14. Bölüm

830 14 0
                                    

24 Kasım 2019 09:00 İstanbul
Uçak İstanbula iniş yaptı. Cengiz Gamzenin valizini aldı. Gamze ve Sıla ile birlikte havalimanından çıktı. Garaja girdi. Sılanın verdiği anahtarın düğmesine bastı.

Cengiz Pikapın kapısı açılınca valizi arkaya bıraktı ve şöför koltuğuna geçti. Gamze de yanına otururken Sıla da arkaya geçti ve yastığa kafasını koyarak uzandı.

"Nereye gidiyoruz?"

Sıla otelin adresini verdi.
Cengiz arabayı önce garajdan sonra da havalimanından çıkardı. Çıkarır çıkarmaz da kırmızı ışıkla karşılaştı.

"Bu İstanbul mükemmel bir şehir ama trafiğinden nefret ediyorum."

Sıla "merak etme." diye öne doğru bağırdı.

"Şimdi pek trafik yoktur."

Cengiz gülümseyerek "güzel." dedi. Sıla'nın dediği gibi herhangi bir sıkıntı olmadı. Kısa sürede istedikleri yere ulaştılar.

Cengiz fazla lüks olmasa da iyi sayılan bir otelin önüne arabayı park etti. Otele girince respsiyonun taburesine oturdu. Sılanın ayırttığı iki odanın anahtarlarını aldı ve Gamze ile Sılayı da alarak iki kat yukarıya çıktı. Sıla avucunu açtı.

Cengiz Sılanın anahtarı istediğini anladı ve avucuna bıraktı.

"Ben bir duş alacağım. Sonra planımızı  konuşuruz."

Cengiz "tamam." dedi ve Gamze ile kendisinin olan odanın kapısını açtı. Valizi bir kenara bıraktı. Kendini de yatağa bırakarak Gamze'ye baktı.

"Oda fena sayılmaz. Değil mi?"

Gamze "evet." derken kapıyı kapattı. Cengizin yanına uzandı.

Cengizin gözü minibara takılır takılmaz  ayağa kalktı. Mini bardan Jack Daniels marka içki aldı ve iki bardağa doldurdu. Birisini Gamze'ye verdi.

Gamze viskisinden bir yudum aldı ve lökörün boğazını yakarak geçtiğini hissetti. Lökrün boğazını yakmasını umursamayarak içkisini bitirdi. Başucu sehpasına koydu. Aynı anda Cengizin de aynısını yaptığını fark ederek gülümsedi.

"İkimizde aynı şeyi mi düşünüyoruz?"

Cengiz "evet." dedi ve Gamzenin üzerine çıktı. Dudaklarını öptü.

Gamze gülümsedi ve öpücüğe karşılık verdi. Kafasını sağ ve sola sallayarak "üzgünüm." dedi.

"Sıla beş dakikaya gelir."

"Bu işi beş dakikaya hallederim."

Gamze şaşkınlıkla gülümseyerek ağzını yarısına kadar açtı ve tek kaşını kaldırdı.

"Gerçekten halledebilir misin?" 

Cengiz "evet." dedi ve bu sırada kapı çaldı.

"Ama kahretsin ki beş dakikamız bile yok."

Gamze "sakin ol." dedi.

Cengiz ayağa kalktı. "Haklısın." dedi.

"Daha bizim çok zamanımız olur."

Gamze "evet." dedi ve Cengiz gibi ayağa kalktı. Cengizden önce kapıyı açtı. Karşısında Cumhurbaşkanı Rıfat Gülmezi görince bir hayli şaşırdı.
"Buraya neden geldiniz?" diye sordu.

"Sizin göreviniz bu değil."

Rıfat, bastonunu yere artarda vurdu ve tebessüm etti.

"Benim görevim tam anlamıyla bu kızım. Ülkenin her ferdinde olan bir özellik gibi vatanı uğruna mücadele etmek. Vatanı vatansızlara bırakmamak."

Vatan Bekçileri (+18) (Ara Verildi)Where stories live. Discover now