YALANIN ESİRLERİ (FİNAL YAPTI)

0.3

Selaaamm bebeklerim, okuduğunuz saati buraya belirtiniz😘

Arkadaşlar, satır aralarında ve bölüm sonunda yorumlarınızı bekliyorum🤳

Lütfen votelemeyi unutmayın...
İyi ki varsınızz💕

Keyiflii okumalarrr😘

Bu odada hapis gibi yaşayacaktım anlaşılan, düşünüyordum da babam beni hiç mi  merak etmemişti?
Kaç gündür burada olduğumdan emin bile değildim.

Odadan çıktım.
Merdivenlerden yavaş yavaş inerken onun ve yabancı birinin sesi duyuluyordu. Merakım yine beni kıskıvrak yakalamış ve konuşmanın detayını öğrenme fikri aklıma sızmıştı, dayanamayarak bulunduğum basamağa oturdum ve onları sesizce dinlemeye başladım.

"Panter daha ne kadar bu kız burada kalacak?" dedi tanımadığım ses.

Panter? Ona panter diye mi sesleniyorlardı?
Neden? Bir ismi yokmuydu? Beynimdeki soru akışına bir son verip, dimlemeye devam ettim.

"Bu seni ilgilendirmez Kürşat! Ali beyimiz ne yapıyor bakalım?"
dedi panter. Tek bana soğuk ve sert olmadığını öğrenmiş bulunuyordum en azından. Kalkıp adamı dövseydi şaşırmazdım.

Ayrıca hala adını öğrenememiştim madem panter diyorlardı bende ona panter diyecektim sanırım, tabikide kendi içimde demeyi düşünüyordum. Allah bilir yüzüne desem ne derdi bu cani herif?!
Sonra konuşmalarındaki tanıdık isimle düşüncelerime bir koy verdim.
Ali benim babamın ismiydi.

"İşin tuhaf tarafı hiçbir şey yapmamış olması!" dedi Kürşat dediği ama benim duyup görmediğim kişi.

"Sanki onun kızı kaçırılmamış gibi yani nasıl desem herif çok rahat! Sakin ve bir o kadar da umursamaz! Galiba kızını tatilde falan sanıyor." dedi gülerek.

İşte çoğu umudumun kırılmasına yol açacak o sözleri söyledi ve bu benim gözlerimin dolmasına bile yetmiş hatta artmıştı.
Çünkü ben tatil yapmayan bir insandım.
Bir arkadaşım ya da ailemden başka kimsem
olmadığından tatile çıkmaz, odamda kitap okuyarak zaman geçirirdim. Tatil diye kendimi tek ödüllendirdiğim şey deniz kenarına gidip oturmak olurdu. Bu yüzden babamın böyle düşünmesi çok saçmaydı.

"Sanmam! Pek tatil yapan biri değil! "  Benden bahsetmişti. Nerden biliyordu? işte orası muammaydı. Bir süre daha ilgimi çekmeyecek konulardan konuştular, daha sonra Kürşat dediği adam kalkması gerektiğini söyledi. Bir süre saha Kürşat'ın gitmesini bekleyip, emin olduktan sonra merdivenlerden inmiştim. Panter etrafta gözükmüyordu,  ayakta durduğumu hatırlayınca tekli koltuğun birini oturup boş boş etrafımı süzmeye başladım. Bundan da sıkıldığıma kansına varınca ayağa kalkıp evi dolaşmaya karar verdim.
Birkaç adımdan sonra mutfağı bulmuştum.
Siyahlarla döşenmiş olan bu mutfak o kadar güzeldi ki insanın burdan çıkası gelmeyebilirdi ayrıca siyahtan başka bir renk olsa hem şaşırıp hemde yakıştıramayacaktım.

Mutfaktan çıkıp diğer odaları da gezdikten sonra bir oda kalmıştı. Genel olarak evin dizaynı çok güzeldi. Kalan son oda ise, tahminen onun odasıydı.
Acaba onun odasıda mı siyahtı ki? Çünkü başka bir renk olması bana büyük bir süpriz olurdu.

Siyahın hakimiyetini aldığı bu evde o odanın farklı bir renk olması imkansızdan çokta uzak değildi.

Odanın kapısını açacaktım ki onun sesi yükseldi. Korkuyla tuttuğum kapı kolunda elim asılı kaldı.

*******

Odamda boydan camın önündeki tekli koltuğa oturup dışarıyı izliyordum. Daha birkaç saat önce odaları gezerken onun odasına gireceğim zaman beni yakalamış ve iyi bir fırça çekmişti.
Tapulayacaktım sanki odasını, öylesine bakacaktım.