BÖLÜM {14}

115 10 0
                                    

Eve girdiğimde Ayşe teyzenin kızmalarıyla,darılmalarıyla uğraşıp odama attım kendimi.

Dolaptan yeni kıyafetler çıkarıp banyoya girdim. Sıcak suyun altında ne kadar kaldığımı hatırlamıyorum. Çıktığım da parmak içlerimin büzüştüğünü gördüğüm de çok kaldığımı anladım. İç çamaşırlarımı üzerime geçirip penyemi giymek için yöneliyordum ki telefonumdan mesaj sesi geldi. Oda da aynamın önüne ilerleyip, telefona uzandım. Keremdendi mesaj.




Kimden:Kerem

"Öküzcüm demek? Bugün kafeye gelmeyi unutma. İşler çok yoğun yetişemiyorum."

Kendi kendime gülüp cevap yazdım;

Kime:Kerem

"Demek lafımı beğendin :) Olabilir, yani bakarım,gelirim gibi gibi.."


Mesajı yollayıp dolabımın karşısına dikildim. Madem işe gidicektim , güzel giyinmeliydim. Kot gömlek , altıma da dar paça pantolon geçirip ,ayağıma da botlarımı geçirdim. Saçımı taramak için yatağa oturup,saç havlumu kucağıma serdim. Saçım hemen açılsın diye zorda olsa tutamlara ayırıp, saç açıcı spreyi saçıma hafifçe sıktım. Taramaya başladım ama düğüm düğüm olmuştu açmakta zorlanıyordum.

'Ha gayret Mine az kaldı.' Diye söylenip , pes etmemem gerektiğini kendime hatırlattıktan sonra telefonumdan ses geldi. Zor da olsa sağ çaprazımda ki komodine koyduğum telefona uzanıp ıslak elimle aldım ama ekranıda doğal olarak ıslattım. Ellerimi havluyla kurulayıp tekrar elime aldım ve mesaja baktım.

Kimden:Kerem

"Gelmeye mecbursun! Hazal da yok zaten!"

Demesiyle Hazal diye , sahip çıkmayan, en son onu kaybettiğimi söylediğim sözde arkadaşım aklıma geldi. Bozuntuya vermeden cevap attım.

Kime:Kerem

"Öyle mi? Tamam,tamam geliyorum."

Mesajı yollar yollamaz telefonu yatağa bırakıp, saçımın kalanını tarayıp , kuruttum. Güzelce de fön çektim.

Banyodan odaya geri gidip , bir kaç yüzük geçirip , sade kolyemide taktıktan sonra hafifçe bir makyaj yaptım. Çantamı ve montumu da giysi odamdan alır almaz telefonu da yatağımdan alarak odadan çıktım.

Koridordan geçip salona girdim. Ayşe teyzenin sofra hazırladığını görünce;

"Teyzecim, ben işe gidiyorum." Diye haber verdim.

"Ne işi güzel kızım? Bekle de baban geliyor Antalyadan. Varır birazdan."

"Kafeye gidiyorum yani. Tamma bekliyim de.." etrafıma ve sessiz olmasına şaşırarak cümleme devam ettim.

"..Aslı nerede? Ortalıkta gözükmüyor." Dememle suratını düşürdü.

"Aman kızım Aslı'yı bilmiyon mu sen? Muhsin Beyimi almaya o da gitti."demesiyle sinirlerime hakim olamadım.

"O cadı babama yaranmak için gitti di mi? "

"Yani başka ne için yapacaktı yavrum?
"

Neyse o Aslı'nın benden çekeceği var, bunu aklıma not edip Ayşe teyzenin sofra hazırlamasına yardım ettim.

Kapının açılma sesini duydum. Sonra da o Aslı'nın sesi ilişti kulağıma. Sakin olmam gerektiğimi kendime hatırlattım. Hemen arkama dönüp baktığımda babamın benim odama doğru gititğini gördüğümde tebessüm ettim.

ÖLDÜREN AŞK/ARA VERİLDIWhere stories live. Discover now