BUKALEMUN

" Bukalemun & Cehennem"

    

           Merhaba arkadaşlar,

  Bukalemun , benim Wattpad'deki ilk çalışmam değil
Ama tam olarak bitirmeye ve yazmaya çalıştığım ilk hikaye. Umarım bu sefer sonunu getirebilir ve iyi bir iş çıkarabilirim. Multimedyada kızların davet elbiseleri ve bölüm şarkısı var.

      Keyifli okumalar.

   Her sabah olduğu gibi erken kalkıp erken gittiğim okulumda derse yine gecikerek , hocadan küçük çaplı bir azar işittikten sonra hızla en arkadaki, bana göre sınıfın en rahat sırası olan sırama geçtim.

 Genellikle yanımda oturan Beril bugün nedense başka birisinin yanına gitmişti ama bu pek umrumda olmadı. Ufak detaylara takılmadan dersin bir kısmını dikkatle dinleyip not aldım . Fakat geri kalan kısmı pek sarmadığı için defteri kalemi toplayıp tenefüs zilinin çalmasını beklemeye başladım. Zil çalınca ağır adımlarla sınıftan çıkıp İpeği nerede aramam gerektiğini düşünmeden nerede bulacağımı bildiğim için hemen kantine girdim. Sınıfının neredeyse üçte birini başına toplamış kabile gibi masalardan birine çökmüşlerdi.

     Adını tam tahmin edemediğim bir kız yaklaştığımı fark edince İpeği dürtüp beni gösterdi. O da beni görünce ayağa kalkıp yanıma geldi .

Sorgulayıcı gözlerle " Bu sabah derse yine geç girdin. Bahçede gördüm seni " dedi.

  Gözlerimi devirip sorusunu es geçtikten sonra " Sabah telefonuma bir davet mesajı geldi. Bu akşam gitmemiz gereken bir şeymiş." dedim ve ses seviyemi biraz alçaltıp " Ben bu gece hiçbir yerde olamam " diye ekledim.

     Gözlerini kocaman açıp " Aynı mesaj bana da geldi ve gitmek zorundayız. Çünkü ben babamı oyalayamam. Geçen sefer söylediğim  saçma yalanı unutmuş olamazsın" dedi.

Hatırlatmasıyla beynime hücum eden ayrıntılar yüzümün düşmesine sebep olurken bir şey söylemeden kantinden ayrıldım.

       

   🥊🥊🥊

Son ders boş olduğu için biraz sınıfta takılıp zilin çalmasına az zaman kala okulun arka bahçesine park ettiğim arabamı ön tarafa getirdim ve İpeği beklemeye başladım.  

 Çok geçmeden zil çaldı ve İpek arkadaş sürüsüyle vedalaşıp arabaya bindi. Sessiz devam eden yolculuktan sıkılmış olacak ki " Ee, akşam ne yapacaksın?" dedi.

 Dikkatimi ona vermeden " Davete geleceğim" dedim. Dersin bitiş zili çalmadan Lina'nın okuluna girdim ve arabayı bahçeye park ettim. 10 dakika sonra zil çaldı ve Lina da arka koltuktaki yerini aldı.

 Muhteşem üçlünün sonuncusu da arabaya binince girmeyi pek sevmediğim sıkıcı bir muhabbet başladı. Hepimiz dönüş yolunda yorgunduk ama Lina susmadan hatta mola bile vermeden tüm gününü anlattı.

Konuşmanın en son neresinde kaldığımı hatırlayamadığım için susup yolun biran önce bitmesini dilemeye başladım. Sonunda eve varıp arabamı anneminkinin yanına park edip hemen eve kaçtım. Annem içeri girer girmez bir şeyler atıştırıp hemen hazırlanmamız gerektiğini söyledi. Ben yemek faslını hızlı geçip odama çıktım ve kısa duş aldım.

  

  Banyoda işim bitince saçlarımı kurutup dolabın karşısına geçtim. Ne giymem gerektiğini fazla düşünmeden elime ilk gelen elbiseyi alıp giyinmek için dolabı kapattım. Elbiseyi yatağın üzerine bıraktım.