XV

2.5K 254 71
                                    

Normalden çok daha kısa bir bölüm oldu ama daha fazla bekletmek istemedim sizi
👉🏻👈🏻 ÇOKTAN BİR AY OLMUŞ BİLE İNANABİLİYOR MUSUNUZ 😳

Bi de şeyyyy, geçen gün birkaç dijital çizim fln yaptım sonra birisi çok beğenilince heves edip Instagram hesabı açtım, belki bakarsınız 🤭 link biomda

Güncelleme: hesabı gizliye aldım çnk igyi ne kdr sevmediğimi tekrar fark ettim ve çok aktif kullanamıyorum ztn yani boşuna takip isteği atmayın eljelejoeşekk

Bir tanesini de buraya koyuyorum örnek olarak 🤭

En son da FemTae çizdim ama öyle çok kadınsı fln değil, sevmiyorum öyle

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

En son da FemTae çizdim ama öyle çok kadınsı fln değil, sevmiyorum öyle... Daha casual bir kombini var, böylesi daha gerçekçi geliyor bana✌🏻

Asla bundan bahsetme sebebim merak edip hesaba gitmeniz için değil bu arada, saçmalamayın lütfen 😒


"Lei Jin," Vali Joon çekingen bir tutumla seslenmişti alfaya. Seokjin arkasını dönerek valiyle göz göze geldi. "Buyurun efendim." Vali hemen yan taraflarında duran kapıyı açıp Seokjin'i içeriye yönlendirdi. Burası köşkün iç avlusuna açılıyordu, bahçeye bakan ahşap oturaklar ve renkli minderlerle döşenmişti. Konuşabilecekleri sessiz ve rahat bir yerdi. Tüm bu olanlardan önce iki arkadaş olarak zaman zaman oturup sohbet ettikleri yerlerden biriydi. Joon o günleri özlediğini hissetmişti.

Karşılıklı yer minderlerine oturduktan sonra vali içinde tuttuğu soruları çıkardı açığa. "Kardeşinin evleneceğini duydum, Liu'yla evlenecek değil mi?" Bir süre cevap alamadığında kendini açıklamak için tekrar sözü aldı. "Yanlış anlama lütfen, kötü bir niyetim yok. Sadece iyi olup olmadığını bilmek istiyorum. Bir de onlar için bir düğün hediyem var, kendimi affettirmek istiyorum." Seokjin'den hala bir cevap alamayınca telaşla devam etti sözlerine, kendini açıklamakta zorluk çektiğini hissediyordu. "Kötü bir niyetim olmadığını biliyorsun değil mi? Sen beni tanırsın Jin."

"Son birkaç haftadır yaptıklarınızdan sonra sizi pek de tanıyamıyorum efendim."

"Hayır Jin, yemin ederim o ben değildim. Nasıl biri olduğumu biliyorsun, kurduma söz geçiremediğimi, öfkesini kontrol edemediğimi biliyorsun. Bütün bunların olmasını ben de istemezdim. Beni en iyi sen tanırsın. Kimseye zarar verecek biri değilim, bilmiyormuş gibi davranma, lütfen."

"Evet sizi tanıyorum," dedi Seokjin, bunca yıllık patronunu -daha da ötesi arkadaşını- böyle çaresiz bir şekilde, gözünde yaşlarla görünce yumuşadı. "Ancak kardeşime ve eşine zarar vermeyeceğinizin garantisini verebilecek misiniz?"

"Evet, evet verebilirim Jin. Ne olursun izin ver bana. Bak artık mühürlüyüm, Sou Dae sayesinde kurdumu engelleyebiliyorum. Sana söz veririm hiçbir şey olmayacak, sadece onlardan özür dilemek için bir fırsat istiyorum. Yardım et ne olursun." Seokjin uzunca bir süre düşündü, bu sırada Joon hiçbir ses çıkarmadan sabırla bekledi onun cevabını. "Namjoon," dedi. Uzun süredir bu şekilde seslenmemişti ona. Bu yüzden vali de heyecanlandı. "Bilmeni istediğim bir şey var." Vali merakla başını salladı, kötü bir haber alacağını düşünerek tedirgin olmuştu. Ancak duyduğu şey beklenmedikti. "Gerçek ismim Seokjin. Ailem Joseon göçmeni. Liu'nun ailesi de öyle ancak onun ismini size söylemeyeceğim. Bunu sana anlatmamın tek sebebi sana güvendiğimi göstermek,"

Tote Vita - TaekookWhere stories live. Discover now