insanity | jikook [çeviri]

,,ilk görüşte aşk?

"Sadece unutma, eğer benden kaçarsan seni kovalarım."

—

Gözleri dosyada donakalmıştı. Dosyayı açma izni yoktu. Jin'e aitti ama burası şu an onun çalışma yeri olduğundan dosyayı buraya getirmişti. Namjoon içine birazcık göz atmış ardından kapamıştı.

Jimin yavaşça kahverengi dosyanın ilk sayfasını çevirdi. Beyaz bir kağıdın üzerinde suçlunun resmi bulunuyordu.

"Jeon Jungkook... 20... Seoul doğumlu... Kardeşi yok... Ailesiyle yaşıyordu... Onun.. Aman tanrım..." Jimin'in gözleri sonuna kadar açılmıştı. Daha dava kısmına bile gelmemişti. Yaşadığı şokla yutkundu.

•14 yaşına kadar ailesiyle yaşadı.
•Annesi gözü önünde babasını öldürdü ve oğlunu babasının çürümesini izlemesi için yanına bağladı.
•Annesi çoktan çürümeye başlamış babanın yanında Jungkook'u çözmeden intihar etti.
•Travma geçirmiş olabilir.

Jin'in tuttuğu notların hepsi buydu. Önemli olanları unutmamak için yazmıştı. Şu anda detaylara odaklanıyordu.

Jimin'in içini acıma duygusu kaplamıştı. Yaşanan şeyin ne kadar kötü olduğunu hayal edebiliyordu. Bir bedenin bozulmasının ne kadar zaman aldığını bilmiyordu ama yine de orada uzun süre bağlı kalmış olmalıydı. Yalnız başına. Aç. Ailesinin çeşitli böcekler tarafından nasıl yendiğini izleyerek.

Aklında o görüntüyü canlandırınca kusma isteği gelmişti. Nasıl kokmuş olabileceğini düşündü. Ailesinin ağzından türlü türlü böceklerin çıkmasının nasıl bir şey olduğunu. Ve her yerin kurumuş kanla dolu olmasının.

Jimin dosyayla birlikte gözlerini de kapatmıştı. Ağzına doğru ilerleyen kusmuğunu durdurmaya çalışıyordu.

Şu anda gidemezdi. Birisinin suçluları gözetlemesi gerekiyordu.

Midesi sakinleşince yerinden kalktı Jimin. Bunu yapması gerekiyordu. Bazı sonuçlarla yüzleşmesi gerekse bile yapacaktı. Yapmalıydı.

Eline anahtarlarını ve şok aletini alıp kapıyı açtı Jimin ve birkaç adım ilerledi.

—

Jungkook'un hücresinin önünde durduktan sonra içeri bakma cesareti gösterebilmişti. Gencin hücrenin sonunda kafası aşağı dönük oturduğunu görmüştü.

Bu tam da Jimin'in o zaman onu hayal ettiği zamandaki gibiydi. Sadece ona bakarken bile Jimin kafasına üşüşen tonlarca acıma duygusunu hissedebiliyordu.