9 bölüm

22.4K 819 34
                                    

Bir hafta sonra...

+18 ilk gece

Melek hastahaneden çıkmış, hayatına kaldığı yerden, mutlu bir şekilde devam ediyordu. Açılan yaralar kabuk bağlarken, mutlu olmaktan ve bu kadar ilgi alakadan korkmaya başlamıştı. Çünki hayatı boyunca hep dışlanmış, itilmiş, şiddet görmüştü. Artık bir şeyler yoluna giriyordu. Birce onunla çok fazla ilgilenmişti. Ve bu gece onun için özel olmalıydı. Gerçekten bir kurdoğlu kadını olacaktı. Baran verdiği sözü tutuyordu tabi şimdilik...

Baran ağa odasının kapısını kapayıp içeriye girdiğinde, karısının hazır bir şekilde onu beklediğini görmüş, baştan aşağıya incelemişti. Karısı ne yapacağını bilmesede, sonrasında ayağa kalkıp beklemeye başlamıştı. Siyah saten geceliği üzerine bol gelsede, bembeyaz teni mükemmel görünüyordu. Endişeli mavi gözleri dahada irileşmiş, korkudan elleri geceliğinin eteklerini sıkıyordu.

Genç adam yavaş adımlarla yanına yaklaşıp, kısa bir süre derin maviliklere baktı. Karısının heyecandan hızlı nefes alışverişinde, sakinleştirmek adına eli ile yüzünü avuçlayıp, alnına bir öpücük kondurmuştu. Arkasını dönüp kapı kenarında olan düğmeye basıp kapatmış, oda loş bir havaya bürünmüştü.

Melek kocasının yaptığı şeyle biraz olsun rahatlamış, arkasını dönüp camdan odayı dolduran ay ışığını izlemeye başlamıştı. Beline dolanan ellerin sıcaklığını hissediyor, fakat bir yandan da üşüyordu. Kendi kasıp gözlerini kapatmış, omuzuna bırakılan öpücüklerle ayak ucuna kadar titriyordu. İlk defa yaşadığı duygularla ne yapacağını bilmiyor, öylece durup kocasının onu yönlendirmesini bekliyordu.

Baran karısının uzun turuncu saçlarını okşayıp, yine o bağımlı olduğu kokuyu içine çekmiş, daha sonra omuz başlarına yakıcı küçük öpücükler bırakmıştı. Yavaş hareketlerle geceliğin ip askılarını omuzlarından düşürüp, yerle buluşmasını sağlamıştı. Karısının gerçekten güzel bir fiziği vardı. Hep bol kıyafetler giyindiğinden, küçük sandığı göğüsleri vücuduna göre gayet dolgun, ince beli ve kalçaları, bir manken edasıyla ona sunulmuş bir hazineydi.

İç çamaşırlarıyla kalan kız utanmış, elleriyle vücudunu kapatmaya çalışsada, baran izin vermeyip kucağına alıp yatağa yatırmış, sonra üzerindeki gömlek ve pantolonundan kurtulmuştu. Genç kızı altına alıp, üzerine ağırlığını vermeden yüzünün her karesine küçük öpücükler bırakmış, gözleri kapalı kıza bakmıştı.

"Gözlerini aç meleğim"

Duyduğu ilk güzel sözdü onun için "meleğim" heyecandan kalbi durmak üzereydi genç kızın, yavaşça mavilikleri açıp kara gözlere sabitledi. Kocasının çok istekli ve arzulu oluşu onu etkilemiş, acaba beni beğenecekmi diye olan korkuları dağılmıştı.

Baran yumuşak ses tonuyla "bu gece gerçek kurdoğlu kadını olacaksın korkma olurmu?" dedi.

Başını olumlu anlamda sallayan kız, dudağına yerleştirdiği küçük bir gülümsemeyle kara gözlere baktı. Kocası delide olsa yakışıklı, heybetli, her kadının hayalindeki bir adamdı, zaten onu ilk gördüğü anda etkilenmişti. Karısı tarafından incelendiğini bilen adam, daha fazla dayanamamış, ince pembe dudaklarını daha sert bir şekilde öpmüş, bu defa dilini devreye sokup yine o enfes tadla buluşmuştu.

Deli Ağa Tamamlandı...Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt