16. BÖLÜM

2.4K 109 3
                                    

16. BÖLÜM

‘hazırım. Çıkabiliriz.’

‘ay Defne. Çok heyecanlıyım. İlk defa 4 ümüz bir şeyler yapacağız.’

‘aynen. Bende çok heyecanlıyım. Hadi çıkalım mı? Daha fazla bekletmeyelim. Yeterince ağaç olmuşlardır bence.’

‘kimin yüzünden acaba!’

‘sen bir sussana! Anneannecim. Biz çıkıyoruz.’

‘tamam canlarım. Dikkat edin kendinize.’

‘tamam.’

‘Defne dur.’

‘ne oldu Neşe?’

‘bikinini aldın mı? Bora 10 kere söyledi de.’

‘aldım.’

‘tamam o zaman. Hadi gidelim.’

Nihayet evden çıkıyorduk. Emir’le Bora geleli yarım saat olmuştu neredeyse. Sadece yarım saatcik. Ne gerek var ki bu kadar sinirli bakmaya. Ama bunu onlara söyleyemem tabi. Bugün Neşe’nin de dediği gibi hep beraber bir şeyler yapacaktık. Bütün planı onlar yaptı. Bakalım beyler bize mükemmel bir gün yaşatabilecek mi?

‘Emir? Nereye gittiğimizi sorsam söylemezsin değil mi?’

‘beni çok iyi tanıyorsun sevgilim.’

‘tabi.’

Benden sonuç alınamayınca Neşe’yle aynadan bakışıp topu ona devrettim.

‘kurabiyem? Nereye gidiyoruz? Çok merak ediyorum ama ben.’

‘biraz sabret çikolatam.’

‘iğrençsiniz.’

‘dön önüne sen.’

Emir’in tepkisine kıkırdamakla yetindim. Çikolatam, kurabiyem tam Neşe’ye göre. 1 saatin sonunda yazlık bir eve gelmiştik. Ev mi dedim ben? Pardon villa diyecektim. Kocaman. Büyük bir havuzu var ve deniz çok yakın. Biz sormaya başlamadan Bora açıklamaya başladı.

‘burası Emir’in dedesinin eviydi. Dedesi ölünce bu evi Emir’e devretti. Yani burası Emir’in yazlığı. Bizde sizin gibi mükemmel kızları böyle mükemmel bir yere getirmek istedik.’

‘Sincabım. Çok iyi düşünmüşsünüz. Ben çok mutlu oldum. Seni seviyorum.’

‘bebeğim?’

‘efendim canım?’

‘sen yorum yapmayacak mısın? Sevmedin mi burayı?’

‘Hayır bayıldım Emir. Olağanüstü. Çok mutlu ettin beni. Ben sadece böyle anlamlı bir yere bizi getirdiğin için söyleyecek kelimeleri bulamıyorum.’

‘seni seviyorum bir tanem ve bu yerin anlamlı olduğu doğru fakat seni böyle gülerken görmek benim için dünyanın en vazgeçilmez şeyi.’

Tanrım. Ben bu çocuğu hak edecek ne yaptım. Öyle güzel şeyler söylüyor ki bana. Bazen hiçbir cevap veremiyorum ona. Çünkü biliyorum bütün romantizmi batırırım.

İçeri girdiğimizde içerinin de en az dışarısı kadar harika olduğunu gördüm. Eve beyaz hakimdi. Koltukların lila rengi olması salona renk vermiş ve sadeliğini kaybettirmemiş. Evin her yerinde Emir ve dedesi sandığım kişinin fotoğrafları vardı. Birbirlerini çok seviyor olmalılardı. Birden içimde bir sıkıntı oluştu. Kendinden bile çok sevdiğin kişiyi hatta kişileri kaybetmenin acısı en iyi bilirim ve Emir’in de ne kadar üzgün olduğunu anlayabiliyorum. Arabadan indiğimizde eve baktığında gözlerindeki hüznü bir tek ben görmüştüm. Kendimden bildiğim bakışlar.

Sana İhtiyacım Var Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt