Justin: Üzgünüm. Gerçekten çok üzgünüm.
Justin: Ama beni aşağılayan insanlar haklı sayılırlar, güzelim. Ben adi herifin tekiyim.
Justin: Dışarıdan nasıl gözüküyorum bilmiyorum ama gerçekten piçimdir. O yüzden lütfen mesaj atmayı kes.
Justin: Adını bile bilmiyorum. Ama seni önemsiyorum.
Justin: Sadece birkaç gün önce demiştin ya istemesen bile parmakların klavyede gezinecek diye. Haklıymışsın. Aklımdan çıkmıyorsun. Ama seni aramayı da bıraktım. Çünkü kim olduğunu az çok tahmin edebiliyorum ve o olmanı istemiyorum.
Justin: Tahmin ettiğim kişi olmanı istemiyorum. Ve daha da beteri, sana zarar vermek istemiyorum.
Justin: Bilsen ağzıma sıçacağın şeyler yaptım.
Bilinmeyen Numara: Ne bok yediğin sikimde değil tamam mı?
Bilinmeyen Numara: Buluşmayız. Kim olduğumu bilmezsin. Bende sana bulaşmam. Sadece yazışırız. Gülümsemeni seviyorum ve gülümsemen için sana yazıyorum. Bazen saçmalıyorum, evet. Ama seni izlerken ekrana bakıp tebessüm ettiğini görmek her şeye değiyor.
Bilinmeyen Numara: Daha fazla uzatma ve konuş benimle.
Justin: Pekala. Dediğini yapacağım. Ama asla bana seninle konuştuğum için kızma. Çünkü bunu sen istedin.
Bilinmeyen Numara: Kızmayacağım.
Justin: Söz mü?
Bilinmeyen Numara: Söz.
