Herkes değil. Sen değil. // Clexa

19

Bir kez daha, Clarke belirsiz bir şekilde uyandı, Lexa ile olan ilişkisinin tam olarak ne olduğundan emin değildi, ama son yaşananlara bakılırsa, en azından şimdi, emin olduğu tek bir şey vardı, Lexa'nın Clarke'a, Clarke'ın Lexa'ya olduğu gibi ilgisi vardı.

Buna ek olarak, bu sefer, Clarke yanında ona sırıtan bir Raven ile uyanmadı, ve bundan çok memnundu. Diğer kızın elinde,yeterince Clarke'a bir ömür boyu şantaj yapıcak kadar materyal vardı, ve Clarke onun eline başka bir şey vermek istemiyordu.

Lexa'nın ceketiyle uyuya kalmıştı, uyandığında duyduğu ilk şey Lexa'nın hoş kokusuydu. 

"Griff!" Sesi duyduğunda yorganı kafasının üstüne kadar çekti, sabahları en sevmediği ses ona seslenmişti, yorganı üzerinden zorla çekildiğinde Clarke kendisini ağlamamak için zor tuttu. "Hadi, uyuyan güzel, uyanmanın ve günün tadını çıkarmanın zamanı geldi."

"Beş dakika daha, Raven." Clarke fısıldadı, ama diğer kız acımasızdı, ve Raven onu ayak bileğinden çekip yere düşürdü, sürüklemeye başladı.

"Orospu," Clarke kafasını okşadı, ona sırıtan Raven'a baktı. "Neden alarm kurmaya zahmet ediyorum ki, zaten sen her zaman beni ondan önce uyandırıyorsun?"

"Hayatın anlamlı sorularını soruyorsun, bakıyorum." Raven güldü, "ama cidden, hadi, hazırlan ve aşağı gel, Octavia ve benim çok sorum var."

Clarke bu sorulardan kaçınmayı uzatmayı diliyordu, ama şans ondan yana değildi.

Hızlıca giyindikten sonra , Lexa'nın ceketini üzerine giydi, ve aşağıya indi, kıarmış yumurta kokusu mutfağı kaplamıştı.

"Günaydın, anne," Clarke seslendi, dün geceyü düşününce modu yükseldi ve annesinin yanağına hızlıca bir öpücük kondurdu.

"Günaydın, tatlım," Abby cevap verdi. "Raven, tüm yumurtayı yeme lütfen."

"Bunu asla yapmam, Anne Griff," Raven espri yaptı.

"Üzerindeki... Woods'un ceketi mi?"

"Şahin gözler, Anne G," Raven cevapladı, "Woods dün gece Clarke'ı ateşli bir randevuya çıkardı."

"Pardon?"

"Çok güzeldi, anne," Clarke araya girdi, "Lexa mükemmel bir hanımefendi, beni dün şehirdeki en iyi restorana yemeğe götürdü, ve daha sonrasında beraber yıldızları izledik."

"Hangi restoranmış orası?" Abby sordu, ama sesindeki kasıntı anlaşılabiliyordu.

"TonDC," Clarke çok barizmiş gibi söyledi, yumurtasından bir ısırık aldı. Raven yemeğinde boğuldu öksürmeye başladı, ve Abby çatalını düşürdü.

"O yer gülünç derecede pahalı," Raven öksürdü.

"Bir Woods için en iyisi, sanırım." Abby mırıldandı.

"Dostum, Griff, senin gerçekten pantalonun içine girmek istemiş olmalı." Clarke sert sert baktı ve Raven'ın koluna vurdu, annesinin katı bakışlarını görmezden geldi.

"Bunun konusunu bile açmadı, sorduğun için teşekkürler, Rae," Clarke sinirli bakışlarına devam etti. "Söylediğim gibi, mükemmel bir hanımefendiydi."

"Eğer öyle diyorsan," Raven soluğunun altından belirtti, Abby kahvaltısına devam etmeden önce iç çekti.

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Clarke bazen Lexa'nın insanlar üzerindeki etkisini unutuyordu.

Genelde, Arkadia lisesinin hareketli koridorlarına girdiğinde, herhangi bir sınıfına ulaşabilmesi için çok fazla gayret etmek ve Raven'in çok fazla bağırması gerekiyordu, çünkü öğrencilerin alan ve nezaket denen şeyden haberleri yoktu. Ama Lexa'nın ceketi üzerinde olunca, öğrenciler sanki kızıldeniz gibi yol açmıştı, fısıltılar, dedikodular ortada uçuşuyordu.