18.BÖLÜM: SESSİZLİK

290 28 3
                                    

Bu bölüm NimetUur8 ithaf edilmiştir. desteğinden dolayı teşekkürler🙏♥️

Tam iki saattir ameliyat kapısının önünde bekliyordum, neden kimse bir şey söylemiyordu sinirden delirmek üzereydim "Allahım lütfen ona bir şey olmasın."

Ameliyathanenin kapısı açıldığında yerimden dogrulup kapıdan çıkan doktorun yanına gittim.
"Yamaç nasıl ?"
"Kurşun kalbinin tam yanına isabet etmiş, eşiniz çok şanslı ameliyat başarılı geçti birazdan normal odaya alınır."

"Ben onun eşi değilim"dedim kafamı yere egip,
"Kusura bakmayın sizi öyle görünce eşiniz sandım."
"Sorun değil"

Gozlerimden yaşlar geldiginde burukca gülümsedim, fısıltı halinde söylediğim sözler ağzımdan bir kaç kez çıkmıştı  "beni bırakmadın, gitmedin  sözünü tuttun teşekür ederim, teşekür ederim"

"Peki ne zaman görebilirim?"
"Birazdan odaya alındığında görebilirsiniz,geçmiş olsun" diyip yanımdan ayrıldı.

Yanımda olan adama baktığımda onun surekli yamac'ın yanında olan koruma oldugunu farkettim. "adın ne" diye sordum sesim kısık çıkmıştı anlayamamış olacakki
"Buyrun" dedi.
"Adın ne"
"Ali efendim"

"Efendim" kelimesi hiç hoşuma gitmiyordu bana boyle hitap  edilmesini kadir'in evindeyken de sevmiyordum ama yine de bir şey soylemeyecektim.

"Bana su getirirmisin"
Gerçekten de dilim damagim kurumuştu su içsem fena olmazdı.

"Hemen efedim" diyip yanımdan ayrıldı .

İçim o kadar rahatlamıştı ki şu an pek  iyi değildi belki ama iyi olacaktı hemde çok iyi...

Odanın kapısına geldiğim de içimde sanki onu yıllar sonra ilk defa gorecekmişim gibi heyacan vardı.

Derin bir nefes alıp tutuğum kapı kolunu çevirdim ve içeri adım attım. Odaya biraz ilerledigimde yamac'ın uyuduğunu gördüm yanına gidip yatağa oturdum ve ilk başta tereddüt etsemde elini ellerimin arasına aldım. o kadar güzel uyuyordu ki ömür boyu sıkılmadan bu görüntüyu  izleyebilirdim.  Yüzüne düşmüş saçlarını  geriye doğru yatırdım  ve yeni yeni çıkmaya başlayan sakalları ile oynamaya başladım.

"Gitmedin, beni bırakmadın, sana bir şey olacak diye çok korktum. Beni hiç dusunmedin mi?" dedim yalancı bir sinirle, beni duymuyor olabilirdi ama yanında olduğumu hissettigine adım kadar emindim.

Yanında bir süre onu izleyerek kaldım.
Elimi elinden istemeyerek  çektim
Gidip Ali ile konuşmam lazımdı.

Tam ayağa kalkıyordum ki kolumdan tutulmam ile olduğum yerde kaldım. bakışlarımı yerden kaldırıp yavaşça başımı cevirdim.

Uyanmıştı, ve cok güzel bakıyordu  bu bakış nasıl tarif edilir.

Hayır hayır!  tarif edilemez, bu bakışta ki güzelliği bir tek bana gösterdiğine eminim ve bunun tarifi yok.

Hiç düşünmeden sarıldım, burnumu boynuna koyup derin bir nefes aldım. ellerini belime koymuştu ve  kısa süre icersisinde   saçlarımda nefes alişverislerini  hissettim.

Aklıma yarasının olduğu gelince, hemen geri çekilmeye çalıştım. Fakat ne kadar çekilmek istesem beni daha çok sıkıyor ve bırakmıyordu. "canın acıyacak"

"Acısın ben seni çok özledim" dedi.
Gülumsedim, şu an aklıma gelen şeyi yapmak istiyordum.
Az sonra yüzüne bakınca utanacağımıda cok iyi biliyordum. ama umrumda değildi, şu an bunu yapmak istiyordum. Kafamı kaldırıp gözlerinin içine baktım bakışlarım bir gözünde bir dudaklarında dolaştığında daha fazla düşünmeden dudaklarına yaklaşıp küçük bir öpücük bıraktım.  Ve  geri çekildim gozlerine asla bakmiyordum  heybetli bedenine  tekrar sarılıp "ben de seni çok ozledim" dedim.

TUTSAK KADIN Where stories live. Discover now