bekledim zil çalınca da sınıfa gittim

Ve beklenen saat gelmişti okul çıkışı dördümüz bir kafede toplanıp çalışcaktık

Cemre burağın arabasıyla bende demirin arabasıyla gidecektik

Kafeye vardığımızda masalardan birine geçtikten kısa bir süre sonrada burak ve cemre geldi

Masaya oturduktan sonra napıcağımızı konuşmaya başladık daha doğrusu ben ve demir konuşuyorduk burakta bizi öldürecek gibi bakıyordu cemre ise burağa nasıl yavşasam diye düşünüyordur

Ben ve Demir gerçekten çok yakındık ve bu da burağın gözünden kaçmıyordu elbette
Bu ortamdan bunalıp lavaboya gitmek için kalktığımda burak ve demir aynı anda "nereye" diye sordu ve birbirlerine öldürücü bakışlar atmaya başladılar

"Lavaboya izniniz olursa tabi"
Lavaboya gidip yüzümü yıkadım aynaya baktığımda kapı açıldı ve gelen kişinin Burak olduğuni görünce gözlerimi devirdim

"Burası kızlar lavabosu erkekler lavabosu yan tarafta ama seni orayada almazlar"

"Demirden uzak duracaksın seni onun yanında görmücem"

"Bu seni hiç ilgilendirmez sen git kendi sevgilinle yakınlık derecenle ilgilen"deyip hemen ordan çıktım arkamdan geldiğini hissediyordum

Bugünlük bu kadar çalışmak yeterdi gerisini bensiz halledebilirlerdi

Çantamı alıp gidecekken demir kolumdan tuttu

"Nereye ufaklık" dedi

"Eve gidiyorum halam çağırdı"

"Tamam seni bırakayım"

"Gerek yok "deyip kafeden çıktım

Sinirimi alsın diye yürümeye karar verdim tam düşüncelere dalmışken tanıdık bir ses kendime getirdi ve bu üvey babamdan başkası değildi

AŞKOPATWhere stories live. Discover now