5.Bölüm-Part II

7.1K 799 80
                                    




Beşinci Bölüm: Birimiz Habil,birimiz Kabil.

Annemin beni öldüreceğini söylemiştim değil mi?

Tamam,olaya iyi yanından ve kötü yanından bakarsak,belki bir çözüm bulabilirdik.Ben cephesinden pek umutlu değildim ama gerekirse düşünmeye böbreklerimi ve dalağımı da katardım,yine de işin içinden çıkardım.

Tabi,işin kendisi ben iken,nasıl kaçacaktım pek de bir fikrim yoktu açıkcası.

Ne yapıyorduk? Ayı saldırısında ölü taklidi yapıyorduk. Ya da direkt ölsek daha iyiydi çünkü bozayısı Bedirhan,biraz sonra bana meydan dayağı atacaktı. Peki,acıyan popomu,hafif kanayan kafamı çok muhtemel bir kol kırığımı ve bacağımdaki sızıyı kenara bırakıyordum. Ya da bırakmıyordum. Canımdan daha tatlı olan tek şey,bendim bu dünyada ve bir tükürdüğümün motorunu hurdaya çevirmiş olmak umurumda değildi.

Hikayenin kötü tarafı kendimi feci sakatlamış olmam değil,bu iyi tarafıydı. Evet.

Kötü tarafı,hurdaya dönen motorun acısının nasıl çıkacağıydı.

Bağırışma,çağrışma insanların tepeme toplanması falan filan süreleri içerisinde üzerimdeki motor ile hareketsiz nasıl yatabildiğimi de pek bilmiyorum ama,cidden Oscarlık bir oyuncu olduğuma o an itibariyle tamamen inandım. Tırnağı kırılsa ağlayan bendeniz Akasya,şimdi üzerindeki motordan daha hurda bir haldeydi,ve çıtını çıkarmadan bayılma taklidi yapabiliyordu.

Hayalimdeki sahnede-sonunda asla ve asla ölmeyecektim ama- gelip esas oğlan kaskı kafamdan çıkarırken her yere kan fışkırıyordu ve kalp masajı yapılmak zorunda kalınıyordu. Sonra esas oğlan dudaklarını kızın dudaklarına değdirince kız uyanıyor,ve hiçbir şey hatırlamıyormuş gibi yapıyordu.

Hiçbir şey hatırlamıyormuş gibi yapıyordu.

Hiçbir şey.

İŞTE PLAN!

Eminim ki böyle bir planı zamanında ne General Montgomery akıl edebilmiştir,ne de Jul Sezar. Hatta böyle bir planı Avusturya-Macaristan veliahtı yapabilmiş olsa Sırplar tarafından öldürülmez,Birinci Dünya Savaşı da başlamazdı.

Tamam belki 1.Dünya Savaşını durduramamıştım ama oluşabilecek bir üçüncü Dünya Savaşı'nı engelleyebilecek planı bulmuştum en azından.

Şimdi,hayalimdeki kaza sahnesine geri dönelim. Esas oğlan esas kızın kafasından kaskı çıkarır.. Kızın kıvırcık sırma saçları sağa sola sallanır.. Esas oğlan kıza oracıkta aşık olur,sonra da kalp masajı yaparken öper. Uyuyan güzel değil de, horlayan kıvırcık bendeniz de hemen o dakika uyanır..

Pozisyonu geri saralım az. Ayıcık ayıcıklığını göstererek kaskı kafamdan çıkarmaya çalışırken,yine ve yine kafama sıkışmış kask bir türlü çıkmıyordu. Hani o cool cool saç salınmaları? Kafam 6 şiddetinde sallanıyordu. Gerizekalı Bedirhan,belki beyin kanaması geçiriyoruz,sen napıyon?

Cevap veriyorum: Eğer beyin kanaması geçirmiyorsam,geçirtmeye çalışıyordu bence. Çünkü motorunu mahvettiğim için beni öldürecekti.

"Baş belası.. Kıvırcık baş belası.. Sepet kafa.."

Biz orada ölürken, herif bize saydırıyordu. Ayı herif,bana saydırıyordu! Hemde kafamdan kaskı çıkarmaya çalışarak.

Sonunda da çıkarabilmeyi başardı mankafalı. Kaskı kafamdan çıkardı,sonra da sanki elinde tuttuğu bir insan kafası değil de at kafasıymış gibi bıraktı. Kafam yere çarpınca motorun veremediği hasar tüm nöronlarımı öldürmüş gibi bir iki kez gitti geldi,sonra da gözlerimi açtım.

Turuncu AdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin