•51

1.9K 119 58
                                    



Hunnie: Tüü sana! Yanında sevgilin var halâ garson ile bakışıyorsun!

Kısa Çocuk: Pardon? Yanımda sevgilim mi var? Hani nerede göremiyorum?

ÇakmaSangnamja: Koskoca çocuğu nasıl göremezsin? Çaprazındaki sandalyede oturuyor!

Kısa Çocuk: Ah! O benim sevgilim miydi? Bilemedim ben kusura bakma...

Kısa Çocuk: Lan salak çocuk benimle on gündür konuşmuyor, mesajlarıma cevap vermiyor, okulda yanımda oturmuyor, kafeye geldiğimizden beri yüzüme bile bakmadı!

Kısa Çocuk: Böyle davranmaya devam ederse sevgilim değil eski sevgilim olacak haberiniz olsun!

ÇakmaSangnamja: Salak malak ayıp oluyor ama kırılıyorum...

Hunnie: Çocuk sana bakmıyor diye başkalarına mı bakman gerekiyor?

Kısa Çocuk: Evet

(Ulan bu dizi efsaneydi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(Ulan bu dizi efsaneydi... Hello Monster... İzlemeyen yoktur heralde bu diziyi? Kyungsoo'nun bakışları... Allah'ım sana geliyorum...)

Sehun sinirli bir şekilde telefonunu masanın üstüne koydu. Arkadaşını savunamıyordu bile, Kyungsoo böyle davranmakta haklıydı. Chanyeol soğuk davranıyordu Kyungsoo'ya karşı, neden böyle davrandığını sorduğunda ise korktuğunu söylüyordu! Neden korkuyordu onu bile bilmiyordu Sehun, böyle yapmaya devam ederse Kyungsoo arkadaşının götüne sağlam bir tekme atacaktı!

"Ben tuvalete gidiyorum" Kyungsoo oturduğu yerinden kalktı ve WClerin olduğu yere doğru yürümeye başladı, arkasında yarım saattir bakıştığı garson ile birlikte.

Ne yapmaya çalışıyordu bu çocuk? Şuna bak nasılda yürüyor öyle cilveli cilveli! Şuan Chanyeol'un ağzını burnunu kırmak istiyordu Sehun, sırf korktuğu için Kyungsoo'yu bir garsona kaptıracaktı. Marketteki ve otobüsteki çocuklar ile konuşmasını engellemeyi başarmıştı ama bu garson dişli birine benziyordu tehditleri onu korkutmayabilirdi, üstelik çocuk Chanyeol'ü karizmasıyla döver yakışıklılığı ile ağlatırdı!

******

ÇakmaSangnamja: Kyungsoo gideli beş dakika oldu...

Hunnie: Evet, bakıştığı garsonda peşinden gitti, gördün mü?

ÇakmaSangnamja: Gördüm...

Hunnie: Ben Kyungsoo'ya bakmaya gidicem!

ÇakmaSangnamja: Sen otur ben giderim... Jongin ile ilgilen, sana bakıyor endişeli gözlerle, yazık çocuğa... Xiumin gelirse tuvalete gitti falan dersin?

Hunnie: Tamam...

*****

Luhan tuvalete girdiğinde garson da çıkıyordu, çocuğa alıcaklı gözüyle baktı Luhan, kendisi gibi güzel bir çocuktu ama daha çok yakışıklı ve erkeksiydi. Kyungsoo'nun bu güne kadar gösterdiği çocukların hepsi böyleydi, güzel, yakışıklı ve erkeksi... Kyungsoo'ya baktı, elinde tuttuğu kağıda bakıyor ve gülüyordu. Nasıl böyle gülebiliyordu, sevgilisi içerde karadenizde gemisi batmış kaptan gibi otururken? Hadi bunu geçti Luhan, kavga ettikleri günden beri yüzüne bile bakmıyordu Kyungsoo, mesajlarda da çok ağır laflar ediyordu! Gülmeyi hakketmiyordu Kyungsoo, elinde tuttuğu kağıdı alıp boş olan bir kabine doğru koştu ama Kyungsoo kapıyı kapamasına fırsat vermeden içeri girdi. "Ver şu kağıdı Luhan!"

"Vermicem!" Kağıdı ağzına sokuyormuş gibi yaptı ve hızlı bir şekilde kağıdı cebine koydu.

"Çıkar şu kağıdı ağzından Luhan!" Luhan başına hayır anlamında salladı. "Bana öyle bakmayı kes ve şu lanet olası kağıdı bana ver Luhan, yoksa çok kötü birşey yapacağım kendimi zor tutuyorum!"

Luhan başını yine hayır anlamında salladı. "Benden günah gitti!" Kyungsoo elini havaya kaldırınca gözlerini sımsıkı kapadı Luhan, okulda yaptığının intikamını alacaktı Kyungsoo, kesin! Ama neden vurmak yerine dudaklarını öpüyordu?

DESTINY/SeKai TextingWhere stories live. Discover now