CANIMIN CANANI

5. BÖLÜM

Bugün pazardı.Kızlar dün konuşmuşlar ardından da odalarına geçmişlerdi.Gece Elif'in gözüne uyku girmemişti, bu yüzden geç uyumuştu. O yüzden sabah ilk olarak Ayşe kalkmıştı.Sonrada Elif'i kaldırmıştı.

"Elif kalk hadi."

"Tamam kalkıyorum şimdi."

"Bak gitmek istemiyorsan ben uygun bir dille gelemeyeceğimizi söylerim."

"Gelicem."

"Peki madem. Hadi o zaman hazırlanalım da gidelim. Bugün çok güzel giyinmeliyiz, o yüzden sen mor elbiseni ben de senin yeşil elbiseni giyiyorum.Pudra şal tak ama sana çok yakışıyor.Ne kaybettiklerini bir görsünler bakalım."

"Tamaaaammm, hadi gitte hazırlanayım."

"Tamam ben de hazırlanayım o zaman."

Kızlar yaklaşık yirmi dakika sonra hazırlanmışlardı.Kapıya çıktılar.

"Bak Elif hala şansın var vazgeçebilirsin."

"Yürü hadi vazgeçmicem. Ayıp olur hem."

"Tamam o zaman bak basıyorum zile."

"Bas."

.

"Kızlar hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk Gülseren teyze."

"Maşallah pek bi güzel olmuşsunuz."

"Teşekkür ederiz."

"Hadi kahvaltıya geçin, Selin sen de çayı getir kızım."

"Nereye gidecez şimdi Gülseren teyzecim?"

"Eski bir arkadaşıma Ayşe kızım. Kızı vardı küçükken Tuna ile oynardı. Duydum ki hala bekarmış, bir ziyaret edelim dedim.Tuna dün geldi işte anne ben evlenmek istiyorum dedi. Tabi ben şaşırdım, böyle çat diye söyleyince.Ama çok mutlu oldum ne yalan çünkü beklemiyodum."

"Ya ne güzel ne güzel."

"Kızlar hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk Selin."

"Hadi hadi doyurun karnınızı."

"Ben doydum Gülseren teyzecim, elinize sağlık, ben şöyle oturayım."

"Aa Elif kızım ne yedin ki, pek de bir durgun görünüyosun."

"Yok yedim yiyeceğim kadar. Biraz başım ağrıyo da ondan olsa gerek."

"Geçer İnşallah. Aslında ağrı kesici vardı ama Tuna nereye koyduysa."

DİNG DONG DİNG DONG

"Hiç kalkma Selin ben bakarım."

.

Kapı açılınca Elif'i karşısında gören Tuna şok olmuştu.Aynı şekilde Elif'te Tuna'yı görünce çok şaşırmıştı. Ne diyeceğini bilemedi.

"Tuna..."

"Elif..."

"Ihım şey yani Tuna bey buyrun lütfen."

"Yani Elif hanım, teşekkürler."

"Oğlum hoşgeldin. Bak iyi insanda lafının üzerine gelirmiş."

"Niyeki?"

"Elif'in başı ağrıyormuşta ağrı kesici Tuna da var diyodum bende."

"İstersen bir hastaneye gidelim."

"Saolun gerek yok zaten doktor var burada."

"O da doğru ya. Ben arabanın anahtarlarını getirmiştim, hemen çıkmam lazım. Ağrı kesici odamda üst çekmecede Elif alır ordan. Görüşürüz akşama."