İntikam (13. Bölüm)

171 7 2
                                    

"Bırak beni Özgür!"

"Sen konuşma hakkını çoktan kaybettin."

Sırtına vuruyordum ama bir işe yaramıyordu. Arabasının yanına geldik.

"Bin."

"Daha öğrenemedin mi binmeyeceğimi?"

"Öğrenemedim. Öğrenmeme de gerek yok zaten."

"Nedenmiş o?"

"Çünkü bineceksin!"

Beni zorla arabaya bindirdi ve bir yere getirdi. Burası onun evi olmalıydı. Koray lütfen kurtar beni!

Kafamda kaçış planları yaparken daha ben ne olduğunu anlayamadan gözlerim kapandı...

*

Hafifçe gözlerimi aralayıp kendime gelmeye çalıştıktan sonra nihayet uyandım.

3 gündür bu iğrenç yerdeydim. Çok da iğrenç değildi tabi, yani Özgür'ün kendi eviydi sonuçta. Ancak bana göre Özgür ve Özgür'e ait olan her şey İĞRENÇTİ!

Beni bir odaya kilitlemişti ancak neyse ki Koray gibi ellerimi bağlamamıştı. Odada sadece 2 kişilik bir yatak, bir saat, bir takvim ve bir sandalye bulunuyordu. Cam bile yoktu. Anlaşılan Özgür burayı kaçırdığı kişiler için yapmıştı.

3 gündür sabah kalkar kalmaz biraz daha uyumaya çalışıyordum. Öğlene doğru da Özgür bana yiyecek getiriyordu.

Yiyecek dediğim de bir paket bisküvi ve bir şişe su. Eğer bir süre daha burada kalırsam kafayı yiyeceğim. Zaten okullar Cuma günü kapanıyor, iddia da Cuma günü bitiyor; ne güzel dizi izleyecektim!

Kapı sesi düşünmeyi bırakmamı sağladı. Özgür yine bir paket bisküviyi ve suyu odama bırakıp dışarı çıktı. Ben de biraz yiyip gerisini sakladım.

Bir süre sonra Özgür elinde telefon ile içeri girdi.

"Telefon sanaymış."

Telefonu hemen elime aldım.

"Leyla!"

"Koray!"

Özgür kulağıma "Sakın nerede olduğunu söyleme; bildiğim başka yerler de var ve oralar burası kadar iyi değil." diye fısıldadı.

"Leyla! Neredesin?"

"Sö-söyleyemem."

"Leyla? Üşüyorsun. Sesin çok kötü geliyor. Leyla iyi misin?"

Istemsizce ağlamaya başladım.

"Leyla? Neden ağlıyorsun? Özgür bir şey mi yaptı? Leyla çabuk cevap ver!"

Konuşamıyordum. Sadece ağlıyordum. Ağlamamı kesmeyi deniyordum ama hep başarısız olup şiddetlendiriyordum.

Özgür telefonu aldı.

"Koray 1 dakika doldu. O mükkemmel konuşmanızı bölmek istemezdim ama-"

Koray bağırıyordu. Özgür'ün telefonundaki sesin bana ulaşmasının başka bir açıklaması olamazdı.

"Seni geberteceğim pislik herif! Leyla'ya bir şey olduysa var ya... Öldüreceğim seni! Yeter artık!"

Özgür bana yaptığı gibi Koray'ın ailesini ona karşı kullandı. Onların da öldüğünü biliyordu. Tek bir amacı vardı, o da Koray'ı sinirlendirmekti.

En sonunda telefonu kapattığında yanıma geldi.

"Buradan çıkmak istiyorsan, iddiadan vazgeçeceksin."

"Hayır!"

"Burayı çok mu sevdin?"

"Hayır."

"Iddiadan vazgeç, artık yeter!"

"Neden bu kadar çok bu işin üstüne gidiyorsun Özgür?"

Bileklerimi elleriyle yere sabitledi ve üstüme eğildi.

"Ne yaptığını sanıyorsun?"

"Kaçmanı engelliyorum."

"Bir soru sordum!"

"Kardeşimin intikamı diyelim."

"Ne?"

"Kardeşim Koray'ın kardeşine aşıktı. Ancak Koray'ın kardeşi onu reddetti. Çok ağladı. Ben de ona, o kızı çok pişman edeceğime dair söz verdim."

"Ikiniz de iğrençsiniz!"

"Hayır. Sen her şeyi iğrenç görüyorsun bence.Neyse çok durdum yine. Sonra yine gelirim."

"Dur."

"Ne oldu Leyla? Ayrılamadın mı benden?"

"Keşke ayrılma şansım olsa ama bir soru sormak için dur dedim. Insanları zaten öldürüyorsun. Peki neden direk onları öldürmek yerine iddiaya giriyorsun?"

"Çünkü böylece sevdikleri kişiyi kurtarmak için bir umutları olduğunu düşünüyorlar. Sonra da daha çok acı çekiyorlar. Hepsi aptal işte."

Bileklerimi bırakıp ayağa kalktı.

Tam kapıdan çıkacakken sandalyeyle kafasına vurdum ve Özgür yere düştü.

Salak! Anahtarı kapının dış kısmında bırakmış!

Onu içeri kilitleyip tüm gücümle koştum. Yolda bir taksi bulup eve gittim.

Eve girdiğimde annem yoktu. Koray'ı aradım.

"Koray!"

"Leyla!"

"Koray, kaçtım. Kurtuldum galiba!"

"Kızım!"

"Anne?"

"Kızım, sen kaybolunca çok korkup Koray'ın yanına geldim. Seni de bekliyoruz. Koray sana şimdi adresi atacak."

"Anne ben adresi bili-"

Telefonu kapattı. Ne kadar da özlemiş beni!

Beş dakika kadar beklemiş olmama rağmen mesaj gelmemişti. En sonunda Koray aradı.

"Leyla!"

"Anne?"

"Leyla! Çabuk evden çık! Koray'ın evine de gelme! Kaç! Saklan! Bir şey yap!"

Var Mısın Iddiaya?Where stories live. Discover now