Bölüm 28

381 38 14
                                    


8 Ocak 2023 08:30
Yalnız Kurt ve Ramazan uyanmış, kahvaltılarını yapmışlardı. İkisi de çıkmaya hazırlardı.

Ramazan "bu şerefsizlerle nerede buluşuyoruz kardaş?" diye sordu.

Yalnız Kurt "hastanede." dedi ve dışarı çıktılar. Dışarı çıktıktıklarında lapa lapa kar yağıyordu. Kar öyle güzel yağıyordu ki insanın çocuklar gibi oynayası geliyordu. Muhtemelen hava 0 derece olmalıydı. Ramazan'ın tofaş marka arabasına bindiler ve hastaneye gittiler.

8 Ocak 2023 09:10
Yalnız Kurt ve Ramazan hastane kantininde oturmuşlardı.

Ramazan "ne zaman gelecekler?" diye sordu.

Yalnız Kurt "09:15'de gelirler kardaş. Buluşma saatimiz o zaman" dedi ve yanımda ki çantaya baktı. Çantada ki silahlar kaliteli silahlardı.

Teröristlerde bulunmasına hayret etmişti.

Kantine elinde çantalarla iki adam girmişti.

Ramazan tebessüm etti.

"Şu adamlar mı?"

Yalnız Kurt, Ramazanın sesi ile kafasında ki düşünceleri savuşturdu. "Muhtemelen onlar." dedi ve telefonunu eline aldı.

Yalnız Kurt fotoraflarına baktı. Evet onlardı, buluşacakları kişilerdi. Selamlaştılar ve masaya oturdular.

"Para hazır mı?" "Evet, silahlar hazır mı?"

Yalnız Kurt çantayı yerden kaldırdı ve masanın üzerine bıraktı.

"Elimde ki son silahlar da bunlar, Abbas komutan."

Abbas izbandut gibi bir herifti.

"Sana güveniyorum. O yüzden silahlara bakmama gerek yok." dedi.

Diğer komutan daha temkinli davranıyordu.

"Bir baksaydık komutanım. Ne olur olmaz."

Abbas komutan sırıttı.

"Seni kırmayalım o zaman." dedi ve çantanın fermuarını açtı.

"Silahlar çantanın içinde." dedi ve çantayı kapattı.

"Burada dikkat çekmeden nasıl alışveriş yapıyorsunuz?" dedi Ramazan.

Teröristler geldikten sonra ilk kez konuşmuştu.

Abbas komutan fısıltıyla "Burada ki polisler bizim ajanımızdır. Fatih Seçkin ajanımız olmak istemedi ve onu da öldürdük." dedi ve sırıttı.

Ramazan dayanamayarak elini yumruk yaptı ve dişlerini sıktı.
Ramazanın elleri masanın altında olduğu için pek bişey anlamamışlardı.

Yalnız Kurt ise soğukkanlılığını koruyarak tebessüm etti ve elini uzattı. "Anlaştıysak, paramızı alıp gidelim biz."

Abbas komutan Yalnız Kurt'un elini sıktı ve çantalarını alarak kantinden çıktılar.

Yalnız Kurt ve Ramazan arabanın önüne gelmişlerdi. Lapa lapa yağan kar durmuştu artık.

"Onları niye gebertmedik kardaş?"

"Merak etmeyesin Ramazanım. Onları ölü bil sen ve arabanın anahtarlarını ver." dedi ve yüzünde kocaman bir sırıtış belirdi.

Ramazan da "tamam." dedi. Arabayı açtı ve şoför koltuğunun yanında ki koltuğa oturdu.

Yalnız Kurt arabayı çalıştırdı. "Kardaş şu arkadan dizüstü bilgisiyarı alırmısın?"

ÖYLESİNEWhere stories live. Discover now