11.BÖLÜM: Ne Kadar'da Güzel Kokuyorsun

532 36 1
                                    

Esila'dan

Gözlerimden yaşlar akıyor hıçkırarak ağlıyordum yamaç benim elimi öylece tutmuş acır gibi yüzüme bakıyordu öyle bakması doğaldı zaten acınacak halde degilmiydim, yamaç'in anlattıklarından sonra kendimi durduramaz bir şekilde ağlamaya başlamıştım tam yarım saat olmuştu ama duramıyordum işte, artık bıkmıştım 'rahat yok'demiş öğrenmişti işte tutsak mi olacaktım yada şöyle diyim ölene kadar tutsak kadın olarak kalacakmiydim yoksa bir gün özgürlügume kavusacakmiydim.

"Yeter artık esila bırak ağlamayı"dedi ve elini elimin üzerinden çekip yüzüme yaklastirdi gözyaşlarımı bir bir silmeye başladı ardından tekrar ellerimi ellerinin arasına aldı "bak ben seni asla birakmiycam kadir iti seni benden alamayacak sana söz veriyorum tamammi,hadi şimdi ağlama çünkü sen böyle ağlayınca gidip o itin ağzını yüzünü dağıtasım geliyor" dedi dediği şeye kahkaha atmaya başladım dışarıdan görüldüğünde eminim ruhsal problemlerimin olduğunu düşünüyorlardı hem gözümden yaş akıyor hem yüksek sesle kahkaha atıyordum yamaç bana bir an tuhaf bir şekilde baktı ve bir anda oda kahkaha atmaya başladı, îkimiz birlikte deli gibi gülüyorduk karşımızda oturan burcu ayağa kalktı ve yanımıza geldi "ne oluyor delirdinizmi?"dedi ardından devam etti "ben odama çıkıyorum bugün erken yatacağım yarın erkenden iş başı" dedi "yarın yanında olamayacağım esila kusura bakmassin degilmi" "yok canım sen işlerini hallet" dedim "peki size iyi geceler" dedi yamaç ile aynı anda "iyi geceler" dedik. yamaç hala gülüyordu benimde ondan kalır bir yanım yoktu gözyaşlarım artık akmiyordu sadece normal birseymis gibi gülüyordum bir anda gülmeyi bırakıp yanımda oturan yamaç'in güzel yüzüne bakmaya başladım gülünce çıkan o koca gamzesi, onu daha bir yakışıklı gösteriyordu bir süre o gül cemalini hayranlık ile izledim sonra yamac' da benim gibi gülmeyi bırakıp sustu ve oda benim yüzüme öylece bakmaya başladı yamaç gözlerini hiç kırpmadan bana bakıyordu bende ona aynı şekilde karşılık veriyordum "hadi kalk sende uyu bugün yoruldun" dedi gerçekten de yorulmuştum bir şey yapmamıştım ama belkide şu son kadir olayından dolayı bir yorgunluk çökmüştü üzerime, konuşmaya başladı "hadi kalk ayrıca ben yarın evdeyim zaten oturmak için bol bir vaktimiz olacak dedi "neden işin yok mu?" dedim. "yani var ama işe gidip halledeceğim çok büyük bir isim yok evde çalışma odamda da bitirebilirim". "Peki"dedim ve ellerimi ellerinden hiç istemesemde çektim "iyi geceler" dedim "iyi geceler esila" dedi ayağa kalkıp merdivenlerden çıktım ve odama girdim yavaş adimlarimla ilerleyip ayyakabilarimi çıkardım yatagim'in örtüsünü açıp üzerimi değiştirmeden yatağa girdim ve çok geçmeden de uyudum.

Sabah gözlerimi uykumu almış bir şekilde açtım nedense bugün güzel bir gün olacağına inanıyordum. yatağımdan doğrulup ayaklarımı yere bastım karşımdaki saate baktım saat 8.30' du hızlı adımlar ile banyoya ilerleyip banyodaki işlerimi halletim. Banyodan çıkıp elbise dolabına doğru ilerlemeye başladım dün burcu bana idare etmem için bir kaç parça bir şey vermişti dolabı açıp îcine bir göz attım elime günlük ama sık olan bir elbise aldım çok güzel gözüküyordu daha etiketi üzerindeydi burcu almış ama giymemisti üstünde sarı çiçek desenleri olan bu elbise çok hoş duruyordu elime alıp dolabın kapağını kapattım uzerimdekileri bir bir çıkarıp elbiseyi üzerime giydim başka ayakkabım olmadığı için yine aynı ayakkabılarımı ayağıma giydim aynanın karşısına geçip kendime bakmaya başladım elbise dizimin biraz üstünde bitiyordu burcu ile bedenlerimiz aynı olduğundan tam olmuştu saçlarımı açıp büyük makjay masasının üzerindeki tarağı aldım ve saçımı taramaya başladım yıllardır ilk defa saçımı açık bırakıyordum. Saçımı tarayıp tarağı masaya bırakırken gözüm masanın üzerinde olan kahverengi tonda ruja gitti biraz düşünüp elime aldim ve sürmeye başladım, ruju sürüp tekrar kendime baktım yıllardır ilk defa kendi isteğimle makyaj yapıyordum bir kaç kere zorla kadir yapmıştı ama ben hiç istememiştim. Kendime son bir kez daha aynadan baktım ve kapıya yönelip uzun koridora çıktım merdivenlerden inip salona geçtim koltukların birine oturup öylece bekliyordum içerden bir hizmetli kadın geldi ve "gunaydin efendim" dedi yüzüme kocaman bir gülümseme yerleştirip "günaydın" dedim elindeki iki tabağı masaya bıraktı "birazdan kahvaltı hazır olur efendim" dedi "yardım etmem gereken bir şey varmi?" diye sordum "yok biz hazırlıyoruz siz oturun lütfen" dedi ama benim cidden canım çok sıkılmıştı "lütfen benim de canım sıkılıyor biraz yardım etsem size sorun olurmu" dedim "yok sıkıldıysanız gelin tabi ne sorunu efendim"dedi "tamam öyleyse"deyip önünden mutfağa doğru yürümeye başladım. Mutfağa girdiğimde orta yaşlarda iki kadın sohbet ediyorlardı beni görünce uzun ve iri olan kadın konuşmaya başladı "buyrun efendim bir şey mi istiyorsunuz" dedi "yok ben size yardım etmeye geldim" dedim derin bir gülümseme ile "tabi sizin içinde bir sakıncası yoksa" "yok tabii buyrun" dedi onlar minik kaseler'e kahvaltiliklari koyuyorlardi bende masanın üzerinden alıp salona goturuyordum her şeyi tek tek götürdüm bende yorulmuştum ama bitmişti masa masa çok güzel gözüküyordu, acikmistimda bir parça ekmek yesem bir şey olmazdı bence, ekmek sepetinden bir parça kesilmiş ekmek aldım ve yemeye başladım. elimde ekmek arkamı döndüm ve yamaç ile göz göze geldim siyah pijaması ve siyah tişörtü ile ağzı açık bir şekilde merdivende durmuş bana öylece bakıyordu ağzımdaki lokmayı bitirip "günaydın"dedim gülümseyerek "günaydın" dedi hala gözlerini üzerimden çekmeden "bir şey mi oldu"dedim korkarak "evet oldu" ne olmuştu şimdi, bir gün de huzurlu geçse olmazmiydi. ". Ne oldu?" dedim "sen"dedi ve ardindan devam etti. "çok güzel olmuşsun" merdivenlerden inip yanıma geldi yüzüm deli gibi yanıyordu söyledigi kelimeler karşısında utanmistim gözlerimle yere doğru bakıp "teşekkür ederim"dedim lafı uzatmayarak "ne ara kahvaltı hazır oldu sen ne ara kalktın ben baya uyumuşum desene" dedi gülerek "yarım saat oldu kalkali, benimde canım sıkılıyordu. Kahvaltıya yardım ettim" dedim. "Hadi o zaman gel kahvaltı yapalım" dedi ve baştaki sandalyeyi çekip oturdu gülerek devam etti "çok acıktın galiba kuru ekmek yediğine göre" beni utandirmak için elinden ne geliyorsa yapıyordu sanki, sinirle konuşmaya başladım "dün gece yemek yemedik farkındasın degilmi" dedim ellerini teslim olurmuş gibi kaldırdı "tamam tamam bir şey demedim" dedi yamaç o gün davette nasıl sertti, nasıl da kendinden ödün vermiyordu o zaman o sert adamdan böyle bir adam çıkacağını hiç düşünmemiştim içi çok güzeldi sıcakkanlı oluşu, bu güzel gülüşü, sanki insana huzur veriyordu düşüncelerimden sıyrılıp "burcu hala uyuyormu gidip uyandirayim ben" dedim ve arkama dönüp tam yuruyordumki "o çıktı boşuna gitme" dedi "baya erken çıkmış göremediğime göre" dedim "evet o normalde yedi'de evden çıkar bende aynı şekilde" "Himm" diye karşılık verip yanındaki sandalyeyi çektim ikimizde konuşmadan yemek yemeğe başladık.

TUTSAK KADIN Where stories live. Discover now