7.Bölüm

489 135 32
                                    


-Hüzne bulanmadan yaşanmıyor ki Olric...İlk açılan yaranın bir daha kapanmayacağını...İlk kopan fırtınanın ömür boyu dinmeyeceğini...

Hep ilk olanın ne varsa aniden değiştirileceğini nereden bilebilirdin ki Olric...

Şehirler değiştiriyorum...Olric...

"içimden şehirler geçiyor sen her durakda duruyor inmiyorsun"lara takılıp kalıyorum...

Şehirler değişiyor olric...

Ben değişiyorum...

Değiştikçe kanıyorum...

Dünya da değişiyor ...

Bir yaşanmışlıklar olduğu gibi duruyor işte...

"OGUZ ATAY -TUTUNAMAYANLAR-"

.............

Multimedia: Demir ve Ekin var ;))

Gözlerimi başımın şiddetli ağrısı ile açtığımda yanı başımda duran Selin gördüm. Hemşire koluma taktığı serumu değiştirirken dikkatle onu izliyordu.

Selin benim uyandığını fark edince hemen yatağın bir köşesine oturup meraklı gözlerle bana baķıp

"Ekin iyi misin kendini nasıl hissediyorsun? Çok korkuttun bizi" dedi.

Selinin sorduğu her bir soru beynimde patlama etkisi yaratıyordu. Sahi ben neredeyim hiçbirşey hatırlamıyorum.
"Selin başım çatlayacak gibi,burası neresi ne oldu bana nasıl geldim buraya?"

"Ekin okulun revirindeyiz bayılmışsın." Dedi

"Selin beni buraya sen mi getirdin."dedim

"Yok ben getirmedim. Derse girmeyince seni çok merak ettim ve dersten çıktım heryerde seni arıyordum ki Barut seni kucağında buraya getirdiğini gördüm. Çok korktum Ekin. Allahtan birseyin yok dediler Tansiyonun düşmüş yorgunluktan."

Yavaş yavaş beynimdeki tüm taşlar yerine oturuyordu. Barutla olan konuşmamızı hatırlamaya başlamıştım. Oda kendini kaybetmişti deli gibi duvara yumruk atması gözümün önüne geldi.

Okula doğru gidiyordum ayaklarımın altından yer kaydı gibi oldu sonra sonrası yok. Birde kulaklarımda fısıltı bana birşeyler söylüyor gibiydi tek hatırladığım bunlardan ibaretti.

"Selin iyiyim ben Barut nerede şimdi beni buraya o getirdiyse"

Selin bana baktı ve üzgün bir şekilde yanı başımda duran perdeyi açmasıyla Barut ile göz göze geldim.

Hemşire Barutun elini sarıyordu. Duvara yumruk attığı için eli çok kötü kanamıştı. Aklıma duvara yumruk atma anı gelince sinirlendim ve o ortamda bulunmak istemediğimden kolumda duran serumu çıkarmaya çalışırken ikiside şaşkın gözlerle beni izliyordu. Selin elimi tutarak

"Ekin biraz daha dinlenseydin nie hemen ayağı kalkmaya çalışıyorsun yine başın falan döner biraz daha dinlen" dedi. Barut oldukça sert bir şekilde bana bakıyordu.

Kolumdaki serumu çıkardığım gibi ayağıya kalktım. "İyiyim ben Selin eve gitmek istiyorum" dedim.

Bir iki adım attıktan sonra gözlerim tekrardan karardı. Sanki adımlarımı atarken boşluğa geliyormuş gibiydi. Midem aniden bulunmaya ve gözlerim hafifçe kararmaya başlamıştı.

Bir adım daha attım ve bacaklarım beni taşımayı kabul etmeyince tam yere kapaklanacaktım ki, belime dolanan bir el beni kurtardı.

O anda göz göze geldik hiç bu kadar uzun bakamamıştım yüzüne uzun kirpiklerinin altında sakladığı gökyüzünü andıran gözleriyle bana bakarken benim kalbim deliler gibi atmaya başlamıştı. Bu daha önce hiç yaşamadığım farklı bir duyguydu.

YOKSUN Where stories live. Discover now