+18 Bir mafya ve onu soymaya gelen hırsız çetesinin lideri bir kızın imkansız aşk hikayesini okumaya geldiniz. Tutkunun, ihtirasın , ihanetin ve nefretin zirvede olacağı bu kitabın içine girmeye hazır mısınız?
------
Bağlandığım sandalyeden kurtulma...
Oylama sınırı koymak istemiyorum ama okunma sayısına göre oylama sayımız çok çok az. Sizi seviyorum🖤
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Kapıdan içeri giren kişi Çağan Dinçer idi.
Çağan ateş saçan gözlerle yatağa bakarken, gözleriyle beni ararcasına hızla etrafı taradı. Gözleri gölzerime bakarken, sinirle soluyup beni baştan aşağı süzdü. Bakışları, dantelli sütyenimin saklayamadığı dolgun göğüslerimde takılı kalırken sinirle ağzının içinde bir şeyler geveledi. Hızla yanıma gelip beni kolumdan tutup ayağa kaldırdı.
"Ne halt yediğini sanıyorsun sen Esila!"
Şaşkınlıktan sıyrılmaya çalışarak cevap verdim.
"Bana emrettiğini yapıyorum Çağan." dedim.
Çağan sinirle burnundan soluyarak beni baştan aşağı süzdü. Gözleri kararak sütyen kabından taşan göğüslerime ve düğmesi yarı açık şortuma kaydı.
"Yarı çıplak bir şekilde yatağına erkek bağla dediğimi sanmıyorum."
Tıslar gibi konuşurken kolumdaki eli baskısını artırdı. Gözleri adama kayarken boynundaki kanları yeni fark ederek şaşırdı. Başını hızla yüzüme çevirdi ve tüm vücudumu tekrar taradı. Kızarmış yanağım ve kanamış burnumu görünce dönüp adamın karnına öyle sert bir tekme attıki şaşkınlıkla bağırdım.
Kesinlikle kaburgası kırılmıştı. Adam korkuyla gözlerini bana çevirdi. Çaresizlik akan gözler bir çıkış yolu arıyordu. Adamın önüne hızla geçtim ve ellerimi Çağan'ın göğsüne koydum. Sinirle inip kalkan göğüsleri ellerimin altında kaskatıydı.
"Dur. Dur lütfen. Bir anlaşma yaptık." dedim.
Gözlerini adamdan çekip bana çevirdi. "Ne akla hizmet bu adamla bir anlaşma yaparsın? Nasıl olurda herkesin içinde bu adamla oynaşıp, onu odana çıkartırsın? Önünde yarı çıplak durursun? Senin derdin ne?!" Öfkeli bağırışı gergince yerimde oynama neden oldu.
Hızla onu yatıştırmak istercesine; "Bana adamın adını vermesi karşılığında ona yeni bir hayat teklif ettim. Temizlikçinin adını verdi Çağan." dedim.
Çağan ise sanki beni duymuyordu. Eline aldığı telefona hızla bir numara girdi. "Gelin." dedi. Saf buyurgan ve emreden bir tonla konuştu.
Anlamayarak kaşlarımı çattım. Daha ne olduğunu soramadan koridordan açılan asansörün sesi geldi.
İki iri adam kapıdan geçip sekronize adımlarla yatağın ranzasına bağladığım adama doğru yöneldiler. Adam korkuyla bağırmaya başladı. "Söz vermiştin! BIRAKIN BENİİİİİ!!! SÖZ VERMİŞTİN! ESLİA ESİLAAA"
Şokla olanlara bakarken Çağan'ın kolunu tuttum. "Nereye götürtüyorsun? Söylemesi gerekeni söyledi zaten Çağan noluyo?!"dedim endişeyle. Söylediklerim Çağan'ın yüzünde kas bile oynatmamıştı.
