Dunkirk fragmanını izlediniz mi? Ne düşünüyorsunuz?
***
Umut
isim;
Belli bir şeyin olmasına karşı duyulan beklenti ve istek.
Neden durduğumu bilmiyorum.Bu bilinmeyen kişinin , neden durmam gerekmiş gibi hissettirdiğini ve ona dönmek istememi sağladığını bilmiyorum.Onu tanımıyorum , onlar beni tanımıyorlar ; hiç arkadaşım yok.
Yavaşça arkamı döndüm ve ürkütücü tren raylarından uzaklaştım. Kalbimin hala, neredeyse vücudumdan çıkacakmış gibi, hızla attığını hissedebiliyordum. Beni durduran kişiye baktım, çocuğa - ya da adama.
Kesinlikle bir melek gibi görünüyordu. Parlayan yeşil gözler , yumuşacık görünen kahverengi saçlar - keşke benim de saçlarım bu kadar yumuşak görünse - ve üzerine dağılmış çeşit çeşit dövmeler olan açık bir ten. Özgüvenle duruyordu , gurur ve otoriteden oluşan bir havası vardı.
"Evet."
Gözlerini bana dikti , kabarık saçlarımı , soluk cildimi ve minik bedenimi taradı. Darmadağın görünüyordum, ama galiba bunun pek bir önemi yok, yani sanırım.
"Neden?" dedi bana bir adım yaklaşarak. Çok zarif görünüyordu.
"Çünkü.." Uğuruna yaşayacağım hiçbir şey yok.
"Bu kadar belirsiz olma , canım."
Ona bakarken durakladım. Ona kıyasla kendimi ufacık hissettim , ama onun etrafında güvende olduğumu hissediyordum. İyi hissediyordum.
"Bana neden emin olup olmadığımı sordun?" dedim arkamdaki tren raylarını işaret ederek.
"Madem ölmek istiyordun, neden durdun?" diye sordu. Dondum ve gözlerimi yere diktim.
"Ne?"
"Neden yapmadın?"
Neden yapmadım ki? Bir şeyleri başarabilecek biri gibi görünmüyorum , başarısız olmak dışında.
"Bilmiyorum."
"Bence bir çıkış yolu istiyordun. Ben sana o çıkış yolunu verdim."
Ne gözlerimde biriken yaşları durdurabildim, ne de soğuk yanaklarımdan aşağı düşüp , onları yavaşça ısıtmalarını engelleyebildim. Dizlerim çözüldü. Bedenimin zemine yığıldı darmadağın bir şekilde hıçkırıklara boğuldum. Hiçbirini durduramadım.
Etrafımdaki havanın değiştiğini ve ısındığını , yanıma oturan sıcak bedeni hissettim - beni durduran adam olduğunu farz ediyorum. Beni kucağına çekti ve bedenimi kendi bedenine yerleştirdi.
Alnıma nazik bir öpücük kondurdu ve kulağıma gerçek, saf umut dolu sözleri fısıldadı.
"İyi olacaksın , söz veriyorum."
YOU ARE READING
Trust » H.S | Türkçe Çeviri
Fanfiction"Meleklerin gerçek olduğunu hiç düşünmezdim ama işte buradasın." Porshe, hayatta kimseye inanmıyordu,kendine bile. Dünya'dan ve içinde var olan her şeyden nefret ediyordu. Tabii tüm bunlar, Harry gelene kadardı. ©quenarry @quena...