Bölüm 11

762 66 13
                                    

9 Kasım 2021 10:20
El bombasının etkisiyle tünel çökmüştü. Ama neyse ki Ayasofya'ya bir zarar gelmemişti.

19 Kasım 2021 10:25
Terörist Komutan sonunda gizli tünelden kaçmayı başarmıştı ama Cumhurbaşkanı ve korumaları onu tünelin çıkışında bekliyordu.

Cumhurbaşkanı Rıfat Doğan gülümsedi. "Ayasofyamıza hoşgelmişsin Baran efendi." dedi.

Baran Glock 18 marka tabancasını eline aldı ve havaya ateş ederek kaçmaya kaçmaya başladı.

Cumhurbaşkanı "buradan çıkışın yok Baran efendi!" diye arkasından seslendi.

Terörist Baran gülümsedi. "Ben burdan çıkmasını başarırım ama sen yaşamayı nasıl başaracaksın."

Cumhurbaşkanı Rıfat Doğan gülümsemesini bozmadan "Allahı unutmayan, ona şirk koşmayan, ona tevekkül eden herşeyi başarabilir." dedi.

Korumalar Baretta marka tabancaları ile Baran'ın peşinden ateş etmeye başladı. Baranı sol bacağından vurdular.

Baran kurşunun etkisi ile yere düştü. Korumalardan birisi Baran'ın eline bir tekme atınca Baran elindeki silahı da kaybetmiş oldu. Bir diğer koruma ise Baranı kelepçelemişti.

Cumhurbaşkanının yüzü ciddi ve sinirli bir hal almıştı. "Sen Ulu Türkiye Cumhuriyeti'nin, Kutlu Devletimizin gücünü bilmiyorsun anlaşılan."

Baran pis pis sırıtmaya başladı. "Sende bizim tanrımız Zeusun gücünü bilmezsin anlaşılan."

Cumhurbaşkanı hiddet ile bağırarak, "tek tanrı vardır o da yüce Allahımızdır. Siz kendinize putlar yaratmaya devam ettikçe, Allah'a şirk koştukça sizi Ya Kahhar ismi ile kahretmesini bilir elbet." diyerek Baran'a bir Osmanlı şamarı yapıştırdı.

Baran'ın o pis gülümsemesi yüzünden gitmişti. Cumhurbaşkanı Rıfat Doğan "bu Vatan hainini buradan götürün!" diye emir verdi.

19 Kasım 2021 11:00
Türkiye Cumhuriyeti'nin kahramanları görevi tamamlamış, Ayasofya'yı kurtarmış, Cumhurbaşkanı'nın kaldığı otele geri gelmişlerdi.

Cumhurbaşkanı Rıfat Doğan gülümsedi. "Ayasofyamızı koruduğunuz için hepinize teşekkür ederim. Allah sizden razı olsun!"

Odadakiler hep bir ağızdan "Allah sizden razı olsun Cumhurbaşkanım!" diyerek tekrarladı.

"Ayasofyamızı kurtardığınız için hepinize birer madalya verilecektir."

Yalnız Kurt gülümsedi. "İstanbulun fethi'nin sembollerinden Ayasofya'nın kurtulması bizim için bir madalyadır zaten efendim."

Cumhurbaşkanı gülümsedi ve Yalnız Kurdu alnından öptü.

"En büyük madalyanız odur. Lakin bir madalya'yı hak ettiniz evladım!" diyerek madalyaları kutusundan çıkarttı ve kahramanların göğsüne taktı.

İkra ve Baki'de büyük uğraşlar vermişlerdi. Cumhurbaşkanı onlara da madalyalarını takdim etti.

19 Kasım 2021 12:00
Yalnız Kurt, Ramazan ve İkra Ayasofya'yı koruma görevini tamamlamış olmanın verdiği mutluluk ile Niğde'ye geri dönüyorlardı. Yalnız Kurt geri dönerken, uçakta Başbakan'ın yaptığı konuşmanın tekrarını izliyordu.                                                     

19 Kasım 2021 10:00
"Türküz biz. Türk vatan uğruna can verir, lakin bir karış toprak vermez. Vatansız hainlere karşı mücadele ederiz. Bizde ne Ertuğrul Gaziler biter ne Abdulhamid Hanlar biter. Ne  Ömer Halis Demirler ne de Fethi Sekinler. Biz Allah'ın adını yaşatmak için yaşar. Allah'ın adını yaşatmak için şehit oluruz."

Başbakan konuşmasını bitirdiğinde herkes onu alkışlamaya başlamıştı.

23 Kasım 2021 11:00
Yalnız Kurt gözlerini açtığında bir oda da yatmaktaydı. Döne Teyze oğulunun uyandığını görünce oturduğu koltuktan ayağa fırladı.

"Sonunda uyandın oğlum!" diyerek gülümsedi.

Yalnız Kurt elini başına götürdü. "Ne oldu bana?"

Döne Teyze tebessüm etti. "Niğde'ye döndüğünüz uçak kalktıktan bir dakika sonra düşmüş. Neyse ki daha tam hızlanamadan düştü ki yüce Rabbim seni bize bağışladı."

Döne Teyze ile Yalnız Kurt konuşurken odaya İkra girdi.
Elindeki çayları masaya bıraktı,  gülümsedi ve Yalnız Kurt'un yatağına oturdu.

"İyimisin abi?" "beni boşverin Baki ve sen nasılsın?" İkra "Baki abi de bende iyiyiz çok şükür. Baki abi kantinde kahvaltı yapıyor. Ben diğerlerini de çağırayım!" diyerek odadan çıktı ve Kantine indi.

23 Kasım 2021 11:20
Ailenin tüm üyeleri Yalnız Kurdun kendine gelmesine sevinmişlerdi.
Yalnız Kurdun kaldığı odaya Doktor Gamze girdi.

Gamze gülümseyerek "bir Askerin veya Polisin başının derde girmesinden çok sizin başınız derde giriyor." dedi.

Gamze, Yalnız Kurdun Polis olmadığını öğrenmişti ama Yalnız Kurdun çok iyi silah kullanması, siyahi adamın terörist olduğunu bilmesi içindeki şüphelerin hala var olmasını sağlıyordu.

Yalnız Kurt bir of çekti. Bir of çekti ki âdeta dağlar yankılandı. "Bu dünya imtihan dünyasıdır Gamze hanım. Bu da bizim imtihanımız demek ki."

Doktor Gamze "haklısınız" diyebildi sadece. Yalnız Kurt gülümseyerek "siz Hakkari'de değilmiydiniz?" dedi.

Gamze "Sıla Hemşire ile bu bölgeye tayin olduk." dedi ve Yalnız Kurt'un durumunun iyi olup olmadığına baktıktan sonra dışarı çıktı.

İthaf bölüm yapmamı isteyenler söylesin. Arkadaşlarınızı etiketlemeyi unutmayın! ☺🙂

11. Bölümün sonuna geldik.
Eleştiri ve önerilerinize açığım.
Yorumlarınızı bekliyorum.

Yükseliş İki Yıl adlı hikayeme de herkesi beklerim

İnstagram:osmanli_sevdalisi_bir_genc

İnstagram:osmanli_sevdalisi_bir_genc

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
ÖYLESİNETahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon