57.Bölüm

41.8K 2.5K 1K
                                    

Tolga sütü çekiştirirken, "o süt benim, bıraksana cadı!" diye bağırıyordu. Aryada ondan çekiştirirken, "hayır benim. ayrıca ben cadı falan değilim. Sen sabahtan beri içiyorsun zaten,bu benim!" diye bağırıp, daha fazla çekiştirdi.

Tolga, "sende içiyorsun, banane ya!" deyince artık zavallı süt dayanamamış patlamıştı.
Üstleri süt olurken ikiside çığlık atınca herkes kulaklarını elleriyle kapadı.

Bizi görmeyen Arya ve Tolga kapı tarafına doğru dönünce bizi gördüler, Tolga ve Arya, Onura koşunca Onur yere düşmüştü ve ben kahkaha atıyordum. Zaten ben üvey evlat rolü oynuyordum galiba, insan banada sarılır.

Aryayı düşmemesi için tutmuştum ama Onur ve Tolga yerdeydi ve Tolga Onurun üstündeydi.
ama filmlere göre benim düşmem gerekmiyor muydu? Neyse Gökçe yumuşamak yok kızım.
Onur,Tolgayı üstünden atmaya çalışırken, "lan olum, yine mi sen lan!" dedi, sonrasında sesini biraz kısarak bana baktı, "hayaller Gökçe, hayatlar bu ayı yavrusu!" deyince sırıtmamı görmemesi için yüzümü başka tarafa çevirdim.

~

Onur,Tolgadan kurtulunca yine dibime girmişti .
Ben ondan uzaklaştıkca o dibimde bitiyordu, en son dayanamayıp tekme atıyordum ki, eliyle bacağımı indirip, "ya kızım, sen diğer kızlar gibi tokat atsana, niye böyle yapıyorsun ya!" diye sitemle konuştuğunda Onura kaşlarımı dikerek baktım, "hee, ben herkes miyim yani?" dediğimde Onur yüzünü yüzüme sürtüştürerek kulağıma eğildi, "herkes değilsin ama her şeyimsin." dediğinde yüzümün kızarmasını görmemesi için geri çekilip yutkunduktan sonra, lafı çevirerek "ee Arya hadi gitmiyor muyuz?" deyip yüzümü kaldırmıştım ki, gördüğüm manzara da hepsi bacak bacak üstüne atmış bizi izliyordu. ama abim aşırı sinirli bakışlar atıyordu, neyse ki Çağla arada sakinleştiriyor onu.

Arya ayağa kalkıp, "böyle iyiydi, sizi izliyorduk." deyince, sessizce "cadı." dedim, ama Onur da sessizce "cadı." dediği için istemsizce sırıttım.
Ama Onurun görmemesi için odadan çıktım, Aryayıda koluma takıp gidiyorduk ki, diğer kolunada Onur girdiğinde, Arya ortada, sağda Onur, solda ben vardım...
Ve içimden dedim ki;
Allah'ım nasip et be..

Üçümüzünde yüzünde kocaman bir gülümseme vardı, sevdiğim adamın gücüne yüzümdeki gülümsemeyle bakıyordum, kardeşi için göz yaşı dökecek kadar ve kardeşi için her şeyinden vazgeçebilecek kadar güçlü biriydi o ...

Oda bana gülümseyerek bakıyordu, neden bilmiyorum ama ben olsam bende kendime gülümserdim sonuçta yaptığı şeye rağmen kardeşi için yanındayım. Belki hâlâ onu sevmemde ufacık bir sebep olabilir..

Yukarıya geldiğimizde her yer süslenmişti, çok güzel gözüküyordu. lösemiyi yenen çocuklar buradaydı, henüz yenemeyelere motive veren hemşireler de buradaydı.

Onur burayı gördüğünde parlayan gözleriyle Aryaya baktı,sonra bana baktı ve dolan gözleriyle Aryayı kucağına alıp sıkı sıkı sarıldı. Kazağına düşen yaşı gördüğümde parmak uçlarımda yükselip kulağına eğildim, "ağlama..." deyip geri çekiliyordum ki ,Onur benide kendine çekip göğsüne yasladı.
Beni burada bıraksınlar ömrümü geçiririm...

Belki ona sarılmamam gerekiyordu, üzmüştü beni. ama o her gece ağlayarak,senelerce kardeşinin iyileşmesini beklemişti,kardeşi için benden vazgeçmişti.
Nasıl sarılmayayım?

~

Hemşireler lösemiyi atlatamayanlara motive verirken, Aryada onlara sarılıp, "güçlü olun." diyordu.
Benim miniğimin iyi kalbini yiyeceğim!

Arya lunaparkı çok özlediği için, Onur'a lunaparka gidelim diye tutturmuştu. sonrasında "ama Gökçeciğimde gelsin." diye eklemişti. 

Tolga durmamış, Onura sarılarak "evet Onuraşkım,götür bizi lunaparka!" dedi.

Karşı Komşunun Oğlu |TextingWhere stories live. Discover now