28.bölüm

68.5K 3.6K 560
                                    

Adımlarım beni ihtiyacım olan ikinci şeye doğru sürüklüyordu.

Çikolataya.

İhtiyacım olan ilk şeyi hepiniz tahmin edebiliyorsunuzdur.

Doruk

Kavgamızın üzerinden tam dört gün geçmişti. Dört gün! Tam DÖRT gün.

Dört gündür hiç konuşmuyorduk.

Aynı ortamlarda bulunmuyorduk.

Zaten ilk iki gün okula gelmemişti.

Son iki gündür geliyordu ama yinede onu göremiyordum.

Onsuz olmak beni yıpratıyordu. Fazlasıyla.

Kavgamızı psikoloğuma anlattığımda uzun bir konuşma yapmıştı.

Ama şu gereksiz uzun olanlardan değil.

Gayet mantıklıydı.

Her kelimesini aklıma kazımıştım.

Tam olarak şöyleydi:

"Doruk'a öfkelisin biliyorum. Çok değer verirken az değer görmek incitti seni. Anlıyorum. Bu yüzden bu işi yapıyorum. Ama sende anla biraz. Hayat böyle. İnsanlar böyle. Doruk böyle. Gör biraz. Hiç yapmaz dediklerin, yapmaz dediğin şeyleri yapar. Hiç gitmez dediklerin hiç gitmeyeceğini sandığın anda gider. Doruk gibi. Ortada kalırsın. Oysa onlar seni kırdıklarını sandıklarında, seni bambaşka birisi yaptıklarından habersizlerdir.

Bunu unutma; kırıldıkça değişirsin.

Bunu asla unutma; seni üzmüş olanlar, seni mutlu edenlerden daha fazla yarar sağlamıştır sana."

Onu çok dikkatli dinlemiştim ama yaşadığım duyguları azaltmamıştı.

Hala Doruk'u istiyordum. Hala onu özlüyordu.

Nihayet kantin sırası bana geldiğinde düşüncelerimden arındım.

Elimdeki parayı uzatırken önümde duran çikolata dolu kutuyu aldım.

Ne o? Yoksa siz bir-iki tane alacağımı falan mı sandınız?

Kendimi iyi hissetmem için kutularca yemem lazım.

Gerçi kutularca yemem bile bir işe yaramıyor.

Doruk geri gelmiyor.

Keşke bir yarışma yapılsa,en çok çikolota yiyene ödül olarak Doruk'u verseler. O zaman dünyadaki bütün çikolataları yerdim.

Kantinde ki boş masalardan birine geçip oturdum. Tek başıma.

Aslında yalnız olmanın bazı iyi yönleri vardı.

Mesela çikolatamı kimseyle paylaşmak zorunda değilim.

Çikolata dolu kutuyu önüme alıp içinden birini seçtim. Paketi açıp yerken iki tane yellozun bana bakarak bir şey konuştuklarını gördüm.

"Bunlar yine mi ayrıldı?"

diye sordu kısa olan.

"Onlar hiç sevgili olmadı ki."

diye karşılık verdi yanındaki kız. Sonra da devam etti.

"Doruk yine bunun kıçına tekmeyi basmıştır."

Ne diyor lan bu kız?

Birazdan ben basıcam o tekmeyi senin kıçına.

Gerizekalı.

Seni Unuttuğumu HatırlamıyorumDonde viven las historias. Descúbrelo ahora