155.Bölüm

2.8K 269 13
                                    

Yıkıcı,Şok edici veya Dehşet verici. Bunların hepsi Joe'nin gücünü tanımlamak için kullanılan sıfatlar olsa bile Joe bu durumdan memnun değildi. 

Öncelikle onun güce bakışı diğerlerinden daha farklıydı. Bu konuda onu en iyi anlayan elbette Ester den başkası değildi.

Joe bu yüzden ona hayranlık, delirmiş veya korkmuş gibi bakan gözlere fazla takılıp kibirlenmedi.

Sessizce yerine döndü.

'İlerliyelim, takip ediliyoruz diye gerçek gücümüzü göstermedik. Şimdi bu problem ortadan kalktı.' dedi Joe. Raime'nin gözleri titredi, ölen 100 den fazla kişinin Joe için hiç bir kıymeti yoktu, sanki bir taşı yolundan kaldırmış gibiydi.

'O her zaman bu kadar acımasızmıydı ?' dedi Raime kendi kendisine. Joe bakmaya korktu, Joei her zaman nazik, biraz uçarı birisi olarak görmüştü fakat savaş alanında bam başka birisi haline geliyordu.

Yine de korkusu hayranlığından daha yüksek değildi.

Formasyon tekrar kuruldu ve öncekine göre çok daha hızlı bir şekilde ilerlemeye başladılar.

Bir kaç kilometre boyunca zaten yaratıkla karşılaşmamışlardı ki bu da Joe'nin saldırısının ne kadar dehşet verici olduğunu gösteriyordu.

Bu defa hızları öncekinden kat ve kat daha fazlaydı. 

20.Seviye Kanlı Kaplanlar sayılarına rağmen anında yok ediliyor ve karşı konulamaz bir sel karşısında aciz kalıyorlardı. 

Sadece bir saat içinde patronun kapılarına dayanmışlardı. Joe dikkatli gözlerle kapıyı süzdü, diğerleri de ondan farklı değildi.

'Giriyoruz, Burada asıl işi Liza,Hestia,Raime ve Alex yapacak. Biz destekleyici olacağız.' dedi Joe. Elbette kimse itiraz etmemişti.

Herkes onayladıktan sonra Joe, Joseye bakıp başını salladı.

Kapı açıldı, grup içeriye girdi. Joe ve Jose geriye çekilmişti.

Jose'nin görevini artık Liza yapıyordu, hemen arkasında Raime ve Hestia vardı. Onların ortasında ise Alex duruyordu. Jose onların arkasında ama yakındı. Her ihtimale karşı bekliyordu. Joe yayını eline almıştı, olası bir durumda müdahale edecekti. Ester ise ilgisiz duruyordu. Ona göre, bu patron çok basitti. Kendi başına bile rahatlıkla yenebileceğini düşünüyordu.

Patron odası meşalelerle aydınlandı, odanın sonunda 3 metre boyunda, kırmızı çizgili, siyah renkli insan şeklinde ama kaplan gibi görünen patron vardı.

'26.Seviye Kanlı Patron Kaplan...' dedi Joe rahat bir şekilde. 

'Dikkatli olun, saldırıları çok şiddetlidir.' dedi. Nap Labirentinin dışında ilk defa Joe bir patron görüyordu, o da mevcut gücünü merak ediyordu. Nihayetinde Nap Labirenti bütün labirentler arasında en zayıf yaratıklara sahip olandı.

Bunun sebebi yaratıkların zayıf olması değil, labirentin güçlerini yarı yarıya indiriyor olmasıydı. Güçlerinin zayıflığı oranında verdikleri ödülde artıyordu ama Menfur Labirentin böyle olmadığı çok önceleri anlaşılmıştı.

Yüz binlerce Kanlı Kaplan öldürmüş olmalarına rağmen ucu ucuna 2 Labirent Altını toplamayı başarmışlardı. Joe'nin tahminine göre Alexin varlığından dolayı çok miktarda Tahta sandık çıkmıştı ama Nap Labirentiyle kıyaslandığında bununda hiç değeri yoktu. Burada ki ödüller kıttı.


Liza hızlıca öne geçti. Jose gibi kalkan oluşturamıyor, yada büyüler yapamıyordu ama onunda saldırı kuvveti az değildi. Defans olarak Jose gibi grubu destekleyemese bile şahsi olarak Jose kadar defansı vardı. Bu da Valkrylerin ne kadar amansız varlıklar olduğunu gösteriyordu.

Eternals (Ebedi Olanlar) *YENİ BÖLÜM GELMİYOR!!!Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu