BÖLÜM 20

27.7K 1.7K 142
                                    

Alya...

Hakkında hiçbir şey bilmediğim adamla yaptığımız anlaşma aklımdan çıkmıyordu.

Dün geceden beri yatağımda uykusuz ve huzursuz bir biçimde kıvranıp duruyordum.

Gencer Rova isminden başka bilgim yoktu ve ben bu adamla evlenme kararı almıştım.

Sanki gözlerimi kapatmış gelişi güzel bir yolda tereddüt etmeden yürüyordum.

Bu kararı almak gelişi güzel olsada aileme açıklama yapmak bu kadar kolay olmayacaktı.

Aklımdan binbir fikir geçerken klişe bir filmin tam ortasına düşmüş gibi hissediyordum.

Karan'la kurduğum farklı olma hayalleri Gencer ile sıradan ve klasik bir hikayeye dönüşmüştü.

Hasta annesinin gönlü olsun diye bu durumu planlayan genç bir adam ve ailesini borçlarından kurtulmak için evlenen genç bir kız...

Düşüncelerimle yüzümü buruşturup yatağımdan istemeyerek ayrıldım.

Hazırlanıp aşağı inip kahvaltı hazırlığını sonlandırıp yerime oturdum.

Masasındaki salatalıklardan birini ağzıma atıp gergin ve düşünceli bir şekilde beklemeye başladım.

Neyse ki bir süre sonra herkes masadaki yerini almış. Günaydınlar söylenmiş kahvaltı olağan sakinliğiyle başlamıştı.

Aslına bakarsanız bu bir kahvaltı görünümlü pimi çekilmiş bombadan farksızdı.

Sessizlikle devam eden ortamın gündemini belirleyecektim fakat nasıl yapacağım hakkında bir fikrim yoktu.

Maskelediğim yüzümle konuya girmek için hazırlık yaparken merakla beni inceleyen annem ve Bektaş babaya yakalanmıştım çoktan.

"Alya bir sorun mu var."

Bektaş amcanın sorusuna nasıl bir yanıt vermeliydim.

Evet bu bir sorun ama sizin için bir kurtuluş... 

Yoksa sürpriz ben evleneceğim mi deseydim. Size söylemem gereken bir şey var nasıl demeliyim onu mu düşünüyorum desem.

Bunun gibi bir sürü soru geçti aklımdan. Sonra onların soracağı soruları düşündüm. Ne konuştunuz, ne dedi, ne istedi, nasıl oldu. Hepsine vereceğim doğru cevapların aksine yalanlarla dolu bir konuşma yapmam gerekiyordu.

Bu işlerin daha fazla karışması demekti.

"Borç kapandı."

Annem ve Bektaş amca ufak çaplı şaşkınlık yaşarken tekrar konuştum.

"Gencer çok kibar bir adam yani demek istediğim. Biz evleniyoruz."

İkinci bir şok dalgası daha üzerlerinden geçerken konuya baya tuhaf bir giriş yaptığımı kabullendim.

Sanırım fazla düşünmenin sonucu her şey beynimde birbirine girmişti.

Tamam pat diye söylemiş de olabilirim. Ne yapalım klişeler düzinesine bir de dram eklemek fazlası ile bayık bir durum olacaktı.

"Alya kızım saçmalama bizim için bunu..."

Bektaş amcanın sözünü anında keserek konuştum.

"Konuştuk, hallettik aramızda durum sizin sandığınız gibi değil yani."

Derin bir nefes alıp devam ettim.

SIRR-I KADER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin