Bölüm 54

147 19 12
                                    

22 Kasım 2023 20:10
Adalet Savaşçıları kulak telsizlerini takmışlardı.

Ramazan "herkes hazır olduğunda başlasın. Eş zamanlı olmayacak." dedi.

"Anlaşıldı."

Ramazan bir kumar masası açtırdı ve oturdu. Yanındakiler de aynı masaya oturdu. Başka hiç kimse yokken masanın ortasına eğildi.

"Ben işaret verince başlıyoruz." "Anlaşıldı."

Görevli masayı hazırladılar. Ramazan, Sinan ve Ulaş kumarı oynadılar ve masadan kalktılar.

Üçü sırt sırta verdiler.

Ramazan "başlıyoruz." diye fısıldadı ve tabancalarını çektiler. Aynı anda kurşun sıktılar ve korumaları etkisiz
hale getirdiler.

Oda'ya başka bir koruma girdi. İçeriye haber vermek için ağzını açmıştı ki ağzına giren kurşun ile yere yığıldı.

"Hadi diğer oda'dakileri de halledelim."

Sinan tabancasının şarjörünü değiştirdi.

"Bu oda da kalanları ne yapacağız?"

Ulaş "bayıltalım." diye bir öneri attı ortaya.

Ramazan sırıtarak "tamam, öyle yapalım" dedi.

Korkarak köşeye sinmiş olan bir adamın kafasına tabancası ile vurdu.

"Hepsini bayıltın yoksa bizi eleverirler."

Sinan "anlaşldı" dedi ve bağırmak üzere olan bir adamın ağzını kapatıp bayılttı.

Diğerlerini de bayılttılar. Oda'ya giren diğer korumayı da öldürdüler ve tabancalarını beline koyarak diğer oda'ya geçtiler.

"Bu daire 1+1" diye fısıldadı Ramazan.
"O zaman işimiz kolay bu daire de kardaş."

Ramazan gülümseyerek "haklısın" dedi ve salona girdiler.

Yine sırt sırta verdiler ve ölüm olup yağdılar. Salondakileri bayılttılar ve daireden çıktılar.

Ramazan elini kulağına götürdü.

"Her daireyi hallettiniz mi?"

"Evet. Seni dışarıda bekliyoruz. Yardıma ihtiyacınız varsa geliriz."

Ramazan memmun olmuş bir şekilde tebessüm etti.

"Hayır yardıma ihtiyacımız yok. Hemen geliyoruz."

22 Kasım 2023 20:30
Rıfat Doğan odasında dört dönüyordu. Adalet Savaşçılarının görevi başarıyla sonuçlandırıp sonuçlandıramadığını merak ediyordu. Kafasında bir soru işareti daha vardı. O da TSK'nın Suriye girmesinin gerekip gerekmediğiydi.

Yalnız Kurdun fikrine onem veriyordu ve onu köşke çağırmıştı. O da ikiletmeden gelmişti.

"Sizi bu kadar düşündüren nedir efendim?" "Suriye'ye girmeli miyiz diye düşünüyodum." "YPG'nin sınırımızda boydan boya bir ordu kurmasını ancak direkt bir saldırı ile önleyebiliriz. Bizde sınır namustur. Namusumuza halel getirmeyiz."

"Tamamdır. Seni bunun için çağırmıştım. Bu durumu Generallerime açacağım. Sen de orada ol istiyorum."

Yalnız Kurt tebessüm etti ve başını eğerek "emredersiniz efendim!" dedi.

"Ne zaman olacak toplantı?" "Yarın akşam sekiz de." "Orada olacağım efendim."

Rıfat Doğan gülümseyerek "çıkabilirsin." dedi.

ÖYLESİNETempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang