17. Bölüm |Final|

6.7K 630 253
                                    



Jimin çıplak göğsüme yanağını ve yumuşak saçlarını dayamış öylece yatıyordu.

Dünün güzelliğinden sonra banyo yapıp yatağa geri dönmüştük, şimdi de ben onu sürekli öptüğüm için uykusundan uyanmış alttan alttan şaşkınca bana bakıyordu. Uzanıp burnunun ucunu öptüğümde gözlerini kapatıp geri açarak hâlâ şaşkınlığını korudu.

Bana alışması uzun sürmediği için mutluydum, yanımda kalması ve geri çekilmemesini seviyordum. Her zaman onu kollarımla sarıp güvende tutmak istiyordum.

"Acıyor mu?" İmalıca sorduğum şeye karşı bana bakmayı kesip daha da yapıştı bana. Bu derece sığınması onu koruma isteği oluşturuyordu. Çocuk resmen gel beni koru diyordu.

"Biraz." diye fısıldadı.

Elimi belinden poposuna kadar indirdiğinde sıçrayıp elimi tutmaya çalıştı ama izin vermedim. Elim olmak istediği yere giderken acıyan o kısma parmaklarımla masaj yaptım. Amacım kışkırtmak değildi tabii ki, acısını almaktı.

Elimden kendini çekmeye çalışırken yine bedenime çarpıyordu. Kışkırtan parmaklarım bedeninin yükselmesini sağladı. Tırnaklarını çıplak göğsüme geçirdi. "Yap-ah-ma."

Onu kışkırtan parmaklarım masaja devam ederken gözlerinin kaydığını biliyordum. Ama tahmin etmediğim bir şey yaptı o sırada, tenimi ısırdı ve yerimde sıçrayarak elimi çekmek zorunda kaldım.

Vampir miydi acaba? Cidden öyle bir ısırış olamazdı.

"Acıttın." diye sızlanırken tenimin kızardığını görmüştüm. Diş izlerinin derinliği belliydi.

Göğsüme bir tane hafifçe patlattı. "Sen daha çok acıttın şimdi de beni kışkırtıyorsun." Hâlâ alttan masumca bakıyordu. Bana kızamıyordu biliyordum.

O an gelen istekle aşağı eğilip dudağını öperek geri çekildim.

"Bu ne içindi?"

Pişkin pişkin sırıttım. "İstediğim için."

"Ne yani her istediğinde beni öpecek misin?"

Elimle ince belini sarıp kendime daha çok çekerken bana değen göğsünden kalp ritminin hızlandığını fark etmiştim. Onu heyecanlandırmak mükemmel bir şeydi.

Çenemi kafasının üzerine koyup yumuşak saçlarını tenimde hissetmeyi sağladım. Güzel kokusu burnuma doluyordu. "Yanımda kalsana hep böyle."

Tek kolunu bedenime atıp bana yapışan bedenini daha da bastırdı, elini bedenime sardı. "Kalmamı istiyorsan kalacağım. Onlar umurumda değiller Kookie. Ben seninle devam etmek istiyorum, onlara ihtiyacım yok."

Deliriyordum ona.

"İşe girip seninle evleneceğim. Çocuk istersen evlatlık alırız istemezsen Jikook bize yeter."

Alayla dudakları yukarıya kıvrıldı, yine öpesim geldi. Sanırım Jimin'i öpme hastalığına falan yakalanmıştım. Başka bir açıklaması olamazdı bunun. "Haydi ya, seninle evleneceğimi kim söyledi?"

"Bilimsel olarak açıklayayım mı?" diye sorduğumda başını sallamıştı. "İlk olarak hiçbir şeyi düşünmeden kapıma bavulunla gelmenden başlayayım. Deliğinin sıkılığına göre belli ki daha önce hiçbir erkekle yatmamışsın ve bu demek oluyor ki her başa sardığında bile o gün içinde kimseyi beğenmemişsin. Ayrıca kalbin, seni yanıma çektiğimde aşırı hızlı atıyor. Sana yaklaştığımda, öptüğümde sesini dahi çıkartmadın ve bunu hatırladığın ilk gün de yaptın. Bir süredir hatırladığın halde neden benimle yattığına ya da neden güvendiğine gelecek olursak da sanırım bunu senin açıklaman lazım, hım?"

Remember |Jikook|Where stories live. Discover now