*0.2*

6.6K 354 175
                                    

"Bence onun samimiyeti ve cesareti her şeye yeterdi."
-Lily Evans/Potter

Medya: Sirena Black

-.-

Bu günlük Sirena Walburga Black'e aittir,
Dokunmamanız ve okumamanız rica edilir!

Sabah gözlerimi, Lily'nin yorganı çekmesi ile uyandım. "Hadi Sirena, kalkta hazırlan." onaylayıp doğruldum, fakat ayakta uyuduğum bir gerçekti.

Banyoda işlerimi halledip giyinmeye başladım, Lily ise bazı anneler gibi başımda bekliyordu. Annem böyle şeyleri yapmakta fazla kıt olsa gerek, neyse...

"Hazır mısın?" kafamla onaylayıp saçlarımı parmaklarıma tarar gibi yapıp ayağa kalktım. Saçlarım kısaydı. Çantamı omzuma atıp yemeğe, Lily'nin arkasında ilerlemeye başladım. Ortak salonda Sirius, James ve Remus oturuyordu, ve bir de yanlarında oldukça iri bir çocuk.

"Gelmiyor musunuz?" dedim durarak.

"Sirius ve James gelmemek için elinden geleni yapıyor, ve ayrıca, o Peter Pettigrew." dedi iri çocuğu göstererek. "Sirena Black." gülümseyip elimi tuttu. Yine de, çocuğu pek sevememiştim.

"Sirena, hadi gidelim." dedi Lily, James'in ona sırıtarak bakmasına karşın rahatsız olmuş gibi. "Sirius, gelmezsen seni boğarım."

"Emir büyük yerden, James kalk." Sirius bizim arkamızdan Remus, James ve Pettigrew ile kalktı. "Lily, sen ilerle ben sana yetişeceğim." onaylayıp giderken, Sirius'un koluna girdim.

"Sirius, sana bir şey söyleyeceğim."

"Bir şey deyip gidersen seni öldürürüm." gülerek kafasına vurdum. "Hayır o değil, Pettigrew varya," kafasıyla onaylayınca devam ettim, "ben ona pek güvenemedim sanki."

"Niye?" deyip bana baktı. "Ne bileyim Sirius, öyle işte." gülerek düzelttiğim saçlarımı karıştırdı. "Bir şey olmayacağını sende göreceksin."

"Olduğu zaman, ben demiştim mankafa demeyi ihmal etmeyeceğim." kolundan çıkıp James ve Remus'u geçerek bayağı ileride olan Lily'nin yanına koştum.

"Bir an, onlarla kalacaksın sandım."

"O kadar erkekle?" Lily gülüp omuz silkti, belki de evet, o kadar erkekle...

"Hey Sirena, sence en seveceğin ders hangisi olur?" Lily telaşlı gibiydi. "Galiba KSKS ya da Kehanet olurdu."

"Kehanet mi?" diye tekrar etti Lily. Kafamla onaylayınca gülüp salona girdi, bende arkasından girmiştim. İkizimden ve arkadaşlarından uzak bir yere oturmuştuk, nedenini bilmiyorum. Yemeği yedikten hemen sonra, Lily ile ortak olan Kehanet dersine ilerledik, beklediğim gibi geçmemişti. Kehanet sıkıcıydı.

"Şimdi kehanet dersi için ne düşünüyorsun?" dedi Lily, merdivenlerden inerken. "Öyle sıkıcı ki, gelmemek için şu merdivenlerden atlayabilirim."

"Atla da öl, deli misin?"

"Tam puanlı olanından." Lily gülüp nefes almak için durdu. Bende arkasında durduğumda, omzuma çarpan Sirius ile dengemi kaybedip merdivene düştüm. "Özür dilerim ikiz!" diye bağırdıktan sonra gülerek aşağı koşmaya devam etti. James'te koşarak yanımızdan geçti.

"İyi misin Sirena?" dedi Remus, elini bana uzatarak. "Evet." deyip uzattığı elin yardımı ile ayağa kalktım. "Ya yuvarlansaydık?" dedi Lily, koşan James ve Sirius'a bakıp göz devirirken.

"Boş ver, teşekkürler Remus." Lily'nin arkasından inmeye devam ederken, homurdanmalarını dinlemek çok eğlenceli idi. Sonunda merdivenler bitince Lily ile ben nefes almak için durduk. "Bu nasıl merdiven? İnmesi güç, çıkması ondan da güç!" dedim.

Daha sonra Biçim Değiştirme dersi için yola koyulduk, Profesör McGonagall direk derse geçmişti. Ondan beklenilecek bir hareket gibiydi...

Öğlen arasında, Biçim Değiştirme ödevi hakkında konuşuyorduk Lily ile. Tabii ki bu konuşmalar, öğle yemeğinde gelen bir Çığırtkan böldü. "Sirius ve Sirena Black! Ailemizin yüz karaları, nasıl Gryffindor'a seçilirsiniz?! Herkes sizi konuşuyor! Kuzenlerinizi örnek alın!" bunları söyledikten sonra Sirius ile aramızda parçalanıp masaya düştü.

Sirius'a bile bakmadan çantamı alıp ayağa kalktım. Kızlar tuvaletine kadar durmadan koşmuştum, tüm okulun önünde rezil etmişti bizi! Bu nasıl bir anneydi?

Kendi çocuklarını umursamayan bir kadına, ne kadar anne denirdi ki? O gün, resmen tüm Hogwarts Sirius ve beni konuşup izliyordu. Utanmayacaktım, çünkü benim bir suçum yoktu, bu benim kişiliğim idi ve kimse buna karışamazdı!

Dersler bitince, ortak salona ilerlerdim. Lily ile diğer derslerimiz ortak olmadığından onu hiç görmemiştim, şu an umursadığım tek şey, annemin bunu nasıl yaptığıydı.

Ortak salona girince, Sirius'un ve diğerlerinin sessizce oturduklarını gördüm. "Sirena," dedi Sirius, beni merdivenlerin başında durdurarak. "Efendim." dedim ona dönerek.

"Ne düşünüyorsun?"

"Annemin bu Çığırtkanı bilerek yolladığını, Sirius sence bizi seviyor muydu? Umurumda bile değil, şu anlık tek istediğim şey yatağım, başka bir şey var mı?" James güldü. Ona bakıp gülerek göz devirdim.

"Yok." dedi Sirius, onaylayıp merdivenlerin yolunu tuttum. Yatakta kaç dakika düşündüm, belli değildi. Ailem bizi sevmiyordu zaten, ağlayacak ya da zırlayacak değildim. Umurumda dahi değillerdi, önceliğim arkadaşlarım, derslerim idi.

Onları düşünecek tek bir zamana dahi ihtiyacım yoktu...

-.-

Hepinize merhabalar! Bölümleri kısa kısa atmaya karar verdim. Günlük ya, 1 bölüme tek gün koyacağım haberiniz olsun *-* 

SİZLERİ SEVİYORUM!

SİHİRLİ GÜNLER DİLERİM /*

@DeborrahL Ceymsim🍫 

@KitapOkurBirErgen Aylakım🐺

@BerenSayn Patim🐾

Black's TwinTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang