17

1K 131 139
                                    

"Kendine dikkat et. Kolun bacağın kırık gelirsin yoksa okula."

"Abartma o kadar be. Hem biz Bakugou'yla çok iyi anlaşıyoruz." deyip gülümsedi Kirishima. Onu kapıda görünce ne tepki vereceğini çok merak ediyordu.

"Şurası." Eliyle ilerideki evi gösterdi. Kirishima gibi apartmanda yaşamıyordu. Bu sokaktaki evler tek katlıydı hep.

"Teşekkür ederim. Emin ol senin getirdiğini bilmeyecek."

"İyi şanslar."

Kirishima o eve doğru yürümeye başladı. Kapıya gelince üstünü düzeltti, boğazını temizledi ve zile bastı. Bakugou onu görünce ne yapacaktı acaba?

Beklediğinin aksine, kapıyı açan kişi Bakugou değildi. Annesi açmıştı kapıyı. İstemsizce heyecanlandı.

"Merhaba!" dedi eğilerek. "Ben Kirishima Eijiro. Katsuki'nin okuldan arkadaşıyım." Kadın gülümsedi. "Merhaba. Katsuki'nin okuldan arkadaşı olduğunu bilmiyordum." Kadının bildiği tek arkadaşları sokaktandı ve okuldan da arkadaşı olmasına şaşırmıştı. Hiç bahsetmemişti çünkü.

"Bugün okula gelmeyince merak ettim. Bir de ders notlarını getirdim." İkinci cümlesi yalandı, ama küçücük bir yalandan kim ölürdü ki.

"Geç canım." Kirishima eve girince etrafa bakındı. Sade bir yerdi, dağınık değildi kendi evi gibi. Annesinin sürekli evde olmasından kaynaklanıyordu bu herhalde.

"Katsuki! Arkadaşın geldi!" Çocuk annesini duyar duymaz "ne arkadaşı be!" diye mırıldandı ve odasından çıktı.

Kirishima'yı karşısında gördüğü anda donakalmıştı. Kirishima ise gülümseyerek el salladı ona.

"Ne işin var burada?"

"Sana ders notlarını getirdim." diye imayla söyleyince annesine baktı Bakugou. Şu an ona çıkışamazdı.

"Keşke fotoğrafını atsaydın, niye yoruldun buraya kadar?" diye konuştu dişlerinin arasından.

"Ne yorulması canım, hiç önemli değil."

"Neyse, odama geç."

"Size yiyecek bir şeyler hazırlamamı ister misiniz çocuklar?"

"Ben aç değilim, teşekkürler."

"Ben de anne." Kirishima'yı sırtından iterek odasına sürükledi ve kapıyı kapattı.

"Ne yapmaya çalışıyorsun sen? Evime gelmek de ne demek? Aptal Deku mu getirdi seni buraya?"

"Hayır Midoriya getirmedi bu bir. İkincisi, sence ne yapmaya çalışıyorum? Bir gerizekalı gibi davranmaktan vazgeç."

"Bu kadar diretmenin nedeni ne? Ne dememi bekliyorsun?"

"Diretiyorum çünkü seni seviyorum Bakugou Katsuki! Seninle olmak istiyorum! Belli değil mi zaten?"

Bakugou yutkundu. Bu çocuğun böyle açık sözlü olmasından hoşlanmıyordu çünkü utanmaktan alıkoyamıyordu kendisini.

"Bak...biliyorum senin için çok yeni şeyler bunlar ama ben çabalamasam senin de çabaladığın yok ki."

"İstediğimi kim çıkardı?" Kirishima gözlerini kırptı. Bu..istemediği anlamına geliyordu. Boğazında bir yanma hissetti.

"Yani-" nasıl konuşulacağını unutmuş gibiydi bir saniyeliğine. "İstemiyor musun?"

'Onu üzdün, aptal!' diye geçirdi içinden Bakugou. Onu ilk kez üzgün görüyordu ve bu hoşuna gitmemişti.

"Bilmiyorum lanet olası! Bilmiyorum!" Derin bir nefes aldı. "Evet aklımı karıştırıyorsun, uykumu kaçırıyorsun. Seni düşünmekten alıkoyamıyorum kendimi ve bunun ne olduğunu bilemiyorum. O kadar saçma ki!"

"Saçma olan ne Bakugou? Birini sevmek mi saçma olan?"

"Ben sevmenin ne olduğunu bilmiyorum boktan saçlı! Bunun farkında değil misin?" derken yatağına oturmuştu. İlk kez sinirli olmak yerine üzgün görünüyordu. Kirishima da yanına oturdu ve elini Bakugou'nun yatağa koyduğu elinin üstüne koydu. Sarışın çocuk gözlerini ellerine dikmişti.

"Ama öğrenebilirsin Bakugou. Hem de yaşayarak öğrenebilirsin. Bunu istemez misin?"

Bakugou çocuğun gözlerine dikti gözlerini. Bunu istiyor muydu? Bu sorunun cevabını veremezdi ona. Her ne kadar belli etmese de korkuyordu. İncinmekten korkuyordu. Şimdiye kadar herkesi kendinden uzaklaştırmasının sebebi de buydu zaten. Birini ne kadar çok seversen o kadar çok üzülürdün.

"İstiyor musun Bakugou?" derken yüzünü iyice yaklaştırdı çocuğun yüzüne Kirishima. Bakugou titrek bir nefes alırken başını hafifçe salladı. Kirishima buna karşın hafifçe gülümseyerek dudaklarını Bakugou'nunkilerin üzerine örttü.

Kalbinin böyle sıkışması, ellerinin titremesi ve bunun hoşuna gitmesi doğal mıydı? Birini sevmek böyle bir şey miydi? Emin olamıyordu.

Kirishima da Bakugou'dan farksızdı. Kalbi çok hızlı atıyordu, başı dönüyordu hatta. Uzun zamandır hayalini kurduğu şey...Bakugou'yu öpmek..oluyordu işte şimdi. Çok garip ama güzel hissediyordu. Bunun bitmesini asla istemedi.

Dudakları uyum içinde hareket ediyordu, ikisi de nefessiz kalana dek. Dudaklarını birbirinden ayırdılar ama hâlâ çok yakındılar. Nefesleri birbirine karışıyordu. Kirishima istemsizce gülümsemeye başladı.

Bakugou ise en son ne zaman böyle güzel hissetmişti hatırlayamıyordu. Sanki uzun süredir beklediği şey buydu, hayatında eksik olan şey buydu. Kendini huzurlu hissediyordu ki bu duygu da ona çok yabancıydı.

"Bana bir şans veriyorsun yani." diye fısıldadı Kirishima. Bakugou hafifçe gülümseyerek başını salladı. Şu an kahkahalar atmak istese bile en fazla gülümsemesine izin vermişti dudaklarının. Kirishima dayanamadı, kollarını çocuğun vücuduna sardı. Şimdi ikisi de birbirinin kalp atışlarını hissedebiliyordu.

OLMUŞ MU OLMUŞ MU LÜTFEN Bİ ŞEY SÖYLEYİN

stupid || KiriBakuМесто, где живут истории. Откройте их для себя