2. BÖLÜM : "YABANCI HİSLER"

34.4K 563 296
                                    

Bülüm Şarkıları /MAW /SEN

Anson Seabra / Love The You Lie

2. BÖLÜM : "ŞEYTAN"

Oylamadan bölüme geçme lütfen 💙🖤

Keyifli okumalar.

Şeytan cennetten kovulmadan önce yavrusunu cennetin kimsenin bulamicağı gizli bir yere saklamış. Sürgün edilen şeytan yavrusunun cennet ve cıhennem arasında gizli bir geçit bulacağını düşündü. Cennetin sakladığı küçük yavru şeytan, taktığı masumluk maskesi herkesi kandırmayı başarmıştı. Öyleki cennetin en güzel yerlerinde vakit geçiriyor, herkesle çok güzel anlaşıyordu. Zamanla büyüyen küçük şeytan, cennet ve cıhennem arasından geçen gizli geçidi keşfetmişti. Ama kimseye geçidin varlığına dair hiç bir şey söylememişti. Ve belirli saatlerde cennet ve cıhennem arasında vakit geçirmeye başlamış. Cennetteyken herkesin sevdiği biriymiş ama geçitten geçip cıhenneme geçtiğinde herkesin korktuğu bir yaratığa dönüşürmüş. Acımasız, sert ve ölümcül. Kimse anlamadan bu hep böyle sürmüş. Ama şimdi herşey değişti geçidin varlığından haberdar olan başka biri daha vardı. Ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmicaktı. Beklenen son çok daha yakındı. Belki  de...

Gecenin siyah perdesini güzelleştiren hep ay ve yıldızlar olurken bir okadar da güzel olmaktan nefret eden siyah, ölümün soğuk gözlerinden farksız olmadığını kanıtlamak için siyah perdeyi yakıp, güneşin kızıl alevlerin de ay ve yıldızları öldürür. Ama her seferinde yeniden geri gelen ay ve yıldızlar geceleri sadece ölümün son ışığı kadar parlak olurlar.

Aslanın avına geçirdiği pençe izleri boğazımda yakıcı izler bırakarak ilerlerken, sertçe yutkundum. Boğazımı boydan boya yaran keskin izler yutkunuşuma ıstırap serpiştirmişti. Zihnim dünyada ki en zor bilinmezlikle kafa kafaya ilerlerken karşımda yaklaşık bir saattir tek kelime etmeden içkisini içen adama baktım. Sert, soğuk duruşu ensemde akan soğuk terin kaynayıp buharlaşmasına neden olmuştu. Kaçıncı olduğunu sayamadığım içki şişesinin dibini vururken arada beni izleyip tekrardan boş siyah cama dönmüştü. Ama o kadar dikkatli ve sert izliyordu ki arada cama bakıp izlediği yere bakmıştım ama onun ilgisini çeken her neyse ben görememiştim.

Acaba ben mi göremiyordum?

'Şimdi seninle küçük bir anlaşma yapacağız.'

Bir saattir zihnimi kurcalayan kelimeleri beni bir an olsun yalnız bırakmamış girdaba kapılmama neden olmuştu. Sözcükler dudaklarıma varsada görünmez bir iple tekrar aşağıya geri çekiliyordu. Ona söylemek istediğim bir sürü sorum vardı ama nereden başlicağıma dair hiç bir fikrim yoktu. Başta neden ona 'Keskin ' dememi istediğini anlamış değilim. Ve ilk defa onu böyle görüyordum, sert ve soğuk.
Zihnimdeki ressam; fırça darbelerinden istediğini alamazken zihnim etrafa dağılan boş kağıtlardan bir farkı yoktu.

Bir saat önce beni anlamadığım bir şekilde kendinden uzaklaştırdı. Tanık olmadığım soğuk, duygusuz ifadesi biraz olsun azalmazken sert tutumu beni afallatmıştı. Kızıl alevi andıran, şarabın keskin kokusu sert kokusuyla harmanlanınca tuhaf bir şekilde hoşuma gitmişti. Ama ıslak, lav kızılı dudakları dikkatimi fazlasıyla dağıtıyordu. Asi saçları savaşı kazanıp anlını esaret altına almış düşmanı silahsız öldürebilecek bir mükemmellikle sarmalamıştı. Geniş omuzları kollarını ikinci bir deri gibi saran siyah gömleği nefes almamı unutururken esaretten kurtulmak isteyen küçük siyah gömlek düğmelerinin yerinde olmak isterdim. Uzun bacaklarını saran siyah kontu zihnimi toparlamama hiçte yardımcı olmuyordu. Heybetli bedeni ayaklanırken sersemlemiş bir ifadeyle onu süzüyordum.

İKİLEM + 18 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin