19. Bölüm

33 7 2
                                    

Samira'nın ağzından;

Tam yirmi gün geçmişti, Eser ile Demir'in kavga ettikleri günün ardından. Yüzündeki izler çoktan silinmiş olsada, yüreğindeki pişmanlık ve o koca boşluğun verdiği acı, ilk gün ki gibi tazeydi. Beni ve Aysun teyzeyi yani annesini üzmemek için acılarını buruk bir gülümseme ile örtüyordu. Bana belli etmemek için ne kadar çabalasa da, Aysun teyzenin de çok üzüldüğünü anlayabiliyordum gözlerinden. Sırf bu yüzden evde kalıp, daha çok Eser'i düşünüp üzülmesin diye onu annemle tanıştırdım. Kısa bir süre de kaynaşmışlardı. Hergün birbirlerinin yanına gidip, tüm gün beraber vakit geçiriyorlar. Böylece Eser'in de aklı annesinde kalmazdı. Bende hastanedeyken işime daha iyi odaklanabilirdim.

Bu sabahta kahvaltıdan hemen sonra annem, Aysun teyzeyi arayıp eve çağırmıştı. Sohbete öyle bir dalmışlardı ki, benim odadaki varlığımı bile unutmuşlardı. Bende orda boş boş oturmak yerine kalkıp çay hazırlamaya karar verdim. Mutfakta çayın kaynamasını beklerken, telefonuma bir arama geldi. Telefonu cebimden çıkarıp aramanın kimden geldiğine baktım. Miray, görüntülü arıyordu. Arama sonlanmadan cevap verdim. Esilya da görüntülü aramaya bağlanınca, Miray konuşmaya başladı.

"Selam kızlar. Nasılsınız bugün bakalım? Size anlatmam gereken çok önemli bir konu var." dedi. Yüzünde kocaman bir mutluluk vardı.

"Yüzünde gülücükler açtıran bu konuyu daha çok merak ettim şimdi. Anlatta, bizde öğrenelim." dedim. Elini kameraya gösterip, yüzüğü işaret etti.

"Poyraz, bana evlenme teklifi etti." dedi.

Esilya ile birlikte sevinç çığlığı attık birlikte. "Bu çok güzel bir haber. Çok mutlu oldum şuan." dedi, Esilya.

"Çok mutlu oldum canım. Tebrik ederim sizi. Yüzünüz hep böyle gülsün inşallah." dedim.

"Nasıl bir evlilik teklifi ettiğini anlatır mısın? Çok merak ettim." dedi, Esilya.

"O konu biraz uzun. Telefonda olmaz. Pastanede sizi bekliyorum. Size anlatmam gereken bir konu daha var. Yüz yüze konuşmamız lazım." dedi, Miray.

Esilya ile birlikte gideceğimizi söyledikten sonra aramayı sonlandırdık. Bu sırada çayım da hazır olmuştu. Çay bardaklarını tepsiye dizdim. Dolapta kurabiye, çekirdek, leblebi ne bulduysam tepsiye sıraladım. Çayları annemlerin yanına bıraktıktan sonra odama çıkıp çantamı aldım. Anneme, kızların yanına gideceğimi söyleyip evden çıktım. Kısa sürede Pastaneye yetiştim. Içeri geçtiğimde Miray ve Esilya'yı gördüm. Yanlarına gidip Miray sarıldım.

"Tebrik ederim canım. Son bir kaç haftadır aldığım en güzel haber bu." dedim.

"Benimde öyle. Bu güzel teklif terapi gibi geldi bana. Darısı sizin başınıza kızlar. En yakın zamanda sizinde böyle güzel haberlerinizi almak istiyorum." dedi, Miray.

"Nerde! Beni hiç beklemeyin kızlar. Bizimkisi biraz zor. Bırak evlilik teklifini, ortaya daha hiç birşey yok. Sıramı Samira'ya veriyorum. En azından onda umut var." dedi, Esilya.

"Eser de, Demir'den farksız. Benimde işim zor. Neyse bizi boşver şimdi. Anlatsana hadi, nasıl evlilik teklifi etti?" dedim.

Miray, en başından tüm ayrıntılarıyla anlatmaya başladı. Esilya ile birlikte Miray'a kenetlenmiştik. Garip bir evlenme teklifi olsada, etkileyici ve bir o kadar da güzel bir anı olarak hatırlanacak.

"Dinlerken polisiye filmi izliyormuşum gibi hissettim. Kim bilir ne kadar havalıydı. Cesaretine hayran kaldım. Abimde az değilmiş ama." dedi, Esilya.

"Aynen. Poyraz abi de uyanık çıktı. Son anda yaptı yapacağını. Çok havalı ya. Ee, nişan gününü belirlediniz mi?" diye sordum.

"Size anlatmam gereken diğer konu da bununla ilgili."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 08, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Gözlerindeki Yabancı #Wattys2019 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin