7. BÖLÜM

159 14 0
                                    

Sabah olmuştu. Kızlar hazırlanıyorlardı. İşe gideceklerdi birazdan. Elif sıkıntılıydı, biraz da pişman. Dün akşam Selin'e söylememeliydi belkide. Ya da iyi mi olmuştu. Çok kararsızdı. Ayşe Elif'ten daha sıkıntılıydı çünkü Selin ona Elif'in abisini sevdiğini abisine söylediğini ve abisininde annesine Elif ile evlenmek istediğini söylediğini yazmıştı mesaj olarak. Ve Elif'in bundan haberi yoktu. Ya öğrenirse! Selin'i mahvederdi. Gülseren teyze ile karşılaşmaz ise sorun çıkmazdı herhalde. Ya da Tuna ile.

"Elif bugün çok acil gitmemiz lazım, hızlı olmamız lazım hadi."

"Niyeki?"

"Önemli bir işim var çünkü."

"Ne işin var?"

"Ne çok soru sorar oldun sen ya."

"Tamam tamam  sustum, iyi hadi o zaman çıkalım bakalım."

.

"Kızım Gülseren teyze sesleniyordu duymadın mı?"

"Sana acil işim var diyorum, hadisene ya."

"Bekle, geliyorum. Kadına ayıp ettik ha."

"Alırız gönlünü bi şey olmaz."

.

Gülseren hanım kahvaltıyı hazırlamıştı. Oğlunu ve kızını kaldıracaktı şimdi de. Dünün şokunu atlatmıştı ve bu sabah bu işi çözecekti. Nasıl da farkedememişti oğlunun bu halini. Neyse canım oğlunun gönlü konmuş bir kere. Elif'ten daha iyisini mi bulacaktı sanki. Hem sevgili olmadıklarına da emindi. Ama ya Elif'in gönlü olmazsa. Olur canım niye olmasın Gülseren hanım onu ikna ederdi. Böyle böyle düşünürken ekmek  aklına geldi. Gidip karşıdaki marketten alacaktı. Kapıya çıktı. Kızları görmüştü ve seslenmişti ama onlar duymadılar herhalde. Erken de gidiyorlardı, belkide acil işleri vardı. Bu konunun üzerinde pek de oyalanmadı. Ekmeği alıp evine döndü. Şimdi kahvaltılarını yaparken bu konuya da açıklık getirmeliydiler. Dün gece konuşamamıştı Gülseren hanım.

"Tunaaaaa kalk hadi oğlum. Seliiiin hadi kızım kahvaltı hazır kalk."

"Hayırlı sabahlar anne."

"Hayırlı sabahlar kızım, hadi çabuk gel."

"Günaydın oğlum."

"Günaydın anne, eline sağlık çok güzel görünüyor."

"Afiyet olsun güzel oğlum. Tuna evladım dün seninle de konuşamadık. Ben düşündüm ki bu işler uzatmaya gelmez. Bir an önce bu işi halledelim."

"Ciddi misin anne? Bence de bir an önce halletmeliyiz."

"O yüzden bu akşam Eliflere gidiyorum ve Elif ile konuşuyorum. Sonra da Allah'tan bir şey olmazsa aileler tanışır, söz, nişan, düğün hallolur."

"İnşallah annem."

.

"Acil işim var dedin, getirdin bizi erkenden. Merak ettim doğrusu ne işin var."

"Konuşmamız lazım acil, gel şuraya oturalım."

"Anlat hadi ne diyeceksen."

"Öncelikle şunu bilmeni isterim ki ben hep senin iyiliğini isterim. Ve ne yaptıysam hepsi senin iyiliğin içindi."

"Ne gibi mesela?"

"Şu gibi, Tuna onu sevdiğini biliyor."

"Sen ne dediğinin farkında mısın!!! Sen söyledin di mi? Dayanamadın di mi? Böyle mi istiyosun iyiliğimi hı? Senden benim iyiliğimi düşünmeni isteyen mi oldu? Her şey sen isteyince olmaz anla bunu artık. Beni ne durumuna düşürdüğünün farkında mısın? Hayır değilsin, olsan bunu yapmazdın. Senin gibi arkadaş olmaz. Arkadaş dediğin arkadaşının arkasından böyle iş çevirmez. Nasıl bakıcam onların yüzüne şimdi ben hı? Nereye gidiyosun dinleyeceksin beni?"

CANIMIN CANANIWhere stories live. Discover now