Şarkı tam oldu açmayı unutmayın
Doja Cat -StreetsOna dahada yaklaşıp kulağına doğru fısıldayarak, "Kimseye arkadanı dönme Çağan Dinçer." dedim. Gergin boynuna bastırdığım bıcağı yerini beli edercesine oynattım. Arkasında olan bedenim gergin ve tetikte bir şekilde bedenine yaklaştı.
"Senin düşmanın değiliz arkadaşımı geri getir yeter" Bunu kararlı bir şekilde söylemiştim. Aslı'yı alıp gitmeyi planlıyordum.
Sinirliydi bunu sırt kaslarının gerginliğinden anlayabiliyordum. Boğazından gelen derin bir kahkahayla birlikte beni çekiştirirken tuttuğu kolumu çevirdi. Biran tünel etrafımda döndü. Ben daha ne olduğunu anlayamadan beni 360 derece kendi etrafımda döndürüp tünelin soğuk duvarına yasladı. Şaşkınlıktan irileşmiş gözlerle ona baktım nasıl yapmıştı ne olduğunu bile anlayamamıştım. Lanet olsun!
Çarpmanın etkisiyle kesik kesik nefes alırken bıçağı tutan elimin boşta durduğunu farkettim. Bıçağı almaya zahmet etmemiş miydi yoksa alamamış mıydı? Hiç düşünmeden hemen bıçağı tekrar boğazına dayadım. Eğlendiği çok net belli olan gözlerinde korkutucu bir delilik vardı. Anlam veremediğim deli bir yüz ifadesiyle Sırıttı ve boynunu, tuttuğum bıcağa doğru bastırmaya başladı. kesilen etten akan kan yavaşça boynundan beyaz gömleğine ulaşırken yüzünde çarpık bir gülümsemeyle daha da bastırmaya devam etti. Bıcağı tutan ellerim sıcak kanıyla kaplanmıştı kan hızla yayılıyordu.
Siktir, siktir manyak herif!
Bıçağı alamamış değil almaya bile zahmet etmemişti.
Dehşetle ve korkuyla gözlerimi akan kandan çektim ve gözlerinin içine şaşkınca baktım. Hızla inip kalkan göğüslerim sert göğüslerine çarpıyordu. Bu adam bir deliydi. Kendi kendine boğazına dayanan bıçağa doğru ilerliyordu.
Ölecektik...
Gözlerim artık tutmaya çalıştığım yaşlarla yanıyordu. Aslı'ya neler oluyordu? Nerdeydi? Hayatta mıydı?
Feryat edercesine, "Ne yapıyorsun!" dedim. Bu adamı öldürürsem buradaki herkesi suçlu ya da suçsuz öldürürlerdi. Kimse bu gece buradan sağ kurtulamazdı. Bu adamı öldüremezdim. Niyetim de öldürmek değil zarar vermekti ama bu adama zararda veremediğimi anlamam uzun sürmemişti. Bıçağı tutan elimin titremesini durdurmaya çalıştım. İkimizde adrenalinden hızla soluyorduk ve burun burunaydık. Birbirimizinkine karışan soluklarımız Tüneldeki tek sesti.
"Başladığın işi bittirmelisin küçük kız." dedi. Artık gülmüyordu aksine gözleri koyulaşmış sesi ciddileşmişti. "Yapamacaksan hiç kalkışmamalıydın." diye devam etti.
Nefeslerimiz birbirine karışırken, kısık ve tehditkârca dudaklarıma doğru fısıldaması aradaki gerilimi ikiye katlamıştı.
Yüksek olasılıkla silah kullanmaktan nasır tutmuş sert eli yavaşça bacağımı kavradı ve bacağımı beline doğru çekti. Sert bedeni bedenimi duvarla arasında ezercesine üzerime kapanmıştı. Artık bedenlerimiz birbirine tamamiyle dayanmıştı. Sert vücudu vücudumla bütünleşirken traş losyonun kokusu her yanı kapladı. Eli yavaşça kavradığı dizimden yukarı yırtmacımdan içeri tenime sürtünerek kaydı. Eli tenimde oyun oynarcasına kayarken gözlerini gözlerimden biran olsun ayırmamıştı. Tenimde dolaşan eli bende bin farklı duyguyu uyandırdı. Sanki elektrik santralinde yolumu kaybetmiştim. Ense kökümden omuriliğime doğru bir ürperti bedenimi ele geçirince korkuyla soluğumu tuttum.
YOU ARE READING
Mafyanın Hırsızı
ChickLit+18 Bir mafya ve onu soymaya gelen hırsız çetesinin lideri bir kızın imkansız aşk hikayesini okumaya geldiniz. Tutkunun, ihtirasın , ihanetin ve nefretin zirvede olacağı bu kitabın içine girmeye hazır mısınız? ------ Bağlandığım sandalyeden kurtulma...