24.Bölüm ☘

1.9K 128 30
                                    

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Hastaneden çıkalı iki gün oluyordu ve Emir'in durumu gayet iyiydi.Herşeyiyle yakından ilgileniyordum.Ilk yaralandığında olduğu gibi.O uyurken yatağının kenarına oturmuş onu seyrediyordum.Ellerimiz birbirine kenetliydi.Her zamanki gibi.Kapının sesini duyunca elimi yavaşça elinden çekip odadan çıktım.Babam beni odanın dışında bekliyordu."Efendim baba?"dedim."Konuşmamız gereken şeyler var çalışma odama geçelim.Böyle ayakta olmaz.Gel benimle."dedi ve çalışma odasına doğru gitti.Bende önce kapıyı aralayıp Emir'e baktım hala uyuyordu.Kapıyı olabildiğince sessiz kapatıp babamın yanına gittim.Odadan içeri girdiğimde babam cam kenarında dışarıyı seyrediyordu.Saat gece 12 olmuştu ve babam ne konuşacaktı merak ediyordum."Evet baba.Ne konuşmak istiyorsun?"diye sordum."Geldin mi oğlum?Geç otur bakalım."dedi kendisi masasına doğru ilerlerken.Babam yerine oturunca bende masanın ordaki koltuklardan birine oturdum.

"Bak oğlum.Sen artık büyüdün.22 yaşına geldin.Kocaman adam oldun.Sana doğru dürüst babalık yapamadım.Her zaman yanında olamadım.Birlikte maça,balık tutmaya veya kampa gidemedik hiç.Ben herşeyden önce senin hayatını iyi yaşamanı istedim ve hayatım boyunca senin için çalıştım.Annenle zaten hiç hesapta yokken evlendik ve sen doğdun.Daha babalığı bilmezken baba oldum.Nasıl davransam bilemedim.Keşke seninle diğer baba oğullar gibi olabilseydik."dedi.Gözleri dolmuştu.Ciddi ciddi gözleri dolmuştu.Ilk kez babamı böyle görüyordum.

"Sen iyi bir babasın.Yani her baba evladının rahatını düşünür öncelik olarak.Sende bunu düşündüğün için sürekli çalışmak zorunda hissettin kendini.Evet seninle maça,balık tutmaya veya kampa gidemedik ama ben senin beni ne kadar sevdiğimi biliyorum.En azından bana destek oldun baba.Dünyada eşcinseller şiddet görüyorlar,aileleri tarafından dışlanıyorlar.Sen beni olduğum gibi sevdin.Benden vazgeçmedin."dedim.Bu konuşma beni de duygulandırıyordu.Sanırım bu konuşma olmalıydı.Babamla aramızda az da olsa etkisi olan duvarı bu konuşma yok edecekti.

"Sen de çok iyi bir evlâtsın.Senden vazgeçmek yapacağım son şey bile değil ve asla aklımdan geçmedi.Ben seni bir kızı sevemiyorsun diye reddetmem oğlum.Sen benim tek evladımsın.Ah,bir de Emir var.O da ikinci oğlum.Siz benim oğullarımsınız."gözümdeki yaşları tutamamıştım daha fazla.Zaten babamda tutmuyordu.

"Teşekkür ederim baba."dedim kısık ve titrek sesle.

"Teşekküre gerek yok oğlum.Siz mutlu olun yeter.Bundan sonra herşey sen ve Emir için."dedi.Kalkıp babama sarıldım.Babamda bana sarıldı.

Babalar çınar ağacı gibidir derler.Meyvesi yoktur ama gölgesi yeter.Babam benim çınar ağacımdı.Hayat denen bu yolculukta,çoğu zaman gölgesinde dinlenmiştim,çoğu zaman ise uzaktan bakmıştım ona.Tıpkı bir çınar ağacı gibiydi.Büyük ve görkemli.Bu çınar ağacı hayatım boyunca yanımda olmuştu.O öyle düşünmese de hep yanımda olmuştu aslında.Çoğu zaman gölgesini sunmuştu bana dinlenmem için.Artık o gölgede çekinmeden oturabilirdim.Çünkü artık bütün duvarlar yıkılmıştı.

Kısa oldu ama ne zamandır yazmak istediğim bir bölümdü ve anlık olarak gelen ilhamla yazıldı.

'TUTSAK' ve 'MİR♡AY' adlı kitaplarıma desteklerinizi beklerim.Diğer kitaplarımada bakar mısınız?

Umarım beğenirsiniz 🙏

Sizleri seviyorum ❤

İyi okumalar

FEDAİ (BXB)Where stories live. Discover now