41

49 3 0
                                    

Norah: Ee, ne diyorsun?

Justin: Vay.

Norah: Başka?

Justin: Vaaayy be!

Norah: Aynen, vaaay be!

Norah: Peki ya nasıldı?

Justin: Diğer kızların aksine vıcık vıcık dudak nemlendiricisi olmadan, insanların bakışları üzerimdeyken bile iyi hissettiren bir öpücüktü.

Justin: Ya senin için nasıldı?

Norah: Erkek kardeşlere karşı, abimin vakasındaki gerçeklere karşı, aileme karşı dik durduğumu hissettim.

Norah: Anlattıklarından sonra, yaptığım pislikten sonra, yanına gelip seni öpmek şuana dek yaptığım en doğru ikinci şeydi.

Justin: Birincisi nedir?

Norah: Sana mesaj atmak. Üçüncüsü de erkek arkadaşım olmanı sağlamak.

Justin: Haha, yani üçü de benimle alakalı.

Norah: Evet kaykaycı çocuk, üçü de seninle alakalı. Ama bu sefer yanaklarımın kıpkırmızı kesilmesine sebep olan bu değil.

Norah: Asıl neden şuan annenle kahve içiyor olmam.

Norah: Haydi, evine gel.

unknown number // bieberOnde histórias criam vida. Descubra agora