26.Bölüm

65.2K 3.8K 620
                                    

Onur yanıma gelip ayakkabımı çıkarttı ve masaj yapmaya başladı o kadar iyi yapıyordu ki akşama kadar yaptırabilirdim ama kıyamazdım
Onur başını yüzüme çevirip "biraz daha iyi mi" dedi

Bende başımı sallayıp "evet çok iyi geldi" dedim

"O zaman ben şimdi gereksiz Tolgadan yiyecek bir şeyler alayım.
sende kıyafetlerini değiştirmiş olursun... değiştirebilirsin dimi Dolunay ya da Hazalı çağırayım istersen"

Ya şu düşüncelere bak yanaklarını sıkmamak için zor tutuyordum kendimi

"Yok ben değiştirebilirim"

Onurda başını sallayıp çadırdan çıktı.

Bende pijama çıkarıp üzerime giydim.

Onur bir süre sonra çadırın önüne gelip
"Giyindin mi?" diye sordu.

"Giyindim gel"

Onur elindeki çikolatalı sütleri,kekleri,çikolataları bırakınca baya şaşırdım
Tolga sevaplarını verir yemeklerini vermezdi bize "nasıl aldın bunları Tolgadan"

"Döve döve"
Onurun dediğine gülerken Onurda güldü sonra tekrar konuştu
"ben sigara içmeye gidiyorum" dedi

Masum köpek bakışlarımı atıp
"Bende geleyim mi?"

"Gel bakalım"

Çadırdan çıkıp biraz sendeleyerek yürüdüm.
Onur, bana dönüp "biraz daha iyi mi ayağın?"

"Evet baya etkisi oldu" dedim,
Bu sözümün içinde 'bana tekrar masaj yap çok iyiydi' cümlesi yatıyor çaktırmayın.

Onur çakmağı sigarasına götürüp yaktı,
"Banada versene bir tane ya!" dedim

Onur, çok net bir şekilde "Hayır." dedi.

İnsan sevdiği kıza kıyamaz bir tane verir ya

"Ya ben öyle sigara bağımlısı biri değilim ver işte bir tane sonra daha aklıma gelmez zaten"

"Benim verdiğim sigara seni bağımlı yapacak belki, içme zaten çok zararlı"

"Sende içme"

"Bunu konuşmuştuk"

Kendi kendime "ölürsün sanki bir tane versen" diye homurdandım.

Biraz sesimi fazla kaçırmışım ki
Onur "Bir şey mi dedin?" diye sordu

"Haram zıkkım olsun dedim"

"Öyle zaten"

"Derken?"

"Biliyor musun Gökçe, onu beklerken öğrendim. benim küllüğüme tam 67 izmarit sığıyor."

"Senin sevgini hiçbir kız hak etmiyor" sesimi biraz daha kısarak, kendim duyucak şekilde 'ben bile' dedim.

"O her şeyin en iyisini hak ediyor."

"Çok merak ettim bu kızı" kendini merak etmeyende ne biliyim

"5 gün kaldı ona kendimi söylememe"

"Ama kampta oluyoruz o gün"

"Biliyorum ama söz verdim"

"Yani bizim sınıftan biri"

"Nerden çıkardın bunu"

Dediğini umursamayarak kendim olduğunu bilmiyormuş gibi
"Aslı sülüğü olabilir mi" dedim

"Saçmalama"

Gülerek "Bencede" dedim

Sigarasını bitirip yere attı ve ezdi
"Sen biraz daha kal burda bende değiştireyim üstümü" dedi

"Tamam ama annemi aramam lazım.merak etmişlerdir,yani umarım merak etmişlerdir" dedim

Onur gülüp telefonunu verdi ve çadıra doğru ilerledi

ben olsam 'iki gündür iyi alıştın telefonuma' falan diyebilirdim.
ama Onura bende demezdim sanki ya.
O tatlılığa diyemezdim tabi

Telefonunu açıp annemin numarasını yazdım
'Zeliha Teyze' diye kayıtlıydı zaten. ben müstakbel kayınvalidem diye bile kaydedebilirdim.

Annem 3. çalışta açtı

"Efendim Onur oğlum"

"Benim anne üvey evladın"

"Ha Gökçe"

"Üvey evladınım dimi anne bak kendinde söyledin"

"Gökçe saçmalamayı kes terliği alırım elime"

"Alsan ne olur anne helikopterle terlik mi yollayacaksın üvey evladına"

Abim arkadan "sen üzülme diye sakladık hep üvey kardeşim"

Ablam "ama artık öğrenmenin zamanı geldi"

Abim ve ablam "sen üvey evlatsın" diye bağırınca telefonu uzaklaştırdım

"Neyse anne merak etme diye aramıştım telefonum çekmiyor benim"

"Tamam. Onur oğlum ne yapıyor"

"Üstünü giyiyor.. yani o çadırda ben dışardayım"

"Siz aynı çadırda mı kalıyorsunuz"

"Hayır"

"Kimle kalıyorsun"

"Hazal ile "

"Onur oğlum kiminle"

"Ay ne Onur oğlunmuş anne ya. oda Eymenle kalıyor işte"

Arkamda beliren gölgeyi görünce arkama baktım. Onurdu ve sırıtıyordu

"Hatta dur ben Onur oğluna vereyim telefonu malûm benden çok onu sordun"

Telefonu Onura uzattığımda hala sırıtıyordu. şöyle sırıtma çocuk ısırasım geliyor..

Telefonu alırken Onura fısıldayarak "birlikte kaldığımızı söyleme"dedim

"Efendim Zeliha teyze"

(...)

"Evet insan gibi davranıyor" derken sırıtıyordu.
kesin annem Gökçe insan gibi mi davranıyor oralarda demişti

(...)

"Tamam Zeliha teyze iyi akşamlar"

(...)

Telefonu kapatınca sitemle konuştum "benden çok seni soruyor kadına bak ya" dedim

Onurda sırıtırken daha çok sinir oldum.

o sırada giydiklerine göz ucuyla baktım başka bir tane siyah eşofman ve beyaz t-shirt giymişti her giydiği yakışıyordu daha fazla sinir oluyordum.

Sonra çadıra doğru ilerledik.

Çadıra girdikten sonra yatmak için yine ikimiz aynı anda hamlede bulununca ikimizde aynı anda tekrar durduk dünkü gibi başımızın çarpmasını istemezdim tabiki.

Sonra sırayla yastığa başımızı koyduk

Onur "dün omzum nasıl rahat mıydı" dedi

"Neden yalan söyliyim ki rahattı" dedim

Öyle küçük şeyler için yalan söylemez, çok açık sözlü davranan biriydim.

Onur "tekrar yatabilirsin o zaman"

Bende üç günden razıymış gibi hemen omzuna başımı koymuştum ne yapayım çift kişilik yataklardan bile daha rahat bir omzu var.

o çok güzel kokusuyla ve omzunun rahatlığıyla kendimi uykuya teslim ettim.

~~~\♡

Onur Ege ♡ Gökçe 🍭❤

ders edebiyat ben bölüm düzenliyorum 🤦‍♀️
değerimi bilin kskswöşldlslaldj 🥳💖

Karşı Komşunun Oğlu |TextingWhere stories live. Discover now