kısım dokuz; bir gönül üşümesi bu

1.1K 156 41
                                    

the neighbourhood - scary love


Güneş yavaşça yüzünü gösterdiğinde aylar yavaş yavaş ilerliyor. Yazın sıcak günleri ortaya çıkmaya başladığı zaman bizim minik kasabamızda mevcut nüfus tatile gelen insanlar sayesinde her geçen gün artıyor. Gelen insanların bir kısmı Petrona Plak'a olağanüstü bir ilgi gösterirken verdiğimiz mini konserler haliyle artıyor.

Petrona hepimizi bir araya topladığında Sehun bana yarım ağızla gülümseyerek Petrona'nın ayakta durduğu yerin hemen arkasındaki rafa yaslanıyor. Yer yer alnına düşen sarı saçlarına doğru üflüyor ve kollarını göğsünde kavuşturuyor. Gözlerimi ondan ayırıp Petrona'ya çevireceğim sırada nereye baktığımı fark eden Chanyeol ile göz göze geliyoruz. Çatık kaşlarına bakıyorum, gözlerini kaçırıyor ve yere dikiyor.

"Pekala çocuklar," Petrona'nın gür sesiyle beraber dikkatimi onun üzerinde topluyorum. "Biliyorsunuz ki yaz geldi çattı ve sayenizde Petrona Plak hiç görmediği kadar ilgi görüyor. Biliyorum, bu sizin için giderek zor bir hal alan bu durum ama bunu ancak daha çok prova yaparak atlatabiliriz. "

"Maaşımıza zam yapacaksın sanıyordum." Jongin yarım ağız söylendiğinde Kyungah ve ben elimizde olmadan gülüyoruz. Kyungsoo gözlerini deviriyor, Jongin onun tepkisini fark edince dudaklarını birbirine bastırıyor. "Özür dilerim, aptalca bir espriydi."

Kyungsoo gözlerini ona dikiyor ama Jongin fark etmiyor ve dalgın gözlerle parkeyi izliyor. Kyungsoo'nun belirginleşen yüz idadesi bana pişman olduğunu gösteriyor ama Jongin ona bir daha bakmıyor. Hayatın tüm gizemi tozlu parkenin içerisindeymiş gibi gözleriyle parkeyi eşeliyor.

"Bu kadar salak olmaları beni hasta ediyor." diye fısıldıyor Kyungah kulağıma. Dudaklarımı birbirine bastırarak gülmemeye çalışıyorum. Ama ona hak vermeden edemiyorum.

"Bugünden itibaren haftalık prova sayımızı dört olarak belirliyorum, merak etmeyin yalnızca 1 ay sürecek." kimse itiraz etmiyor ya da buna vakti olmadığını gevelemiyor. O anda Petrona Plak'ta harcadığımız zamanın çoğumuza iyi geldiğini fark ediyorum. Sanki hayatlarımızdan kaçıp sadece müzikle baş başa kalmak bizi yatıştırıyor. Ama bazı zamanlarda müzik bana sadece benim ne denli canımı yaktığını hatırlatıyor ve bu anlarda müzik bana damağımda kötü tat bırakan bir yemek gibi geliyor.

"Peki ya prova günleri?" diye soruyor Sehun. Petrona ona baktıktan sonra gözlerinin bakışlarını hala yerde tutan Chanyeol'e kaydığını görüyorum. Petrona duraksıyor ardından "Onu sizlerle kararlaştıracağız." diyor.

Sonrasında dağılıyoruz, Kyungsoo, Jongin ve Kyungah'la vedalaştıktan sonra -bir süredir annemin evinde kalıyorum- zihnim düşüncelerle dolup taşarken dalgınca gitarımı kutusuna yerleştiriyorum. Çantamı almak için davrandığım sırada büyük bir el benden hızlı davranarak sessizce çantamı kavrıyor. Kafamı kaldırınca gitar kutumun da onun elinde olduğunu görüyorum. Her ne kadar yaptığı son vaka olan konserden sonra konuşmuyor olsak da büyük adımlarını takip edip arabasına biniyorum. Sehun'la giden Kyungah, Kyungsoo ve Jongin'e el sallıyorum.

Ardından sayısız kez yaptığımız sessizlik dolu yolculuklardan birini yapıyoruz. Birbirimizle konuşmamıza rağmen -odama girdiği günden beri- onun arabasına binmem konusunda inanılmaz inatçı bir duruş sergiliyor. Benden uzak durmaya çalışıp bir yandan da onun yanında olmamı istemesi beynimin sınırlarını zorluyor. Evimin önüne geldiğimizde inmek için hareketleniyorum ama yaptığımız o yüzlerce yolculuktan farklı olarak Chanyeol kafasını direksiyona vuruyor. Çalan korna beni korkutuyor ve korkuyla geriye yaslanarak elimi arabanın kapısından çekiyorum.

Bir süre daha sessiz kalıyoruz ardından Chanyeol konuşuyor. Sesi öyle derinden geliyor ki bir an için sözcüklerinin zihnimin bir oyunu olduğunu düşünüyorum.

kırık plak Where stories live. Discover now