13. Bölüm: Gecenin Koynunda

966 53 113
                                    

Bölüm şarkısı: Sar Bu Şehri

Keyifli okumalar❤


Telefonum yedinci kez çaldığında yavaşça doğruldum. Yarı çıplak bedenimi oturduğum sert ve rahatsız koltuğun sırtına dayadım ve odadaki tek mumun aydınlattığı beyaz tavana gözlerimi diktim bir süre. Birkaç saniye sonra yeniden çalan telefonumla uykusuzluk çeken ancak uzun bir süre uykuyu reddedecek olan gözlerimi usulca açtım.Masanın üzerinde duran kağıt topluğu ve birkaç kaleme gözlerim yeniden değdiğinde ve ardından cesaretimi toplayıp masaya uzandığımda, bir adet kalemle bir adet kağıda bu geceyi sığdırmaya çoktan karar vermiştim. Sayfanın sağ üst köşesine gecenin tarihini atarken birkaç rakamdan oluşan bu tarihin ve az sonra altına yazacağım cümlelerin, bir gün onun ruhuna sonsuza dek taşıyacağı sancılı bir ağırlık olarak yapışacağından habersizdim...

" Tarih: 23 Aralık 2018.
(Onunla Seviştiğim İlk Gece.)

Düşman menzilinde kalan cesetleri toplamak için ara verilen bir savaş alanı kadar sakin ve olgun bir yasın ilk saatlerindeyim..."

&

Elimdeki kağıdı katlayıp, oturduğum koltuğun üstüne kalemle birlikte bırakıp, gözümdeki birkaç yaşı elimle temizlediğimde bir saat daha eksilmiş olmalıydı geceden. Odanın içinde yeniden bir melodi yükseldiğinde bu kez çalan telefon bana değil Yavuz'a aitti. Önce; bedenimi kıpırdatmadan, kafamı ayaklarımın dibinde duran siyah küçük masaya eğip, üzerindeki ekranı yanıp sönen telefonu izledim sakince. Arayan Fethi idi, ekrandaki adına acıyla gülümsedim. Beni oldukça merak etmiş olacak ki ne Yavuz'un ne de benim telefonum gece boyunca susmak bilmemişti. Aşık bir kadını, aşkını acımasızca karşılıksız bırakacak bir adamın evine ısrarla göndermesinin hesabını ondan sormam adilce olmayacağından telefonlarını açmamakta ısrarcıydım. Dostumun geceden beri bana ulaşma çağrılarından bir tanesini daha görmezden gelip ağırlaşmış göz kapaklarım altındaki gözlerimi, telefonumun hemen yanındaki diğer on birinin aksine inatla yanmaya devam eden muma çevirdim. Gecenin karanlığı, çok kısa bir süre sonra gardını indirip alevini söndürecek olan bu gecenin on ikinci mumuna karşı alacağı zaferi beklerken ; o'nun başlattığı, ruhumun da kalbimi terbiye etmek için düşünmeden atladığı yangına ait alevler ise bir türlü sönmüyor, gittikçe daha da harlanıyor ve galibiyeti bu sefer kimseye vermemekte kararlı görünüyordu. Onunla sevişmiştim. Onunla bir fahişe gibi hiç düşünmeden sevişmiştim...

Yavaşça ayağa kalktım, üzerime bir iki saat önce çıkardığım bol sweat'i geçirip küçük siyah masaya doğru eğildim. Dudaklarımı oldukça ağır hareketlerle muma yaklaştırıp büzdüm ve gözlerimi kapattım. İçimdeki yangında çırpınan benden bir parçayla göz göze geldiğimde, gecenin on ikinci mumunu da söndürüp karanlığın beklediği zaferi ona kendi ellerimle verdim. Hemen sonra doğruldum ve birkaç saat önce aşık olduğum adamın yanına gitmek için bir kaç adım attım. Küçük evin verandasına çıplak ayaklarım ve çıplak bacaklarıma aldırmadan ilerledikçe kuru soğuğu tenimde iyice hissediyordum. Bir kaç adım kala durdum. Yüzünü ancak yan profilden görebildiğim verandadaki adamın, hiçbir zaman aşkıma ait olmayacak bir yabancı olduğuna kalbimi ikna etmeye çalışıyordum; gözlerine baktığımda orada kaybolma hadsizliğinde bir daha asla bulunmamak için..

"Fethi arıyor..." dediğimde verandaya çıkmış, bir iki adım ilerimde sandalyede oturan bedenine bakıyordum. Bakışları ormanlık alana ve gerisindeki kapkaranlık dağlara öyle ilgiliydi ki sesimi duyunca irkildi. Elim, parmaklarım arasındaki telefonla birlikte havada kalırken o bir süre kıstığı gözleriyle beni izlemeyi tercih etti. Aradığı hayalkırıklığıydı. Gözlerimde görmek istediği tam olarak buydu. Ancak ben ona baktığım bu gözlerde tıpkı sesimdeki gibi bir boşlukla karşılaştığına emindim. Bunu iki saniye önce çattığı kaşlarından anlayabiliyordum. Aptal değildi, ona aşık bir kadın olduğumu o benden önce anlamıştı. Bu yüzden, "Sana verebileceğim tek bir gece'm olur..." derken oldukça ciddiydi. Ve şimdi de aşkı yok sayılmış, aşkıyla alay edilmiş bir kadın olarak onun yanında kalmaya devam edip, böylesine sakin kalmamın nedenini merak ediyor olmalıydı; tıpkı neden onunla kendi isteğimle seviştiğimi merak ettiği ancak karşıma geçip sorgulayamadığı gibi. Onun beni, gecesini bahşedebileceği bir fahişe olarak görmesiyle, gururu incinmiş her kadın gibi tokadı bastıktan sonra çekip gidecektim sanırım ona göre. Sanırım onunla sevişeceğimi aklına getiremezdi ve bu yüzden olsa gerek onunla seviştiğimizden beri bunun sebebini kendi içinde sorgulamakla meşguldü.

VİSALTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang