Bölüm 2: Sadece Çalışan(!) Mı?

9K 691 519
                                    

İyi okumalar 💜💜💜

Taehyung'un ağzından;

Jungkook ile anlaştıktan sonra kahvaltı yapmıştık. Açıkçası ona yardım ettiğim için mutluydum hem de iki tarafta karlı çıkmıştı.

Kahvaltıdan sonra yani şimdi odamdaydım ve giyiniyordum. Bugün şirkete gitmeyecektim. Çünkü günlerden pazardı. Bunun yerine Jungkook'u alışveriş merkezinin götürmeyi planlıyordum. Şoförüm ve korumam olduğu için ona bir kaç takım elbise alsak güzel olurdu.

Dolabımdam yüksek bel bir kot, üstüne de beyaz şekilli bir gömlek seçtim.

Giyinip gömleği pantolonun içine soktum.

Saçlarımı tarayıp düzelttikten sonra sadece parlatıcımı sürüp beyaz spor ayakkabılarımı giydim.

Beyaz çantama cüzdan ve telefonumu koydum ve hazırdım.

Odamdan çıkıp karşıda odasında olan Jungkook'un kapısını tıklattım.

Ses gelince içeri girdim ve gözlerim yatağın üzerinde oturup kitap okuyan Jungkook'u buldu. Elinde aşk ve gurur romanı vardı. Bu kitabı okumuştum, hatta elindeki de benim kitabımdı ve bu odada kalmış olmalıydı.

Beni görünce ayağa kalktı ve gülümsedi.

"Beni bir yere götürmen gerek."

"Peki efendim."

***

Alışveriş merkezine gelmiştik be şuan benim mağazamda geziyorduk. Şirketim moda tasarım üzerineydi ve buradaki çoğu tasarım bana aitti.

Mağazaya girer girmez yanımıza gelen çalışana gülümsedim.

"İlgilenmenize gerek yok ben kendim bakmak istiyorum."

"Elbette Bay Kim."

Çalışan gidince arkamdaki Jungkook'a döndüm.

"Gel benimle." diyip uzun mağazanın sonundaki takım elbiselere yöneldim.

Askılara bakarken gözüm siyah olan takıma takıldı. Gömleği, kravatı, ceketi her şeyi siyahtı.

Askıdan alıp Jungkook'a uzattım.

"Bunu dene."

"Ben mi?"

"Evet sen, çünkü işine uygun olarak takım elbise giymen gerek. "

Takım elbiseyi alıp soyunma odasına gitti. Askılara bakmaya devam edip lacivert bir takım aldım. Bunu da yanıma alıp soyunma odasının karşısındaki koltuğa oturdum.

Bir kaç dakika sonra Jungkook çıktığında gözlerim boydan boya onda dolaştı, parladıklarına eminim.

Çok yakışmıştı. Düşümdüğümden de fazla. Siyah ceket geniş omuzlarına tam oturmuş, pantolon uzun bacaklarını sarmıştı. Kravatı tam takamadığını gördüğümde ayağa kalkıp karşısına geçtim.

Elimi kravatına atıp düzelttim, ardından omuzlarını düzelttim ve ona baktım.

Çok yakınına gelmiştim. Siyah gözlerindeki o galakside kaybolurken o benim ela rengindeki gözlerime bakıyordu.

İlk önce o kendini toparlayıp boğazını temizleyip geri çekildiğinde bende kendime gelip geri çekildim ve gözlerimi kaçırdım.

"Yakışmış, şu laciverti de denemelisin."

I'm with you - Kooktae-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin