Mafyanın Hırsızı

ARENA

Bölüm şarkısı: CİARA- LİKE A BOY
Uzun bir bölümü kucağınıza atıp kaçıyorum şarkıda tam bölüme uygun dinlerken yazdım 💀

Parlak camdan ve gümüşten oluşan tünelde, topuklu ayakkabıların çıkardığı ince gürültü eşliğinde Arena'nın 'Tüneline' girmiştim.

Arena'nın dört farklı girişi vardı. Girişler kişilerin hangi kısımda bulunacağını belirleyen sözsüz kurallardı. Her birimiz farklı girişlerden girmiştik, içimizden biri yakalanırsa diğerleriyle olan bağlantısı ortaya çıkmasın diye.

Ben dört girişten biri olan 'Tüneli' tercih etmiştim. Tünel belirli bir noktada ikiye ayrılıyordu; sol tünel yeraltına yani Arena'nın en tehlikeli yerlerine gidiyordu. Zorunda kalmadıkça kimsenin bulunmak istemeyeceği kadar tehlikeli bir ortama Arena'ya ismini veren, yeraltı arenalarına açılıyordu. Tünelin sağ kısmı ise üste yani gece kulübünün bulunduğu zemin kata açılıyordu.Tünel ayrımına geldiğimde sol tarafta aşağı arenalara açılan, kırmızı renkli tünelden gelen seslerle ürperdim. Öyle acı dolu ve korkutucu sesler geliyordu ki korku ve merak bedenime yerleştirmişti. Orada neler olduğunu merak eden tarafımı susturdum ve sağ tünele yöneldim. Kısmen daha az tehlikeli olan ve gece kulübüne açılan tünele. Bu tünelin rengi ana tünelle aynı renklerdi. Yuvarlak tünelin her yerini kaplayan parlak cam ve gümüş işlemelerden oluşuyordu. Çağan Dinçer gecenin ilk yarısında Arena'nın gece kulübü kısmındaydı. İkinci yarısında ise yüksek olasılıkla kırmızı tünelin açıldığı o korkunç yerde olmalıydı. Bu yüzden Aslı hızlı davranmalı Çağan Dinçeri etkileyip o böceği üzerine yerleştirmeliydi. Çünkü aşağı inerse bir daha çıkamayabilirdi.

Tünelin sonuna yaklaştıkça müzik sesi öyle yüksek bir hal aldı ki adeta kafamın içindeymiş gibiydi ve ayak seslerimi bile duyamaz oldum. Tünelin sonuna geldiğimde ise birkaç koruma beni karşıladı. Kaygı derimin altından yüzeye çıkmaya çalışıyordu ama bunun rutin bir önlem olduğunu biliyordum. Çünkü tünelin girişindeki korumalar zaten kontrol edip onay verdikten sonra tünelde ilerleyebiliyordunuz. Tünelin sonunda kulübe girerken karşılaştığımız korumaların amacı kontrol değil, önlemdi. Aşağıdan gelen bazı misafirlerin ya da oradaki bazı tiplerin yukarı gelmesini önlemek için girişte bekliyorlardı.

Neydi bu denli sıkı önlemlerin sebebi?

Aşağıda ne vardı? Oradakilerin bir kısmı yukarı neden alınmıyordu?

Aklımda dönen sorularla eşikten geçtim. Korumaları fark etmemiş gibi rahatça ilerledim. Aradıkları ben değildim ve bu yüzden beni durdurmadılar. Aşağıdan gelmeyen kimseyi durdurmadıkları gibi.

Kulübün içine girdiğimde ışıklar gözlerimi kamaştırdı. Her renk ışık tavandan etrafa yansıtılmıştı. Tavandan aşağı inen her bir direkte yarı çıplak kadınlar dans ederken gözlerimle etrafı taramaya devam ettim. Öyle büyük bir gece kulübüydü ki girdiğim girişten kulübün sonunu göremiyordum. Bar kısmının karşısında localar vardı ve yüksek olasılıkla orta localardan biri Çağan Dinçer için boş bırakılmıştı.

Çağan Dinçer'i en net görebileceğim yer olan bara doğru ilerledim. Yerime yerleştiğimde yüksek bar tabureleri görüşümü kolaylaştırıyordu. Gözümle etrafı taradım bizimkiler girebilmiş miydi? Kimseyi göremeyince endişeyle elimi maşalı dağınık saçlarımdan içeri, kulağıma doğru götürdüm. Kulağımda haberleşmemizi kolaylaştıracak kulaklığa iki kere tıkladım. İlk cevap veren Canman oldu;

"Esila neredesin? Seni bulamadım." Sesi telaşlıydı.

"Bar kısmında orta locanın tam karşısındayım. Canman bizimkilerden kulaklığı aktif eden daha olmadı mı?" dedim.