(Şatoda bir oda.)
(Kraliçe, Horatio ve bir haberci girer.)
KRALİÇE
Konuşmak istemiyorum kendisiyle.
HABERCİ
Durmadan geliyor, aklını oynatmış gerçekten.
Acınacak bir halde.
KRALİÇE
Ne istiyor?
HABERCİ
Babasını çok anıyor. Duydum ki, diyor,
Dünyada türlü dolaplar dönüyormuş.
Ahlar vahlar içinde göğsünü dövüyor;
Yok yere hırçınlaşıp tepiniyor,
Yarısı anlaşılmaz abuk sabuk şeyler söylüyor.
Bir şey dediği yok, ama dinleyenleri
Düşündürüyor karışık, tutarsız sözleri.
Kendilerince yorumluyorlar bunları.
Göz kırpmalarında, baş sallamalarında da
Gizli bir anlam varmış gibi geliyor herkese.
Olmayacak şeyler, ama akla gelmesi bile kötü.
HORATIO
Konuşmak lazım onunla. Yoksa işkilli kafalarda
Tehlikeli kuruntular uyandırabilir.
KRALİÇE
Gelsin.
(Horatio çıkar.)
Öyle bozuk ki içim, günahın özü gibi öyle bozuk ki.
Her küçük olay bir büyük felaketin
Öncüsü gibi geliyor bana.
Öyle sersemce kuşkulu oluyor ki suçlu insan
Kendi kuyusunu kazıyor korkusuyla.
(Horatio Ophelia'yla girer.)
OPHELIA
Nerde Danimarka'nın güzel kraliçesi?
KRALİÇE
Ne'n var Ophelia?
OPHELIA
(Türkü söyler.)
Nasıl ayırt ederim bir bakışta
Seveni sevmeyenden?
Külahından, tozlu çarıklarından,
Elindeki değnekten.
KRALİÇE
Vah canım Ophelia, bu türkü de ne?
OPHELIA
Ne dediniz? Aman dinleyin ne olur?
(Türkü söyler.)
Öldü, güzel sultanım, çoktan öldü,
Öldü gömüldü bile.
Başında yemyeşil otlar büyüdü,
Taşı dikildi bile.
YOU ARE READING
Hamlet
Historical FictionWilliam Shakespeare tarafından 1599 ile 1601 yılları arasında yazılan ve temasında trajediyi işleyen oyundur. Danimarka'da geçen oyunda Prens Hamlet'in, kral olan babasını öldürdükten sonra tahta geçen ve annesi Gertrude ile evlenen amcası Claudius'...