0.6

6K 492 42
                                    


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



#Ariana Grande - In My Head (sad version)


BÖLÜM 6: "HİKÂYE"



Bir hikâyeyi gerçekten anlamak için ilk sayfalara göz atmak gerekir. Berim Toralı, hukuk fakültesini güzel bir dereceyle bitirmeyi hedeflerken hiç ummadığı duygularla sarmalanmıştı. Seneler önce İstanbul'u sırlarla terk eden Birce beş yılın ardından dönmüştü. İtalya'nın en güzel şehirlerinden olan Milano'dan yalnız gelmemişti, bir de yanında dost görünen öz ağabeyi Eymen Palaz vardı. Onu ilk gördüğü anda anlamıştı Berim. Bu adam genç kadının kalbini ya ele geçirecekti ya da o kalbi paramparça edecekti.

Berim hayatında yapmayacağı bir deliliği yapmıştı. Hislerinin heyecanına yenilip o adamı hiçbir şey demeden öpmüş, ardından tepkisinden korkup kaçmıştı. Ve adam Berim'e hiçbir şey demeden ondan kaçarcasına Milano'ya geri dönmüştü. Eymen'in aksine Berim sessiz kalamamıştı. Hayatında ilk kez bir erkek için ağlamıştı. Sonra kendine gelmesi gerektiğini kendine hatırlatmıştı. O adamı öptüğü için pişman değildi. Neden olacaktı ki? Berim zaten her zaman istediğini yapan bir kadın olmuştu. Şimdi de kimseye hesap vermek zorunda değildi!

Fakat hayal ettiği gibi olmamıştı. Beklenmedik bir olay yüzünden topluca Milano'ya gitmek zorunda kalmışlardı. Eymen'le karşılaşmak onu etkilemişti fakat büyük bir darbe de savurmamıştı. Sonra olan olmuştu. Ne mi olmuştu? Birce'nin kaçırıldığı gece Eymen'in gerçek yüzünü öğrenmişti. Sonra mı? Bir de onun nişanlı olduğunu duyup ayakta kalmaya çalışmak zorunda kalmıştı. Oysa kalbinin o anlarda yer değiştirdiğini anbean hissetmişti.

Ve Berim, o gece kulaklarını tüm içindekilere sağır etmişti.


***


"Unutmadım, Kenan."

Berim'in tekrar homurdanmasıyla telefondaki genç adam inanmayan bir mırıltı bıraktı. "O zaman bu saatte daha ne yapıyorsun ofiste? Bugün cuma ve hafta sonuna çalışarak girmeyi düşünmüyorsundur umarım," demesiyle Berim görmeyeceğini bildiği halde omuz silkti. Onun için günlerin hiç önemi yoktu. Çalışmayı hangi gün olursa olsun seviyordu.

"Üzerinde çalıştığım bir dava var. Bu gece burada olacağım. Sabah evime geçeceğim. Ve akşamki buluşma için hazırlanacağım," diye kinayeyle söylendiğinde Kenan'dan erkeksi bir homurtu duyuldu.

"Seni ikna edemeyeceğim anlaşılan. Bayılana kadar çalışmak serbest, Berim Hanım."

"Böyle konuştuğunda seni daha çok seviyorum," diyen Berim keyifle güldü ve önündeki dosya yığınıyla birlikte odasının ortasına gitti ve hepsini yere bıraktı. Ayakkabılarını kenara çıkarıp üzerindeki gömleğin önünü açtığında daha rahat etmişti.

OKYANUSTA AŞK (KİTAP OLDU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin