KUYU - PART 1

2.2K 143 42
                                    

      UMBRA |GÖLGENİN AŞKI                         BEŞİNCİ BÖLÜM                      - PART 1-

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

      UMBRA |GÖLGENİN AŞKI
         
               BEŞİNCİ BÖLÜM
                      - PART 1-

''O gece bana rastladığın için özür dilerim Eflin. Senin kabusun, benim ise lütfum olan o gece için özür dilerim.''

''Zaman kaderin iş birlikçisidir "der dedem.

Sonrada açıklar bu sözünü. ''Kader türlü oyunlarla doludur. İnsanoğluyla bir oyuncak misali oynar. Oyun arkadaşı ise zamandır. Bitmek tükenmek bilmeyen bir oyunun içinde sürüklenir dururuz onların ellerinde.''

Beynimin içinde yankılanan dedemin sesi bulunduğum duruma ayna tutmuştu. Kolları arasında debelendiğim adam tüm gerçekliğiyle buradaydı.

Daha fazla çırpınmaya takati kalmayan bedenim dinginliğine kavuştuğunda kendimi bana tamamen yabancı adamın kollarına bıraktım. Yere düşmemi engelleyen kolları daha sıkı sardı belimi ve benimle birlikte kendisi de yavaşça yere doğru kaydı. Bacağının teki yanıma doğru uzanırken diğerini kendine doğru çekmişti. Ben ise sırtım tamamen göğsüne yaslanmış vaziyetteydim. Bacaklarımı bedenime doğru çektim yavaşça. 

İkimizde konuşmuyorduk. Ortamda sadece nefes alışverişlerimiz duyuluyordu. Üstümdeki bornozdan soğuk hava yavaşça tenime doğru süzülüyor düşüncelerim cayır cayır yanarken bedenim soğuk hava ile diri kalmaya gayret ediyordu.

Evet kader ve zamanın bana kurduğu bu oyun ilmek ilmek işliyordu. Tamda dedemin söylediği gibi.. Ancak bu kaderi kendim yazmamış mıydım? Bile isteye yön vermemiş miydim? 

Bu adamı gördüğüm gün izin günümdü işe gitmemem gerekirdi ama ben mesai ödemesi alabilmek için iznimi kullanmamıştım. İşten çıktığım her vakit yaptığım gibi kulaklığımı takarken o gün takmamış merakımı körükleyen seslere sağır kalamamıştım. Başka insanların hayatları ile ilgilenmeyen ben kalkıp insanların evini dikizlemiş ve hatta dinlemiştim. Binlerce insanın geçtiği sokakta onun sesini ben duymuştum ve yanına ben gitmiştim. Yardım çağırmayı bırakıp adamı dizlerime yatırmış saçını okşamış ve onu sakinleştirmiştim. 

Hepsini ben yapmıştım. Oyun veya tuzak diyebilir miydim? Bu şekilde sıyrılabilir miydim işin içinden?

''ismim Cihan''

Nefesini ensemde çok net hissediyordum.

''Beni tanı Eflin...Ben sana yabancı olmak istemiyorum''

Daha fazla dayanamıyordum. Taciz ediyordu beni ve ben hiçbir şey yapamıyordum. Burnunu tekrar saçlarıma gömdü ve derin bir nefes çekti ciğerlerine. 

Eş zamanlı beni nefessiz bırakarak.

Başımı yana yatırarak ondan uzaklaşmaya çalıştım. Boğazından derin bir hırıltı çıktığında öfkelendiğini anlamıştım. Ellerimi tırnaklarımı da kullanarak, belimi saran kollarına batırdım ve tüm gücümü kullanarak bedenimden uzaklaştırdım. Beklediğimin aksine bu sefer direnmeme gerek kalmamıştı. Kollarını bedenimden kendi ayırdı. Ondan kurtulduğum anda vakit kaybetmeden ayağa kalktım. Hızla kalkmış olmam ile gözlerim kararmış ve tutunacak bir yer aramıştı ellerim. Ellerim bir anlık havada salındığında saniyeler içinde elimi kavradığını hissettim. Yerine gelen dengem ile gözlerimi araladığımda onunda ayağa kalkmış olduğunu gördüm. Ellerimi avuçlarına hapsetmiş ve hadsiz bir yakınlığa kavuşturmuştu mesafemizi. Gözleri karanlık geceye rağmen en derinini görebiliyormuş gibi gözlerime odaklanmıştı.

UMBRA | Gölgenin AşkıWhere stories live. Discover now