~Kurtar Beni~

3.7K 259 31
                                    

~Kris~

"Şimdi her şeyi anladın mı Tao?"

"Evet, şimdi ben Baekhyun'u alıp senin eve götürcem. Ona ilaç verip onu bir süre uyutup seni bekleyeceğim. Herşeyi anladımda Kris, peki onu nerde bulcam?"

"Tabiki bunu da düşündüm Tao. Ona ders çıkışı bir yere gitmemesini söyledim. Başta gelmek istemedi fakat Chanyeol'le tehtit edince kabul etmek zorunda kaldı şimdi onun yanına gidiyorum, sana adresi mesaj atarım. "

"Tamamdır. "

Tam sınıftan çıkarken iki silüet gözümün önünde belirdi. Gölgelerini gördüm sadece. Beni görünce koşmaya başladılar. Duymuş olsalar bile umurumda değildi. Beni kimse durduramazdı. Hızlıca okuldan çıkıp Baekhyun'la buluşma yerime gittim ve yolda Tao'ya mesaj attım. Bu çocuk her dediğimi yapıyordu ve bu benim işime geliyordu. Onunla çocukluk arkadaşıydık, belkide beni seviyordu . Emin değildim fakat umrumda bile değildi. Küçüklükten beri benim yanımdaydı ve onu çok iyi tanıyordum. Bana yanlış yapmazdı. Birazdan Baekhyun'u gördüm ve yanına gittim. Korku dolu gözlerle bana bakıyordu. Chanyeol'e zarar vermemden korkuyordu ve ben bundan nefret ediyordum. Kolunu tuttum ve onu kendime doğru çektim. Ona sarılmak istiyordum. Kokusunu içime çekmek... tabiki bir adım geri çıktı.

"Ne istiyorsun benden Kris? Yetmedi mi bana çektirdiklerin. Artık bir sevgilim var ve ben onu çok seviyorum. Bizi rahat bırak ve kendine başka birini bul."

"Ne isteğimi sende biliyorsun Baek! Benim olmanı istiyorum ve son bir şey Özür dilerim ama bunu yapmak zorundaydım."

"Neden Özür dil..."

lafını dahi bitiremeden Tao pamuğu burnuna tutmuş, Baekhyun iki üç debelenmenin ardından Tao'nun kollarına yığılmıştı.

Tao'ya onu benim evime götürmesini ve ilaç vermeye gerek kalmadığını söyledim. Hızlıca emirlerime uyup uzaklaştı. Bende alışverişe gidecektim . Evde hiç bir şey yoktu ve Baekhyun evdeyken bu büyük bir sıkıntı olabilirdi. Markete girdim. Gerekli malzemeleri aldıktan sonra gözüme ip ilişti. Baekhyun'u iyi tanıyordum belki kendine zarar verebilirdi. Iplerle onu bağlayabilirim diye düşündüm ve markette işimi bitirip eve doğru yol aldım. Baekhyun'un benim evimde oluşu bile beni heyecanlandırıyordu. Gaza daha çok basarak doğruca eve gittim. Tao beni evde bekliyordu. Kapıyı açıp içeri girdim ve Tao yanımda belirdi:

"O nasıl? "

"Yeni uyudu Kris. İlacın etkisi geçince ağlamaya bağırmaya Chanyeol'un ismini haykırmaya başladı. Kendine zarar vereceğinden korktum ve yine ona pamuk koklattım. Etkisinin uzun süreceğini sanmıyorum. "

"Anladım merak etme artık ağlamayacak; çünkü ben geldim. "

"Kris, onun seni sevmediğini biliyorsun! "

"Sevecek!"

"Takıntılısın Wufan takıntılı. .."

Tao boş gözlerle bana bakıp arkasını dönüp gitti. Dedikleri umrumda bile değildi. Baekhyun uyandığında aç olur diye düşünerek ona bir şeyler hazırlamak için mutfağa geçtim. Ocağı açıp yağı üzerine damlattım. Tam eti kesecekken Baekhyun'un çığlıklarını duydum ve kendimi büyük odaya attım. Yatakta cenin pozisyonunda yatıyor haykırarak ağlıyordu. Onu sakinleştirmek için yanına gidip omzuna dokunduğumda bana ani bir çıkışla bağırdı:

"Lanet olası piç dokunma bana. Rahat bırak beni! Ne olur bırak gideyim ha? Yaptıkların yetmedi mi? Ne yapacaksın zorla bu evde mi tutacaksın beni?"

Konuşurken gözyaşları tane tane yanağından kayıyordu. Gözleri ağlamaktan şişmiş, saçları yolmaktan dağılmıştı. Ne bekliyordum ki beni görünce bana sarılmasını felan mı? Aptaldım tam bi aptal. Onu alıp kucağıma oturttum ve onu öpmeye başladım. Sertçe öpüyordum. Baekhyun ise bana vurmaya ağlamaya ve beni itmeye çalışıyordu ama bu işe yaramamıştı. Onu iyice kendime bastırdım ve öpücüğü derinleştirdim. Öperken onun gözyaşlarının tuzlu tadını alabiliyordum. Birden tepki vermeyince ona baktım ve bayıldığını gördüm...

BaekyeolWhere stories live. Discover now