Yıldızları Saymak (gxg) +18

23. Bölüm Dün gece noldu ya?

......................

'Kaçamak bakışlar, keskin kaçışlar...'

Gözlerimi açtığımda direk gördüğüm şey, cam pencereden üzerime gelen yakıcı güneşti. Bulutların dağılışı, güneşin ortaya çıkışı...

Hemen soluma baktım, Clarke çıplak sırtı bana dönük şekilde yastığa sarılarak uyumuştu. Sessizce doğruldum ve üzerimi giymek için ayağa kalktım. Vücudum kızarmıştı ve acıyordu. Malum birileri sadece mumun damlalarını damlatıp, buz emmedi. Isırdı, tırmaladı. O tırmalamak da evet tam olarak panter tırmalaması gibiydi. Kızın içinden panter çıkmıştı. Gece panteri..

Hak etmedim diyemezdim şimdi ama zevk vericiydi. Acılı da olsa. Tabii ki bir daha böyle bir seks istemiyordum. Hem sade seksin nesi vardı? En güzeli oydu bir kere!

Üzerimi giydikten sonra, sadece gömleğim kalmıştı. Sütyenimi giydikten sonra onu da üzerime geçirdim. Ve ufak adımlarla kapıya ilerledim. Amacım sessizce çıkmaktı. 

'Bir yere mi gidiyorsun?' diye seslendi Clarke. Ayakta durduğum yerde irkildim. Ve bittim bakışları attım.

'Hayır sadece bahçeye çıkıyordum' 

'Kesinlikle kaçmıyorsun, sadece bahçe evet'

'Aynen öyle'

'Hemen yatağa dönüyorsun. Bekliyorum burda' hemen yatağa dönmek imi? Hayatta olmazdı bu ben dün geceden sonra bir daha o yatağa girmezdim.

'Ne bekliyorsun'

'Aa annem aradı benim kaçmam gerek. Seni seviyorum görüşürüz' dedikten sonra hızlı bir şekilde koşarak çıktım odadan. Clarke arkamdan 'seninle görüşeceğiz Lexa' diye bağırsa da arkama bile bakmadan topuk yapmıştım. 

Merdivenlerden inerken gömleğimi iliklemediğimi fark etmiştim. Ve hem indim hem ilikledim. Tabii yanlış ilikledim, neyse arabada düzeltirim..

Clarke'ın evinden ayrıldıktan sonra, annemin yanına gelmiştim. Kaç gündür çağırıyordu kadın beni, ama bir türlü bir tarafımı kaldırıp gidememiştim. Taa ki bu sabaha kadar..

'Lexa' diyerek kapıyı açmıştı annem. Ve hiçbir şey demeden içeri girdim. Mutfaktan mis gibi kokular geliyordu. Muhtemelen kahvaltı hazırlamıştı.

'Neden savaştan çıkmış gibi duruyorsun sen?' dedi bana dikkatlice bakıp süzerken.

'Neden bahsediyorsun' diyebildim sadece. O an aklım durmuştu.

'Aynaya bakmak ister misin' dedi imalı bakışlarla. Ve üzerimi göstermişti. O an gömleğimi yanlış iliklediğimi hatırladım. Ve annemin karşısında bu haldeydim şu anda...

'Arkadaşlarla beraberdik. Fazla dağıtmışız'

'Daha çok Clarke dağıtmışız gibi duruyor' dedi elindeki yumurtayı kırarken annem. Bir kere de laf sokmasa ölür zaten. Eline de fırsat geçti ya tabii sokar lafını..

'Tamam tamam bir şey demiyorum geç otur' dedi hazır masayı gösterirken. Açıkcası açtım hiç hayır diyemezdim zaten bu teklife. Tabii siz şimdi dersiniz dün gece doymadın mı nasıl açsın vs. Aynen baya doymuştum, tıka basa doluydum.. Ama Clarke'a...