Yıldızları Saymak (gxg) +18

9. Bölüm Parti

'Küçük bi' parti kimseyi incitmez, bu yüzden sorun yok.

Çünkü, sen bi' Sanat eserisin pistin üstünde..'

Fark edilmeden içeri girmem lazım..

'Lexa!'

'Hey mom'

Kesinlikle böyle olmamalıydı...

Bugünkü maceradan sonra, fark edilmeden içeri girmem gerekiyordu. Bu yüzden, giiriş için ana kapıyı değil de, arka malzeme taşınan kapıyı seçmiştim. Kapı, arkadaki 2. havuzun yoluna çıkıyordu. Genelde sadece sevişmek için çiftler kullanırdı o havuzu. Annemin olacağını nerden bilebilirdim ki?

Heyy, bir saniye, seks havuzu ve annem? Neler oluyor?

'Dünden beri kayıpsın?' dedi annem beni incelerken. Diyene bakın kendisi çok normal davranıyordu sanki.

'Beni bırakalım da, sen bu havuzda n'apıyorsun?'

'Havuz? Yüzülür felan hani?

'Seks havuzu?'

Annem bu lafımdan sonra, içtiği meyve suyunu ağzından geri vermişti. İğrenç!

Kesinlikle garip davranıyordu. Babamla araları iyi değildi, benden her ne kaadar gizleselerde salak değildim anlıyordum elbette. Ama en azından bir resmi olarak ayrılsaydınız yani!

'Arkadaşlarla sohbet ediyorduk sadece heps..'

'Özel hayatın umrumda değil. Sen bana karışma, bende babama bu küçük kaçamaktan bahsetmeyeyim sevgili annecim' dedim sözünü tamamlamasına izin vermeden. İşte şimdi ipler benim elimdeydi. Bir günlük de olsa tatilimin tadını çıkarabilirdim!

Duş almak için odama yöneldim. Üstümdeki yorgunluğu atmam lazımdı. Ki akşam ki partiyi düşünürsek enerjik olmam lazımdı. Burada son günümüzdü. Sona yaklaşmıştık. O yüzden bu parti şarttı. Burayı son günde, devamlı güzel hatırlamak için.

Yarından sonra, tekrardan sıkıcı ve bol bol yoğun olacağımız okulumuza dönecektik. Sözde üniversite kolay derler. Gelin birde bana sorun!

Telefonuma gelen mesajla, elime aldım telefonu;

Clarke: 'Akşam için kırmızı elbiseyi giyeyim diyorum. Ne diyorsun?'

'Herkesin ortasında sevişmek istiyorsan, bana uyar!'

Clarke: 'Vazgeçtim giymiyorum. Zaten sıkıyordu!'

İşte adamı böyle yaparlar. Sinirime oynamak en sevdiği şeydi. Hatta kıskançlığıma. O bana oynuyorsa ben neden o'na oynamayım ki? Her şey karşılıklı sonuçta!

Üzerimi giyindikten sonra, odamdan çıktım. Partiden önce küçük bir yürüyüş yapmak iyi gelirdi şu an. Annemi tehdit etmiştim evet rahattım ama, babam bu kadarını hak etmiyordu. Adam orda her şeyden habersiz üniversiteyi yönetiyordu. Annemde burda ahey ahey!

'Lexa?' adımın seslenilmesi ile arkamı döndüm. Adımla seslenmeyin abi bana!

'Clarke!'

Çok güzel görünüyordu. Neyseki elbise değil, kot pantolan ve tişört giymişti. İtalyan tarzıydı bu tarz. En azından açıkta bir yeri yoktu. Bu da bir şey.

Akşamüstü, güneş bulutlu gökyüzünden saklanmaya başlamıştı. Rüzgar hafifce esmeye başlamıştı. Dalga sesleri kulağa geliyordu gürültülere rağmen.Hava turuncu&kırmızı bir ahenkle harika bir manzara çıkarmıştı ortaya.